Narin cinayetinde 'ilk itiraf geldi': Gizli tanığın kan donduran ifadesi ortaya çıktı

Diyarbakır'da ölü bulunan Narin ile ilgili 24 kişinin gözaltına alındığı soruşturma devam ederken, "Muhtar cesedi çuval içerisinde bana verdi, alıp dereye götürdüm" ifadeleriyle ilk kez itirafta bulunan gizli tanıktan kan donduran yeni açıklamalar geldi.

Narin cinayetinde 'ilk itiraf geldi': Gizli tanığın kan donduran ifadesi ortaya çıktı

Diyarbakır'da ölü bulunan Narin ile ilgili 24 kişinin gözaltına alındığı soruşturma devam ederken, "Muhtar cesedi çuval içerisinde bana verdi, alıp dereye götürdüm" ifadeleriyle ilk kez itirafta bulunan gizli tanıktan kan donduran yeni açıklamalar geldi.

Narin cinayetinde 'ilk itiraf geldi': Gizli tanığın kan donduran ifadesi ortaya çıktı
09 Eylül 2024 - 16:13

Diyarbakır'da kaybolduktan sonra cansız bedeni bulunan 8 yaşındaki Narin Güran bugün köyünde toprağa verilirken, 24 kişinin gözaltına alındığı soruşturma süreci devam ediyor.


Narin'in katledilmesiyle ilgili ilk itiraf gözaltına alınan bir zanlıdan geldi. Dere kenarına aracıyla gittiği tespit edildikten sonra gözaltına alınan zanlı sorgusunda "Muhtar (Narin'in amcası) cesedi çuval içerisinde bana verdi. Çuvalı alıp dereye götürdüm" dedi. Gizli tanık ayrıca amcanın kendisine cenazeyi ortadan kaldırması için 200 bin TL teklif ettiğini de söyledi.


Gizli tanığın yeni ortaya çıkan ifadeleri şu şekilde; "Mezarlıktan Tavşantepe Mahallesi'ne doğru çıkan Akkedüşeli Köy'ün iç yolunda Salim Gürhan'la karşılaştım. Burada içme suyu ile ilgili bir şey söyleyeceğini düşünerek bekledim. Sonra muhtar aracından indi, benim yanıma geldi. Ben de araçtan indim. Daha sonra aracın ön koltuğunda bulunan battaniyeye sarılı bir şeyi göstererek bunu yok edeceksin dedi bana. Ben de gösterdiği şeyin yanına yaklaştım ve bakınca battaniyeye sarılı vaziyette hareketsiz yatan bir insan olduğunu gördüm. Ben insan olduğunu görünce şaşırdım ve tereddüt ettim Salim Gürhan. Bana hitap et, aileni iyi düşün. Sana 200 bin lira para veririm dedi. Tabi bu sırada etrafımızda kimse yoktu.


Sonra bana aracında torba var mı dedi. Ben de aracın bagajının rengini hatırlamadığım bir çuval çıkartarak Salim'e verdim. Battaniyeye sarılı çocuğu alıp çuvalın içerisine birlikte koyduk. Bu esnada çocuğun üzerine siyah tişört ve şort vardı. Üzerinde asılı küçük bir çanta vardı. Sağ kulağının arkasında, boyun bölgesinde bir kızarıklık vardı.


Çuvala çocuğu yerleştirdikten sonra, çuvalın ağzını orada bağlamadan aracımın arka koltuğuna ayak pastasının olduğu yere koydum. Göl diye tabir ettiğimiz fakat Eğritutmaz Deresi'ne doğru götür diyerek eliyle orayı işaret etti. Ayrılırken Salim Gürhan'ın ne yaptığına bakmadım. Direkt olarak mezarlığın yanından giderek villalar mevkiine doğru gittim. Yolda giderken pişmanlık duydum ancak aldığım şeylerin de kurtulmamın gerektiğini düşündüm. Derenin yanındaki stabiliz yoldan aşağı inerek uygun bir yere baktım. Aracımı derenin kenarına durdurdum. Çuvalı aracımdan alarak elime aldım. Çocuğun tüm vücudu çuvala sığmıştı.


Çocuğun ayağının kesik olup olmadığını hatırlamıyorum. Çünkü çok telaşlıydım. 8 Eylül tarihinde Narin Gürhan'ın bulunduğu yere inerek ip aradım. İp bulamayınca çocuğun çantasının ipi aklıma geldi. Çantanın ipini sökerek çuvalın ağzını bağladım. Ağacın yanında çok derin olmayan bir yer buldum. Burada biraz su vardı. Boğazını çuvala bıraktım. Çuval birisi tarafından bulunur diye düşünerek üzerine bir taş koydum. Taşın büyüklüğü yaklaşık 15-20 kilo civarındaydı. Yanında da birer taş vardı. Üzerine çalı koymadım. Çünkü üzeri kapanmıştı. Daha sonra buradan çıkarak aracıma bindim. Stabilize yoldan çıktıktan sonra baldızımın evine gittim."