MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “Abdullah Öcalan terörün bittiğini, PKK’nın lağvedildiğini” açıklaması koşuluyla DEM Parti grubunda konuşması çağrısı Türkiye gündemindeki yerini koruyor. Bahçeli’nin çağrısının ardından başlayan süreçte, DEM Grubundan bir heyet Öcalan ile görüştü. Heyet görüşmenin ardından mecliste grubu bulunan siyasi partilerden randevu talep etti. Türkiye’nin 3 büyük partisi olan AK Parti, CHP ve MHP ile görüşme gerçekleştirdi.

İYİ Parti ise henüz DEM Parti’ye randevu vermedi. İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu ve Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, Bahçeli’ye Öcalan çağrısı nedeniyle en sert tepkiyi gösteren isimler oldu.

“2025 YILINDA 3 BİNİN ÜZERİNDE PKK’LI İMHA EDİLDİ”

MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, yaşanan süreci değerlendirdi. Şahin, İzmir teşkilatının Genel Başkan Devlet Bahçeli’nin yanında olduğunu vurgulayarak, hem Bahçeli’nin hem Cumhur İttifakı’nın hem de Ülkücü camianın 40 yıllık terör sorununu bitirmeye kararlı olduğunu dile getirdi. “Türkiye’de 40 yıldır süren PKK belası var, bu bela sınırlarımızı da aştı” diyen Şahin, “Ülkemizde uzun zamandır müsaade etmiyoruz ancak sınır dışında küresel emperyalistler tarafından, Avrupa tarafından bunlar besleniyor, bakılıyor, eğitiliyor. Bu durum, bu zulüm, bu çatışma ortamı ne zamana kadar devam edecek! Bu kapsamda bizim kaygılarımız var. 1994 senesinden 2024’e kadar binlerce PKK’lı öldürüldü, sadece 2025 yılında ise Irak ve Suriye’de 3 binin üzerinde PKK’lı imha edildi. Devletimiz bu belayla mücadele etmeye devam ediyor. Bizim bu mücadeleye harcadığımız paranın da trilyon dolar olduğu ifade ediliyor” diye konuştu.

“40 YILLIK HADİSE SON BULACAK”

PKK’nın Kürtlerin temsilcisi olmadığını ancak böyle lanse edildiğini dile getiren Şahin, MHP’nin bu duruma da bir son vermek istediğini anlatarak, “Diğer yandan da PKK, Kürt kardeşlerimizin temsilcileri gibi addediliyor. Genel Başkanımız da bu duruma son vermek için 15 Kasım’da bir açıklama yaparak, terörün bölgemiz ve Türkiye’de bitirilmesi gerektiğini vurguladı. Genel Başkanımızın bu konuşmasına da cevap geldi. Hiçbir gizli görüşme olmadan, kapı arkası temasları kurulmadan, açık, şeffaf şekilde PKK’nın, örgütün lav edildiğini haykırın, silahları bırakın, silahları gömün diye bir talebi oldu Genel Başkanımızın. Buna da DEM Partisi olumlu cevap verdi. Görüşmeler devam ediyor. İnşallah 40 yıllık bu hadise son bulacak” ifadelerini kullandı.

“KÜRTLERİN EKSERİYETİ DEVLETİNDEN YANA”

