8. Uluslararası İzmir Edebiyat Festivali başladı

İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından organize edilen 8’inci Uluslararası İzmir Edebiyat Festivali başladı.

8. Uluslararası İzmir Edebiyat Festivali başladı

İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından organize edilen 8’inci Uluslararası İzmir Edebiyat Festivali başladı.

8. Uluslararası İzmir Edebiyat Festivali başladı
22 Kasım 2024 - 14:17

Başkan Dr. Cemil Tugay, edebiyat dünyasının önemli isimlerini, genç yazar ve şairleri İzmir'de buluşturan festivalin açılışını Ahmed Arif’in “Anadolu” şiiriyle yaptı. Tugay, “Öyle yıkma kendini, öyle mahzun, öyle garip... Nerede olursan ol, içerde, dışarda, derste, sırada, yürü üstüne üstüne. Tükür yüzüne celladın, fırsatçının, fesatçının, hayının. Dayan kitap ile dayan iş ile. Tırnak ile, diş ile, umut ile, sevda ile, düş ile dayan rüsva etme beni” dizeleriyle seslendi.

İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından bu yıl 8’inci kez düzenlenen Uluslararası İzmir Edebiyat Festivali başladı.  21-24 Kasım tarihleri arasında edebiyat dünyasının önemli isimlerini, genç yazar ve şairlerle buluşturacak festivalin açılış töreni Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi'nde (AASSM) gerçekleştirildi. Festivalin açılış törenine İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, İzmir Büyükşehir Belediyesi CHP Grup Başkan Vekili Dr. Zafer Levent Yıldır, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, sanatçılar, akademisyenler ve çok sayıda İzmirli katıldı.

“Çok daha fazlasını yapmamız gerekiyor”

Festivalin açılış konuşmasını yapan Başkan Dr. Cemil Tugay, konu edebiyat olunca burada mutlaka olmak istediğini belirterek “Beni ben yapan özelliklerimin oluşmasına neden olan şey, ilkokulda babamın bana hediye ettiği Ömer Seyfettin kitabı sonrasında okuduğum binlerce kitap ve edebiyat sevgisidir. Karşıyaka’da belediye başkanıyken uluslararası bir edebiyat festivali düzenlemeyi çok istemiştim. Çok fazla sayıda edebiyatçının yaşadığı, eserlerini bıraktığı bir ülkede yaşıyoruz. Çok daha fazlasını yapmamız gerekiyor. Yapamaz mıyız, bizi tutan ne” diye konuştu.


“Gün yüzüne çıkmayı bekleyen çok şey var”

Doktorluk yaparken bu ülkeye hizmet etme aşkı ve heyecanıyla siyasete girdiğini söyleyen Başkan Tugay, “Bu ülkeyle ilgili, insanlıkla ilgili, sistemin içinde barındırdığı ve bir türlü kurtulamadığı hastalıklarla mücadele etmek için siyasetin bir kenarında olmak istedim. İzmir ve Türkiye’nin inanılmaz bir potansiyeli var. İşlenmeyi, gün yüzüne çıkmayı bekleyen çok şey var. Bunlarla ilgili birilerinin çalışması lazım. Bu yüzden İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı oldum. Bana güvenen herkese çok teşekkür ederim. Kimsenin güvenini boşa çıkarmak istemiyorum. Bunun için elimden gelenin en iyisini yapacağım” dedi.

“Bilgiyi sosyal medyadan değil, kitaplardan öğrenmemiz lazım”

Başkan Tugay, kendisinin de konuşmacı olarak katıldığı Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de düzenlenen Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansı’ndan (COP29) örnek vererek, “Dünyada iklimi bu hale getiren ülkeler bize ürettikleri makinaları satıp bizim karbon emisyonumuzu azaltmamızı istiyorlar. Neyle mücadele etmemiz gerektiğini gösteren bir örnek bu. Bizim akıllı, bilgili olmamız lazım. Bilgiyi de sosyal medya hesaplarından değil, gerçekten bilen insanların yazdığından çizdiğinden, kendilerinden dinleyerek öğrenmemiz lazım. Onun için bizim iyi yazarlara, iyi şairlere, iyi çizerlere ihtiyacımız var” diye konuştu.

