Bilişim Vadisi'nde düzenlenen OSB Yıldızları Araştırması Ödül Töreni'nde konuşan Kacır, dünyada dengelerin çatışmalar ve krizler sebebiyle değiştiğini, devletlerin korumacı politika güttüğü bir dönemden geçildiğini söyledi.
Özellikle salgın sürecinin derinleştirdiği ekonomik kırılganlıkların, tedarik zincirlerindeki aksamaların, öz yeterlilik, yakından ve dostlardan tedarik kavramlarını daha fazla gündeme getirdiğini belirten Kacır, böylesi kaotik tabloda güçlü, rekabetçi ve sürdürülebilir üretim altyapısının devletlerin kalkınma yolculuğunu tayin ettiğini kaydetti.
Kacır, son 22 yılda üretim ve teknoloji geliştirmede elde ettikleri kazanımlarla yatırım, istihdam, üretim, icat ve ihracat rotasında büyüme ve kalkınma yolculuğuna emin adımlarla ilerlediklerini vurgulayarak, "Ekonomimiz 17 çeyrektir kesintisiz büyüme kaydetti. Yıllıklandırılmış milli gelirimiz 1 trilyon 260 milyar dolara ulaştı. İhracatta 262 milyar dolarla Cumhuriyet tarihimizin en yüksek seviyelerindeyiz. İhracat odaklı üretim altyapımız, güçlü yan sanayi ve tedarik zincirimizle ticari araç üretiminde Avrupa'da lider üreticisiyiz. Güçlü markalarımız ve uluslararası standartlara uyumu mümkün kılan üretim altyapımızla Avrupa'nın en büyük, dünyanın ikinci büyük beyaz eşya üreticisiyiz. Sanayinin birçok koluna kritik ara malı tedarik eden demir çelik üretiminde Avrupa'da ilk 2 ülke arasında yer alıyoruz" ifadelerini kullandı.
Artan yenilenebilir enerji yatırımlarıyla önem kazanan güneş paneli üretiminde Avrupa lider konumda bulunduklarını aktaran Kacır, "Küresel üretim üssü rolünü her geçen gün perçinleyen Türkiye, bugün Çin'den sonra Orta Avrupa'ya kadar uzanan kuşakta en fazla sayıda ürünü en fazla ülkeye rekabetçi şekilde ihraç edebilen ülkedir. Ülkemizin dört bir yanını ekonomik ve siyasi bağımsızlığımızın sigortası, kalkınmamızın teminatı üretim tesisleriyle donatan cefakar ve fedakar sanayicilerimizi bu vesileyle tebrik ediyorum. Bizler de Türk ekonomisine güvenen, bu ülkenin kalkınmasına katkı sunan herkesi her daim baş tacı etmeye devam edeceğiz. Büyük ve güçlü Türkiye hedefine giden yolda sanayicilerimizin ve müteşebbislerimizin önündeki engelleri kaldırmaya devam ediyoruz. Bu anlayışla yatırımcılara çevre dostu, maliyet etkin ve planlı sanayi alanları sunuyoruz." diye konuştu.
"Sanayimizin rekabetçiliğini, sürdürülebilir üretim altyapısını besleyecek programları devreye alıyoruz"
Kacır, Türk sanayisinin verimli, sürdürülebilir ve rekabetçi büyümesinde öncü rol üstlenen organize sanayi bölgelerinin (OSB) sayısında ve üretim kapasitelerinde son 22 yılda muazzam ilerleme kaydedildiğine değinerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sayılarını 191'den 363'e yükselttiğimiz organize sanayi bölgelerimizde üretimdeki sanayi alanlarının sayısını 11 binden 59 bine, istihdamı da 415 binden 2 milyon 700 binin üzerine çıkardık. Yalnızca son bir yılda 11 organize sanayi bölgesi ilan ettik. 33 organize sanayi bölgesi genişleme alanıyla 10 bin 660 hektar yeni yatırım alanı oluşturduk. Biliyoruz ki sanayicilerimizin en büyük kaygılarından biri doğru yetkinliklere sahip çalışanları temin edebilmek. Bunu aşmak üzere OSB'lerimizde 85 meslek lisesi ve 23 meslek yüksekokulu nitelikli iş gücü ihtiyacını karşılamakta önemli rol üstleniyor. Ekol 42 Yazılım Okulları, Milli Teknoloji Akademisi bünyesinde yürüttüğümüz Sektör Kampüste ve uzmanlık programlarıyla gençlerimizi geleceğin mesleklerine ve yetkinliklerine hazırlıyoruz. Sanayimizin rekabetçiliğini, sürdürülebilir üretim altyapısını besleyecek programları adım adım devreye alıyoruz. Dünya Bankası ile sürdürdüğümüz Türkiye Organize Sanayi Bölgeleri Projesi kapsamında önümüzdeki yıl OSB'lerimizin 6 milyar 300 milyon liralık yeşil altyapı yatırımlarını destekleyeceğiz. Sanayimizin yeşil dönüşüm yatırım ihtiyaçlarını karşılamak üzere Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası işbirliğiyle hayata geçirdiğimiz 'Türkiye Sanayi Karbonsuzlaştırma Yatırım Platformu'yla 2030 yılına dek 5 milyar avro uluslararası finansmanı sanayicilerimizin hizmetine sunacağız."
