Gazetem İzmir / Yusuf ERKEK - İzmir Büyükşehir Belediyesi, İzmir Körfezi’nin temizlenmesi ve sürdürülebilirliği için çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. Bu kapsamda düzenlenen "Körfezin Geleceği, İzmir’in Geleceği" başlıklı çalıştay, dünyanın önde gelen bilim insanlarını İzmir’de bir araya getirdi. Tarihi Havagazı Fabrikası’nda gerçekleştirilen ve gün boyu devam edecek etkinlikte, alanında uzman isimler Körfez’in geleceğini masaya yatırdı. Çalıştayın açılış konuşmasını yapan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, etkinlikten çıkacak sonuçların İzmir Körfezi’nin korunması ve geliştirilmesi için bir yol haritası oluşturacağını belirtti. Başkan Tugay, Körfez’in sadece bir doğal miras değil, aynı zamanda İzmir’in kimliği olduğunu vurguladı.
BİLİM İNSANLARI VE BÜROKRATLAR BİR ARAYA GELDİ
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin, İZSU Genel Müdürlüğü, İZDENİZ AŞ ve İzmir Planlama Ajansı (İZPA) iş birliğiyle düzenlediği çalıştay, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın ev sahipliğinde başladı. Etkinliğe, Çin Halk Cumhuriyeti Deniz Ekolojisi ve Çevre Bilimleri Laboratuvarı Uzmanı Dr. Isaac Yongquan, ARUP Avustralya Genel Müdür Yardımcısı ve Entegre Su Kaynakları Lideri Dr. Andrews Watkinson, Ocean THERM Baş Teknoloji Yöneticisi Olav Hollingsaeter, İzmir Planlama Ajansı Başkanı Prof. Dr. Koray Velibeyoğlu, İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan, İZDENİZ Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Işıkhan Güler ve alanında uzman birçok isim katıldı.
SİYASETE MALZEME EDİLMEMELİ
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, çalıştayın açılış konuşmasında katılımcılara teşekkür ederek, İzmir Körfezi için yapılan bu çalışmanın bilimsel temellerle önemli bir başlangıç olduğunu vurguladı. Başkan Tugay, merkezi hükümetin sorunun çözümüne katkı sağlaması gerektiğini belirtirken, konunun siyasete malzeme edilmesinden duyduğu rahatsızlığı dile getirdi. Bilimsel yaklaşımla ilerlemenin önemine dikkat çeken Tugay, etkinliğe katkı sağlayan uluslararası uzmanlara teşekkür ederken, davet edilmelerine rağmen katılımları engellenen bazı bilim insanlarının durumunun ise üzücü olduğunu ifade etti. "Sorunun çözümünde bilimin diliyle hareket etmek gerekiyor; suçlayıcı ve çirkin bir dil asla kabul edilemez," dedi.
SORUN BASİTE İNDİRGENMEMELİ
Çalıştayda yapılan sunumların ardından tabloyu daha net gördüklerini ifade ederek, Körfez’de yaşanan sorunun basite indirgenmemesi gerektiğini vurguladı. Dünyanın birçok kentinde benzer sorunlarla karşılaşıldığını belirten Tugay, Letonya’nın başkenti Riga’daki benzer bir çevre sorununa da dikkat çekti. Denizlerdeki kirliliğin temel nedenlerinin henüz tamamen netleşmediğini, ancak sorunun ekosistem bozulmaları ve iklim değişikliğinin olumsuz etkileriyle bağlantılı olduğunu söyledi. Tugay, denizlerin hem biyolojik hem kimyasal yapısında değişimler yaşandığını ve bu durumun iklim değişikliğiyle daha da şiddetlendiğini dile getirerek, bu tür sorunlara uzun vadeli ve kapsamlı çözümler üretilmesi gerektiğini ifade etti.
ORMAN YANGINI ATIKLARI ALG PATLAMASINI TETİKLEMİŞ OLABİLİR
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, çalıştayda yapılan bir sunumda toz fırtınalarının alg patlamalarını tetikleyebileceği yönündeki bilgiye dikkat çekerek, geçen yıl yaşanan orman yangınlarının bu sürece etkisi olabileceğini ifade etti. Tugay, yangın sırasında Körfez çevresine taşınan kül ve orman yangını atıklarının alg patlamasını tetiklemiş olabileceği kanaatine vardığını belirtti. “Yangın büyük bir alanda etkili oldu ve havaya karışan kül ve toz şehir içinde bile hissedildi. Bu durumun Körfez’i etkilememiş olması mümkün değil,” diyen Tugay, doğa olaylarının ve çevresel felaketlerin deniz ekosistemine olan etkilerinin daha ayrıntılı incelenmesi gerektiğini söyledi ve körfez kirliliğini azaltmak, ilave kirliliği önlemek ve süreci takip etmek için çalışmaların kararlılıkla sürdürüleceğini belirtti. Tugay, sürekli bir izleme sistemi kurmanın önemine de vurgu yaparak, çalıştaydan elde edilen veriler doğrultusunda bir yol haritası hazırlanacağını ifade etti.