“Çok daha güçlü bir Edebiyat Festivalini hep birlikte yapacağız”

Başkan Tugay konuşmasının son bölümünde edebiyatseverlere Ahmed Arif’in Anadolu şiirini okudu.. Tugay, “Öyle yıkma kendini, öyle mahzun, öyle garip... Nerede olursan ol, içerde, dışarda, derste, sırada, yürü üstüne üstüne. Tükür yüzüne celladın, fırsatçının, fesatçının, hayının. Dayan kitap ile dayan iş ile. Tırnak ile, diş ile, umut ile, sevda ile, düş ile dayan rüsva etme beni” dizeleriyle seslendi.

Şiirin ardından Başkan Tugay sözlerini, “Ben yaşamımda şiiri çok özel bir yere koyuyorum. Bazen üç kelime yan yana geliyor, bize üç yüz sayfalık kitabın hissettirdiği duyguyu hissettiriyor. Tüm kitap dostlarını, edebiyat dostlarını sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Söz veriyorum önümüzdeki yıl çok daha güçlü bir edebiyat festivalini hep birlikte yapacağız” ifadeleriyle noktaladı.

Haydar Ergüden: Gençlere ve genç kalanlara merhaba

Festival Direktörü Haydar Ergülen ise “Edebiyat Festivalimiz bu yıl gençleri, genç kalanlarla buluşturuyor.  Festival, ona en yakışan yerde İzmir’de gerçekleştiriyor. Demokrasinin kurulduğu Ege, onu yaşatacak her yaştan genciyle laik, çağdaş ve özgür bir yaşamı akılla, bilimle sanatla, kültürle, müzikle, edebiyat ve şiirle buluşturmayı sürdürecek. Gençlere ve genç kalanlara merhaba” diye konuştu.

Duru Sönmez: Bugünün gençlerinden şüphe etmeyin

Açılış konuşmaları kapsamında “Edebiyat Gençliktir” teması için İzmir Atatürk Lisesi öğrencisi Duru Sönmez sahneye geldi. Duru Sönmez, “Edebiyat gençliktir. Ruha iyi gelen şeyler nasıl diri tutarsa insanı, edebiyat da kendine bağlananı genç tutar. Bugünün gençlerinden şüphe etmeyin” şeklinde konuştu.

Onur Konukları Söyleşiyor

Açılış konuşmalarının ardından bu yılki festivalin Edebiyat Onur Konuğu Nermin Yıldırım ve Şiir Onur Konuğu Mehmet Mümtaz Tuzcu, “Onur Konukları Söyleşiyor” adlı söyleşide konuşmacı oldu. Panele Nermin Yıldırım, “Edebiyat yalnız olmadığımızı, birbirimize sandığımızdan daha çok benzediğimizi ve birlikte pek çok şeyin üstesinden gelebileceğimizi bize söyler” sözleriyle başladı. Haydar Ergülen moderatörlüğünde düzenlenen oturumda Türk ve dünya edebiyatının dünü, bugünü ve geleceği konuşuldu. Mehmet Mümtaz Tuzcu, romandan şiire, sinemadan müziğe kadar engin bilgileriyle dinleyicilere sanat dolu bir gece yaşattı. Oturumun ardından ise sanatçı Erdal Güney konseri gerçekleşti.



“Edebiyat Gençliktir” temasıyla dopdolu program

Bu yıl “Edebiyat Gençliktir” temasıyla düzenlenen Uluslararası İzmir Edebiyat Festivali,  dopdolu programla kapılarını açtı. 21-24 Kasım tarihlerinde edebiyat tutkunlarını ağırlayacak festival kapsamında Genç Romancılar Ne Düşünüyor, Genç Şairler Konuşuyor, Yeryüzü Konukları, Bir Kuşağı Anlamak başlıklarının da olduğu söyleşi, panel ve şiir dinletiler yapılacak. Ayrıca atölyeler, performans ve stand-up gösterileri de yer alıyor. Erdal Güney dinletisi ve Latif Tiftikçi'nin sahnelediği Nazım Hikmet'in "Benerci Kendini Niçin Öldürdü" adlı tiyatro oyunu da sahnelenecek. Bunların yanı sıra ünlü müzisyen ve şair Can Bonomo da festival konukları arasında olacak. İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen festivalin bu yılki etkinliklerine Ahmet Piriştina Kent Arşivi ve Müzesi (APİKAM) ile Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi (AASSM) ev sahipliği yapacak.