Türkiye’de PKK ile mücadelenin sonlanmayacağını, PKK’nın sonlanacağını kaydeden Şahin, “Türk devleti terörle, örgütle, silahlı insanlarla mücadele etmeyi bırakacak anlamı taşımıyor bu durum. Daha dün 26 PKK’lı öldürüldü. Genel Başkanımız Devlet Bahçeli, ‘Ya silah bırakacaksınız, ya silahları gömeceksiniz ya da silah tutanları gömeceğiz’ diyor. Bu kadar açık ve net görüş veriyor. Bunun kapı arkası bir görüşmesi yok. Bazıları ‘4 bin tane PKK’lı affedilecek’ diye yalan söylüyor. Böyle bir durum asla söz konusu değil. Türkiye büyük devlet, Türkiye 13 yıldır Amerika, İran, Rusya’nın 1 milyon insan öldürdüğü Suriye’de ortaya tavır koydu ve 13 günde 60 yıllık Bass rejiminin sonunu getirdi. 1 milyon insanın öldürülüp de, sınırlarımıza 15 milyon insanın taşındığı Bass rejimini sona erdirdi. Üstüne İran’ın tüm güçlerini bölgeden gönderdi, Rusya’nın tüm güçlerini gönderdi. Şimdi sadece PKK kaldı, bu noktada da MHP’nin bu açıklaması buraya dayanıyor. Bölgede Amerika’nın, Almanya’nın, İngiltere’nin, Fransa’nın desteklediği eğitilmiş, donatılmış 80 bin PKK’lının olduğu söyleniyor. Biz de ‘Yanımızda mı yoksa karşımızda mısınız’ diyoruz. Tarafınızı belli edin, çünkü biz eli silahlı kim varsa onu imha edeceğiz. Biz biliyoruz ki Kürtlerin genel ekseriyeti devletinden, bayrağından yana tavır koyan insanlar tarafından oluşuyor, PKK ise kendini bu insanların temsilcisi olarak göstermeye çalışıyor, biz bunu kabul etmiyoruz, böyle olmadığını da biliyoruz. Kürtlerin bizimle birlikte hareket edeceğini düşünüyoruz. Şayet PKK da örgütün kendini lav ettiğini söylerse Türk devleti bölgede yapması gerekenleri yapacak, Kürt kardeşlerimizi de küresel emperyalistlerin kucağına atmış olmayacağız” dedi.

“İZMİR, GENEL BAŞKANININ MIH GİBİ ARKASINDA”

“İzmir’de MHP’ye oy verenlerde bir kırgınlık oldu mu bu süreçte?” sorusunu yanıtlayan Şahin, “Biz İzmir teşkilatı olarak Genel Başkanımızın mıh gibi arkasındayız, yaptığı açıklamaların yanındayız, bu çağrıların ne ifade ettiğini çok iyi biliyoruz’ şeklinde konuştu.

“DERVİŞOĞLU, ‘DEM MECLİSİN MEŞRUU PARTİSİDİR’ DİYORDU!”

“Milliyetçi olduğunu söyleyen İYİ Parti ve Zafer Partisi Genel Başkanlarından hem Devlet Bahçeli’ye hem de sizlere yönelik çok sert açıklamalar geldi, bunları nasıl değerlendiriyorsunuz” sorusuna, “Aslında anlamayanların büyük bölümü anlamayan değil kasıt yapan insanlar. Açık konuşmak gerekirse, Müsavat Dervişoğlu geçen sene ‘DEM meclisin meşru bir partisidir’ diyordu onlarla beraberdi. Aynı Müsavat Mamak Savcısının oğlunu PKK’nın DEM’in İzmir’deki temsilcisinin belediye başkanı yapılmasına katkı koymuş biri” dedi.

“SOYER’E SEÇİM KAZANDIRAN KİMDİ?”

“Tunç Soyer’den mi bahsediyorsunuz” sorusunu da yanıtlayan Şahin şunları kaydetti:

Evet Tunç Soyer’den bahsediyorum. Aynı Müsavat, Selahattin Demirtaş’ı kahvaltıya bekliyordu. Şimdi biz ‘ülkede terör bitsin’ dediğimizde ‘hayır, terör bitmesin’ dediler. Milliyetçi oldular. Bunlar geçen sene milliyetçi değiller miydi? İzmir’de Tunç Soyer’e seçim kazandıran onlar değil mi?

“MÜSAVAT’IN PARTİSİ ERİYOR, KENDİSİ BOŞA ÇIKIYOR”

Hem Zafer Partisi hem İYİ Parti şimdi milliyetçi oldular. Müsavat’ın partisi eriyor, partisinin eridiğini kendisinin de boşa çıktığını gördü, bir yerden yalanla, dolanla taban tutmaya çalışıyor. Bunu herkes görüyor. Zafer Partisi’nin kurulma gerekçesi göç sorunuydu. Türk devleti, Suriye konusunu 13 günde çözdü, bunlar panikledi, çünkü bunların bir gerekçesi kalmadı, konuşacakları kalmadı. Bunlar sadece Suriyelileri konuşuyordu. Onlar ‘Suriyeliler Türkiye’yi işgal ediyor’ derken, 1 dakikada 5 milyon Türkçe bilen, Türkiye’de okula giden insan Suriye’nin merkezine döndü. Bunlar da panikledi ve saçmalamaya başladı. Birkaç gün daha saçmalasınlar. Yarın süreç sona erdiğinde milletimiz ne olduğunu görecek.