Tugay sözlerine şöyle devam etti: “Sadece kirliliğin önlenmesi değil, deniz ekosistemiyle ilgili olası gelecekteki sorunların da doğru yönetilmesi gerekiyor, bu sorumluluğun İzmir Büyükşehir Belediyesi ve katkı sağlayan tüm kurumlarla birlikte üstlenecek. Bu noktada halkın desteği bizler için en büyük güç olacaktır. İzmir bu süreçte bilim ve bilgiye dayalı bir yaklaşımla örnek bir şehir olacak. İzmirliler olarak, Körfez’i temiz tutmak hepimizin görevi. Halkımızdan, çabamıza katkıda bulunmalarını ve İzmir’i karalamaya çalışanlara kulaklarını kapamalarını istiyorum, ulusal ve uluslararası bilim insanlarının, uzmanların ve teknoloji odaklı kurumların desteğiyle bu sürecin başarıyla yönetileceğine inanıyorum.”
Çalıştayın bu süreçte bir başlangıç olduğunu belirten Tugay, "Hiçbir zaman daha iyiye gitme çabamız sonlanmayacak. Bilim ve bilgiye dayalı bir yaklaşımla bu sorunları aşacağız," diye konuştu.
IŞIKHAN GÜLER: ÇÖZÜM ARAYIŞLARI ÖNEMLİ
İZDENİZ Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Işıkhan Güler, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’a Körfez problemlerini çözme konusundaki kararlılığı için teşekkür ederek, Körfez ekosisteminin İzmir ulaşımına ve kıyı alanlarından çok daha geniş bir yelpazeye yayılan konularla birlikte ele alındığını belirtti. Güler, “Hiç şüphe yok ki uzmanlar gerçekçi çözümler üretecek. Ulaşılabilir bilimsel ve teknik bir zeminde kararlılığımızı İzmirlilerle paylaşacağız,” dedi.
Körfez ekosisteminin hızla ele alınması gerektiğine de vurgu yapan Güler, Gediz Nehri'nden başlayarak dereler, tersaneler, limanlar ve Körfez’in dar ve sığ yapısının sorun oluşturduğunu belirtti. İzmir’in kadim bir liman kenti olduğunu ve şehrin denizle olan köklü ilişkisinin kolay kolay bozulamayacağını söyleyerek, bu konuda çözüm arayışlarının önemli olduğunu ifade etti.
İZSU GENEL MÜDÜRÜ ERDOĞAN: ÇİĞLİ TESİSİMİZDEKİ REVİZYONUN %95’İ TAMAMLANDI
İZSU Genel Müdürü Gürkan Erdoğan, İzmir Körfezi'ndeki kirliliğin çözülmesi için İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin sürekli bir çözüm arayışında olduğunu belirterek, “İzmir Büyükşehir Belediyesi bu konunun çözülmesi için her zaman sahada görev yapıyor,” dedi. Erdoğan, İZSU Genel Müdürlüğü olarak 24 Ağustos'ta olumsuz bir tabloyla karşılaştıklarını, ancak alg patlamalarının Ekim 2023'te ortaya çıktığını ifade etti. Körfez’de izleme çalışmalarına 67 farklı noktada TÜBİTAK değerlerini alarak devam ettiklerini, 2000 yılından bu yana ise İzmir Körfezi'nde su kalitesini incelediklerini söyledi. Körfez suyunun kalitesiyle ilgili bazı tartışmalar olduğuna değinen Erdoğan, "Burada değerlere bakarak Körfez hakkında karar vermemek gerekiyor," dedi ve İzmir Körfezi’ndeki kirletici kaynakların Gediz Nehri, kentsel arıtma tesisleri, dereler, gemiler, limanlar, tersaneler ve sanayi kuruluşları olduğunu belirtti. Bu alanların denetiminin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na ait olduğunu ekledi. Erdoğan, Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi’ndeki revizyon çalışmalarının yüzde 95 oranında tamamlandığını, tesisin yılbaşında bitirileceğini ve 4. Faz betonarme inşaatının 15 Aralık’ta tamamlanarak, Nisan ayında işletmeye alınacağını belirtti. İzmir’deki yağmur suyu ayrıştırma projeleri hakkında da bilgi veren Erdoğan, Alsancak ve Bayraklı bölgelerinde yapılacak üç aşamalı projelerin, kanal altyapısı ve yağmur suyunun ayrıştırılmasını hedeflediğini, bu projelerin İzmir Körfezi'ne doğrudan katkı sağlayacağını söyledi. Ayrıca, İzmir Körfezi'ni temizlemek amacıyla birçok projeyi hayata geçirdiklerini ve 2024 yılı itibariyle 150 bin tonluk temizlik çalışması yaptıklarını açıkladı.