Edebiyatın dünyaca ünlü usta kalemleri İzmir’de

8. İzmir Uluslararası Edebiyat Festivali bu yıl, yurt dışından Claus Ankersen (Danimarka), Sonnet Mondal (Hindistan), Pramila Venkateswaran (Hindistan), Barbara Pogacnik (Slovakya), Edgar Borges (Venezuella-İspanya) ve František Hruška'yı (Çek Cumhuriyeti) ağırlıyor. İzmir’den ve ülkemizin çeşitli kentlerinden Mahmut Temizyürek, Tuğrul Keskin, Polat Özlüoğlu, Fuat Sevimay, Kaan Murat Yanık, Çiğdem Sezer, Zeynep Tuğçe Karadağ, Fırat Baytak, Zeynep Çolakoğlu, Ayşe Özlem İnci, Yalın Gündüz, Evrim Kuran, Nisan Erdem, Onur Güzeldiyar, Mehmet Mahzun Doğan, Tataryen Lokman, Can Gürses, Gülhan Davarcı, M. Utku Yeşilöz, Makbule Aras Eyvazi, Yağmur Sunar, Sedat Solkun, Erkut Tokman, Ahmet B. Tamu, Fatma Aras, Mehmet Özceylan, Mehmet Sait İmret gibi birbirinden değerli isimler de festivalde yer alacak. Ayrıca Sıla Topçam’ın Masal Kürsüsü, Polat Özlüoğlu’nun Öykü Kürsüsü ve Serdar Solkun’un Gençlerle Şiir Atölyesi etkinliklerine katılmak isteyenler İzmirArt üzerinden kayıt yapabilecek.

Ahmed Arif’in Anadolu şiiri

Başkan Dr. Cemil Tugay’ın konuşmasında yer verdiği Ahmed Arif’in “Anadolu” şiirinin sözleri ise şu şekilde;

“Beşikler vermişim Nuh'a

Salıncaklar, hamaklar,

Havva Ana'n dünkü çocuk sayılır,

Anadoluyum ben,

Tanıyor musun?

Utanırım,

Utanırım fukaralıktan,

Ele, güne karşı çıplak...

Üşür fidelerim,

Harmanım kesat.

Kardeşliğin, çalışmanın,

Beraberliğin,

Atom güllerinin katmer açtığı,

Şairlerin, bilginlerin dünyalarında,

Kalmışım bir başıma,

Bir başıma ve uzak.

Biliyor musun?

Binlerce yıl sağılmışım,

Korkunç atlılarıyla parçalamışlar

Nazlı, seher-sabah uykularımı

Hükümdarlar, saldırganlar, haydutlar,

Haraç salmışlar üstüme.

Ne İskender takmışım,

Ne şah ne sultan

Göçüp gitmişler, gölgesiz!

Selam etmişim dostuma

Ve dayatmışım...

Görüyor musun?

Nasıl severim bir bilsen.

Köroğlu'yu,

Karayılanı,

Meçhul Askeri...

Sonra Pir Sultanı ve Bedrettini.

Sonra kalem yazmaz,

Bir nice sevda...

Bir bilsen,

Onlar beni nasıl severdi.

Bir bilsen, Urfa'da kurşun atanı

Minareden, barikattan,

Selvi dalından,

Ölüme nasıl gülerdi.

Bilmeni mutlak isterim,

Duyuyor musun?

Öyle yıkma kendini,

Öyle mahzun, öyle garip...

Nerede olursan ol,

İçerde, dışarda, derste, sırada,

Yürü üstüne - üstüne,

Tükür yüzüne celladın,

Fırsatçının, fesatçının, hayının...

Dayan kitap ile

Dayan iş ile.

Tırnak ile, diş ile,

Umut ile, sevda ile, düş ile

Dayan rüsva etme beni.

Gör, nasıl yeniden yaratılırım,

Namuslu, genç ellerinle.

Kızlarım,

Oğullarım var gelecekte,

Herbiri vazgeçilmez cihan parçası.

Kaç bin yıllık hasretimin koncası,

Gözlerinden,

Gözlerinden öperim,

Bir umudum sende,

Anlıyor musun”