Kamunun, sanayinin ikiz dönüşümünde yalnızca teşvik eden değil aynı zamanda rehberlik eden bir yaklaşım sergileyeceği Dijital ve Yeşil Dönüşüm Destek Programlarını açıkladıklarını dile getiren Kacır, daha güçlü, tam bağımsız, müreffeh bir Türkiye tasavvurunda yolculuklarına eşlik eden müteşebbislerin önünü açacak mevzuat düzenlemelerini de devreye aldıklarını anlattı.
Kacır, OSB yönetmeliğinde eylül ayında gerçekleştirdikleri kapsamlı değişiklikle sanayicilerin planlı sanayi alanlarına erişimini kolaylaştıracak, kural bazlı, şeffaf bir yönetişim modeli oluşturduklarından bahsederek, şöyle devam etti:
"Sanayi alanlarının üretime geçiş öncesi dolaylı yöntemlerle devrini kısıtladık. Yeni OSB kurulumları ve genişleme alanlarında stratejik yatırımlar için yüzde 15 alan ayrılmasını sağladık. OSB'lerde yer tahsisleri ile sektör şehir odaklı teşvik politikalarının uyumlaşmasına yönelik tedbirler aldık. OSB'lerde lojman alanları oluşturulabilmesi için düzenleme yaptık. Yatırımcıların tahsis başvuruları için her ayın ilk pazartesi günü OSB'lerimizdeki boş sanayi alanlarını çevrimiçi ortamda ilan ediyoruz. Yeni kurulan OSB'lerimizin hızlı kamulaştırma ve altyapı inşası için ihtiyaç duyacakları kaynağa ulaşmalarını sağlayacak ön tahsis uygulamasını da aynı kurallar kapsamında yürütüyoruz.
Uygulamanın ilk 2 ayında 455 yatırım yeri için 1025 tahsis, 2 milyon 100 bin metrekare alan için 145 ön tahsis başvurusu almış olmamız yatırımcıların gösterdiği yüksek ilginin ispatı niteliğinde. Bu ay çıktığımız 3 ilanla 94 OSB'de 16 milyon 200 bin metrekare büyüklüğünde 1115 yatırım yerini tahsis başvurularına açtık. 10 OSB'mizde ise 2 milyon 400 bin metrekare alanı ön tahsis başvurularına bu ay açmış olduk. Sanayicilerimizin büyük bir teveccüh gösterdiği uygulamayı kararlılıkla sürdüreceğiz. Tüm imkanlarımızla sanayicilerimizin, üreticilerimizin yanında olmaya devam edeceğimizi vurgulamak istiyorum."
Bakan Kacır, geçen yıl gerçekleştirdikleri ödül töreninde teknolojik ve stratejik yatırımlara 3 yıllık periyotta 300 milyar lira avantajlı finansman sağlayan Yatırım Taahhütlü Avans Kredisi (YTAK) programının müjdesini verdiklerini anımsatarak, şunları kaydetti:
"Program kapsamında bugüne dek proje büyüklüğü 225 milyar lirayı bulan 25 yatırımın işlemlerini tamamladık. Temmuz ayında da Sayın Cumhurbaşkanımız, ülkemiz tarihinin en büyük ölçekli teşvik programı HIT-30 Yüksek Teknoloji Yatırım Programını ilan etti. Sizlerden beklentimiz bu programların sunduğu yatırım fırsatlarından üst düzeyde yararlanmanız. Ülkemizi yeni yüksek teknoloji yatırımlarıyla hep birlikte buluşturmayı amaçlıyoruz. Bizim tarafımız bir, hayallerimiz bir, hedefimiz bir, istikametimiz bir ve beraber... Ülkemiz sanayisini rekabetçi ve sürdürülebilir temelde daha da güçlendirmek için birlikte çalışmaya devam edeceğiz. Ekibimizle her daim yanınızdayız, yakınınızdayız. Atalarımızın da dediği gibi 'Marifet iltifata tabidir, iltifatsız emek zayidir.' İnanıyorum ki taltif edilen her başarı yeni başarı hikayelerinin müjdecisi olacaktır."