Öte yandan AK Parti’nin savaşa ayırdığı bütçeyi hatırlatan Akın, “Suriye Milli Ordusu diye bir orduyu besledi, büyüttü. Bizim bütçemizin çok önemli bir kısmı da Suriye'de, Irak'ta ve başka yerlerdeki sürdürülen çatışmalara savaşa ayrılmış görüyorum. Biz buna itiraz ediyoruz. Bizim Türkiye olanaklarını, varlıklarını oraya harcamak doğru değil. Bugün asgari ücret görüşmesi var. Asgari ücretle sürekli enflasyon neredeyse yarısını teklif eden virüs yapı var. Ama aynı zamanda sürekli bütçemizi savaşa ayıran bir durum var” ifadelerine yer verdi.

Suriye’de 27 Kasım'da rejim karşıtı silahlı gruplar ile Beşar Esad güçleri arasında çatışmalar yoğunlaştı.

Başkent Şam’a 7 Aralık’ta girmeye başlayan gruplara halk kitlelerinin de destek vermesiyle rejim Şam ve diğer birçok bölgede kontrolü tümüyle kaybederek çöktü.

Baas Partisi’nin 61 yıllık iktidarı sona ererken rejim lideri Esed, başkentten kaçtı.Esad rejiminin yıkılması sonrası Şam'a yoğun bir göç yaşanıyor. 

DEM Parti İzmir Milletvekili İbrahim Akın,  Esad’ın devrilmesinin planlanmış bir devir teslim olduğunu ileri sürdü. Suriye’de savaşın bitmediğine dikkat çeken Akın, “Ancak DEM Parti olarak kaygılarımız var” dedi. 

DEVİR TESLİM TÖRENİ

13 yıldır süren savaşın 12 günde bitmesini şaşkınlıkla karşıladığını dile getiren DEM Partili Akın, “Suriye'de biraz şaşkınlıkla izlediğimiz 13 yıldır süren savaş neredeyse 12-13 günde bir  devir teslim töreninde yapılan bir durumla karşı karşıya kaldık. Bizim gördüğümüz durum bu uluslararası güçlerin bence iyi planlanmış, anlaşmalı olarak da gerçekleşmiş olan bir savaş planı içerisinde olduğunu düşünüyoruz. Çünkü aslında burada ciddi bir savaş da olmadı, çatışma da olmadı. Bir tarz teslim oldu. Mevcut eski Dışişleri Bakanlığı yapan ve şu anda bu sözde terör örgütü olarak HTŞ grubunun ıslah edilerek yeni dönemde Suriye'nin yönetim ortağı olmasını sağlayan bir durum var. Ama biz bunu muhtemelen bir tarafıyla  Ukrayna'daki yaşanan savaş ama öbür tarafıyla da Orta Doğu'nun dizayn edilmesi, İran'ın ve diğer oradaki uluslararası hedef aldığı  kişilerin zayıflatılması üzerine kurulmuş bir şey olduğunu düşünüyoruz” ifadelerine yer verdi.

ORTADOĞU’DA ÇATIŞMALAR DEVAM EDEBİLİR…

Savaş durmadığına dikkat çeken Akın, “ İsrail oradaki egemenliğini etkisini arttırmaya çalışıyor. Tekrar ayağa kalkmayacak bir Suriye altyapısını bombalayan işler yapılıyor. Ne kadar bu süreç dengeye oturacak? Kestiremiyoruz. Ancak bizim gördüğümüz daha fazla can kaybına, kan kaybına sebep olmadan Suriye'de farklı kimliklerin, inançların ortak bir yapısal ilişki ifade ettiği, kendi demokratik seçimlerin yaptığı bir sistemin kurulması acil önem atfediyor. Ama bu ne kadar sağlanabilir? Onu zaman içerisinde de göreceğiz. Çünkü orada parçalanmış bir yapı gözüküyor. Bir tarafta Kürtler var. Öbür tarafta Arapların varlığı var. Ama bir tarafıyla Alevi ve aynı zamanda Hristiyan gruplar var. Bunların ortak hükümetini kurma başarısı sağlanabilirse belki 100  yıl sonra bir model yaratma ihtimali olabilir. Ama bu sağlanmazsa Orta Doğu'da ve Suriye'de çatışmalar savaş daha çok devam eder” ifadelerini kullandı.