İzmir Planlama Ajansı (İZPA) Başkanı Prof. Dr. Koray Velibeyoğlu, ekosistem hakkının kabul edilip hayata geçirilmesi için çaba gösterilmesi gerektiğini belirterek, İzmir Körfezi'ni 2054 ve 2074 yıllarını göz önünde bulundurarak planladıklarını ifade etti. Velibeyoğlu, sağlıklı çevre çerçeve belgesi hazırladıklarını ve bu belgenin tüm İzmir’in çevre sorunları ile kirliliğine yönelik olacağını belirtti. İzmir için üç ufka bakmaya çalıştıklarını söyleyen Velibeyoğlu, “Körfez ve çevresi, İzmir için yaşamsal kıymetli bir değer olarak yaşamımızın merkezine yerleştiriliyor. Birinci ufukta, İzmir’in misyon kenti olduğu ve iklim değişikliğiyle mücadelede öncülük ettiği bir dönemi dikkate alarak, Körfez’in temizliği ve bu etkilerle mücadele için çalışmalarımıza devam ediyoruz,” dedi.
İZPA olarak, acil eylem planlarından, ana planlara ve stratejik belgelere kadar geniş kapsamlı çalışmalar yürüttüklerini belirten Velibeyoğlu, deniz alanlarıyla birlikte havza korumasına da odaklandıklarını ifade etti. "Kıyı alanlarını ve havzaları birlikte düşündüğümüz bir planla hareket edeceğiz," diyerek Gediz başta olmak üzere kentteki havzaların korunmasının temel amaçları olduğunu vurguladı. Velibeyoğlu, Körfez ve havzaların ele alınacağı bir panelin 7 Aralık'ta düzenleneceğini de duyurdu.
ARUP Avustralya Genel Müdür Yardımcısı ve Entegre Su Kaynakları Lideri Dr. Andrews Watkinson, İzmir Körfezi'nde zararlı alg patlamalarının yönetimi hakkında bilgilendirmelerde bulundu. Watkinson, 2023 ve 2024 yıllarında İzmir Körfezi'nde büyük boyutta alg patlamaları yaşandığını belirterek, uzun vadede sirkülasyon çalışmalarının, kısa vadede ise ana stratejinin geliştirilmesi gerektiğini vurguladı. Watkinson, bu sorunun üstesinden gelebilmek için paydaşların bir araya gelerek güçlü bir takip ve ortak mücadele göstermelerinin önemini söyledi. Su kalitesinin iyileştirilmesi için gerekli parametrelerin toplanması gerektiğini, hava ve hidrodinamik faktörlerin anlaşılması gerektiğini belirtti. Ayrıca bölge yapısının modellenmesinin çalışmaları etkin kılacağını ifade etti. Erken müdahale yöntemlerinin, özellikle birincil organizmalara karşı etkin şekilde sahaya sokulmasının önemine dikkat çeken Watkinson, geniş alanlarda kontrol sağlamak için mekanik yaklaşımların ve kimyasal yöntemlerin dikkatli bir şekilde kullanılabileceğini söyledi. Biyolojik yöntemlerin de kullanılabileceğini ancak tüm hayat döngüsünün yok olabileceği için dikkatli olunması gerektiğini belirtti.
Watkinson, İzmir Körfezi’nde özellikle besin maddelerinin (nutrient) azaltılmasının önemli olduğunu ve organik katkıların (toz fırtınaları, yangın, sel gibi) Körfez’e taşıdığı malzemelerin alg patlamasına neden olabileceğini söyledi. "Bu noktada ARUP olarak her zaman desteğe hazırız," diyerek İzmir’e katkı sunmaya devam edeceklerini belirtti.
