Hamdi Türkmen'in vefatının ardından Nedim Atilla'nın sarf ettiği sözlere sosyal medya platformlarından tepkiler dinmiyor.
Atilla'nın İzmir Gazeteciler Cemiyeti'nden ve Rotary Kulüpleri'nden çıkarılması talep edilirken, yazdığı yazıdaki sözlerinden dolayı 'utanç' duyduklarını dile getirdiler.
İşte Nedim Atilla'ya gelen tepkiler...
İYİ PARTİ TBMM Grup Bşk. Vekili İzmir Milletvekili Müsavat Dervişoğlu, "Saygısızlık İzmir'e yapılmıştır"
Nevzat Dönmez 'Nedim Atilla vicdanın sızlamadı mı' başlıklı köşe yazısında tepkisini dile getirdi.
DEV Ajans Sahibi Erhan Gölbey, "Her kaptan, içindeki dışına sızar"
Gazeteci Erkan Sevinç, "Hamdi gibi insancıl biri yazılanları haketmiyor"
Hamdi Türkmen’in ardından ben de birkaç şey karalamak istedim. Çok güzel bir insandı O. Bakmayın ekmeğini verdiği ama yaşarken yüzüne söyleyemediğini onu kaybettikten sonra kinini kusanlara...
Gazeteci Ünal ERSÖZLÜ:
Hamdi Türkmen’i, sonsuzluğun kucağına uğurluyoruz. Çok hüzünlüyüm. 35 yıllık bir dostu, bir ağabeyi yitirmenin üzüntüsünün ağırlığı çökmüş, hüznümün orta yerine. Hamdi Ağabey’ i gazeteciliğe başladığım Haftalık Haber Dergisi Yeni Gündem’de muhabirlik yaparken tanımıştım. (Dönemin en muhalif haber dergisiydi) Ablam Şule Talu (Ersözlü) benden çok önce mesleğe başlamış, Yeni Asır’ın kıymetli gazetecileri arasında çoktan yerini almıştı. Ben ise 12 Eylül karanlığına üniversite yillarında yakalanmış; 78 kuşağının çok üyesi gibi payıma düşenleri sırtladıktan sonra; 1986 yılında hayata ‘merhaba’ demiştim. Bir süre (karpuz satmak dahil) her işte çalıştıktan sonra, 1987 yılında Yeni Gündem’de muhabirlik yapmaya başlamıştım. Hamdi Türkmen’i ilk kez o yıl ablamın aracılığı ile tanıdım. 12 Eylül mağdurlarına, insanların hala yakınlık göstermeye ürktüğü yıllardı. Askeri darbenin psikolojik etkisi sürüyordu. Faşist Evren’e övgü gündemdeydi. Hamdi Ağabey, o koşullarda elini bana dostça uzattı. Yeni Gündem’deki ilk haberim Ege Bölgesi’nde bulunan bir cezaevinde yatan tek mahkumun hikayesiydi. O dönemde de tanınmış bir gazeteci olan Hamdi Ağabey haberimi okuduktan sonra aramış, beğenisini dile getirmişti. Sonraki aylarda Yeni Gündem kapandı. Ben ne yapacağımı düşünürken Hamdi Ağabey yine aradı ve beni Yeni Asır’a çağırdı. Efsane bir kadro arasında bir acemi olarak Yeni Asır’da başladım (1988 başı). Hamdi her zaman destek oldu. Haber uğruna gazetede uyuduğumuz günler vardı. Farklı yıllara dayanan Yeni Asır dönemlerimde de Hamdi Abi hep vardı. Sonrasında Piriştina sürecinde de birlikteydik. Her zaman yakınlığımız dostça sürdü. Benim İzmir’den uzak kaldığım İstanbul ve Antalya yıllarında hep haberleştik. Birbirimizi hiç kırmadık. Son günlerine kadar da haberleştik. Hayat bir rüya gibi. Buharlaşıyor, akıyor, çok hızla. Usta bir gazeteciydi. Çok insanın hayatına dokundu. İnsanlara faydası oldu. Biz Hamdi Ağabey’ i çok sevdik. Ruhu şad olsun. Son döneminde çok acı çekmişti. Dilerim huzura kavuşmuştur. Sevgili eşine, sevgili çocuklarına, aile bireylerine, sevenlerine, İzmir Basını’na, Göztepe Camiası’na, başsağlığı ve sabır diliyorum. Güle güle Hamdi Ağabey…
Gazeteci Ömer DİNÇER:
Nedim bey yazınızı okudum ancak 40 yılı aşkındır bu mesleği icra eden benim de çalışma arkadaşım olan rahmetli Hamdi Türkmen hakkında yazdıklarınız acısı büyük olan ailesi ve çocuklarının ve İzmir basın mensuplarının büyük tepkisini aldınız size hiç yakıştıramadım acaba aranızdaki Husumet siz Milliyet gazetesi İzmir temsilciliğinden Ayrılıktan Sonramı başladı Nasıl bir Kin Ve Nefret bu O kadar karaladığınız ki İnsanlar size sormaz mı madem bu kadar kötü bir insandı niçin 20 sene beraberliğiniz ve çalışma hayatımız Oldu Karalamak için ölmesini mi beklediniz size yakışmadı hemde hiç yakışmadı şahsım tüm gazeteci arkadaşlarımız rahmetli hamdi abiye ve Eşine evlatlarına tüm ailesinehaklarımızı sonuna kadar helal ediyoruz mekanın cennet olsun HAMDİ Abi rahat uyu merak etme ailene ve çocuklarına biz sahip çıkarız.