ENERJİ POLİTİKASI VURGUSU

DEM Parti’nin kaygılarını aktaran İbrahim Akın, “Biz naçizane  hem Türkiye'nin hem de uluslararası güçlerin orada yaşayan halkları daha fazla yerinden yurdundan etmedikleri, çözümün daha sağlıklı yapılabildiği bir durum olmasını istiyoruz. Ancak DEM Parti olarak kaygılarımız var. Çünkü bu tarz  gördüğümüz kadarıyla bir enerji politikalarının, enerjinin boru hatlarının güvenilirliğini sağlamak üzerine kurulmuş bir politikanın parçası olarak gözüküyor. İsrail, NATO'nun içinde bulunduğu yapıyla beraber bunu oluşturmaya çalışıyor. Bunun etkisiyle hareket edildiğini düşünüyoruz. Oradaki yerel çatışma kaynaklarının problemi üzerine değil, uluslararası güçlerin kendi planları içerisinde sürdürülen savaş politikası gibi görünüyor” diye konuştu.

DİZAYN İŞLEMLERİ VAR!

Türkiye’nin NATO'yla işbirliği içerisinde planın parçası olmaya ve masada elini güçlendirmeye çalıştığını dile getiren İbrahim akın, “Kendisince şimdiye kadar terör örgütü dediği kesimlerle mesafeli durmakla beraber hem uluslararası güçlerin terör örgütü olarak ilan ettiği hem de Türkiye'nin ilan ettiği bir grupla bir değişiklik yaratılmaya, ıslah edilerek yeni dönemin aktörleri içerisine dahil edilmeye çalışıldı. Başka aktör bulamadılar. Suriye Demokrasi Güçleri diye bir yapıda var. Şimdi gördüğümüz kadarıyla uluslararası denklemler içerisinde birtakım dizayn işleri var. Onlar da bu konuda çatışmadan yana değil, müzakere ve çözümden yana bir politika izlemeye çalışıyorlar. Karşılıklı açıklamaları var. Şimdiye kadar açıklamalardan daha farklı olarak bir tarz uzlaşma yapıldığı duygusu bilgisi, hissiyatı var bizde. Tam anlamıyla herkesin mutabakat olduğu bir anlaşma olmadığı kesin. Herkes masada önümüzdeki dönem Suriye Hükümeti'nin oluşması, yeni yapının oluşması sırasında en güçlü şekilde masada olmak istiyor. Türkiye de bunun için bence orada” ifadelerine yer verdi.

BÜTÇE SAVAŞA AYRILIYOR!

AK Parti  iktidarının savaşa ayırdığı bütçeye değinen DEM Partili Akın, “Suriye Milli Ordusu diye bir orduyu besledi, büyüttü. Parasal desteği veriyor. Bizim bütçemizin çok önemli bir kısmı da Suriye'de, Irak'ta ve başka yerlerdeki sürdürülen çatışmalara savaşa ayrılmış görüyorum. Biz buna itiraz ediyoruz. Bizim Türkiye olanaklarını, varlıklarını oraya harcamak doğru değil. Bugün asgari ücret görüşmesi var. Asgari ücretle sürekli enflasyon neredeyse yarısını teklif eden virüs  yapı var. Ama aynı zamanda sürekli bütçemizi savaşa ayıran bir durum var. Sabit geliri olanlardan alınan paranın bir şekilde harcanılmasını doğru bulmuyoruz” ifadelerine yer verdi.