ABD’den çevrimiçi bağlantıyla çalıştaya katılan HBS Hydro BioScience Satış Temsilcisi Peter Trigiani, İzmir Körfezi’nde Ultrasonik Teknolojiyle Siyanobakteri ve Zararlı Alg Patlamalarının Tedavisi hakkında bir sunum yaptı. İzmir Körfezi’ne ait fotoğraflar ve alg örnekleri üzerinden konuşan Trigiani, ultrasonik ses dalgalarını kullanarak alg patlamalarını önlemeye yönelik teknolojiler geliştirdiklerini belirtti.
Trigiani, özellikle siyanobakterilerin Körfez’de büyük bir tehdit oluşturduğunu vurguladı. Bu bakterilerin oksijen tüketerek balık ölümlerine neden olduğunu ve alg patlamalarını tetiklediğini söyledi. Ultrason teknolojisinin siyanobakterilere karşı oldukça etkili olduğunu ifade eden Trigiani, bu yöntemin toksinlerin açığa çıkmasını ve yayılmasını engellediğini belirtti.
"İzmir Körfezi’nde siyanobakterilerin oksijeni tüketerek canlı yaşamını tehdit ettiğini görüyoruz. Ultrasonik teknoloji, yüksek maliyetler olmadan farklı frekanslar kullanarak Körfez’deki kirliliği azaltmak için uygulanabilir," diyen Trigiani, bu yenilikçi çözümün Körfez için önemli bir potansiyel taşıdığını dile getirdi.
Ocean THERM Baş Teknoloji Yöneticisi Olav Hollingsaeter, Norveç’te uygulanan "Hava Kabarcığı Perde Uygulaması" hakkında bilgi vererek, bu yöntemle alg patlamalarının önlenebileceğini ifade etti. Hollingsaeter, tuzlu su ve tatlı suyun hava kabarcıklarıyla karıştırılması ve okyanus suyuyla karşılaştırılmasının, alg patlamalarını engellediğini ve sorunu izole edebildiğini söyledi.
Hollingsaeter, Florida’da da bu yöntemin başarıyla uygulandığını ve bölgede alglerin temizlendiğini belirtti. Ayrıca, yüzeyden toplanan alglerin kurutularak kömür enerjisi üretiminde kullanılabildiğini vurguladı. “Hava kabarcığı yönteminin uygulanmasıyla alglerin yüzeye çıkması engelleniyor ve sorun daha etkili bir şekilde kontrol altına alınabiliyor,” diyerek, bu yenilikçi teknolojinin alg patlamalarıyla mücadelede önemli bir çözüm sunduğunu ifade etti.
Çin Halk Cumhuriyeti Deniz Ekolojisi ve Çevre Bilimleri Laboratuvarı Uzmanı Dr. Isaac Yongquan Yuan, “Alg Patlamasında Modifiye Edilmiş Kilin Uygulanması” başlıklı sunumunda, alg patlamalarına karşı etkili bir çözüm olarak kullanılan modifiye edilmiş kil teknolojisini anlattı. Yuan, bu yöntemin su yüzeyine yayılan killerin, alg hücreleriyle birleşerek tabana çökmesini sağladığını ve bu sayede su yüzeyini 30 dakika gibi kısa bir sürede temizleyebildiğini belirtti.
Bu teknolojinin Çin sahillerinde geniş bir alanda uygulandığını ve yüzlerce kilometrelik alanın bu yöntemle temizlendiğini ifade eden Yuan, İzmir Körfezi’nde, özellikle tarımsal alanların denize yaklaştığı bölgelerde de bu yöntemin kullanılabileceğini söyledi. ABD ve Şili’de yapılan testlerin, bu teknolojinin diğer deniz canlılarına zarar vermediğini ortaya koyduğunu vurgulayan Yuan, alg patlamalarının ciddi bir çevre felaketi olduğunu ve bu sorunun, orman yangınlarıyla mücadeledeki ciddiyetle ele alınması gerektiğini belirtti.
Yuan, kamu ve özel sektörün iş birliği içinde hareket ederek kontrol stratejileri geliştirmesinin önemine dikkat çekti. "Bu teknoloji, İzmir Körfezi için önemli bir potansiyele sahip ve uygulanabilir," diyerek, su kalitesini artırmak için bu yöntemin etkili bir çözüm olabileceğini ifade etti.
Gazetem İzmir Haber Portalı, Gazetem İzmir TV, Erkekçe TV İmtiyaz Sahibi Salih Erkek'te çalıştaya katılan isimler arasındaydı. "Salih Erkek sözlerinde Cemil Tugay'ı yürekten kutluyorum kibar nazik bilgili ve bilinçli bir konuşma yaptı." ifadelerini kullandı.