Salih Erkek Yazdı...

BEYLER BAYANLAR EĞRİ OTURALIM DOĞRU KONUŞALIM

Salih Erkek Yazdı...

BEYLER BAYANLAR EĞRİ OTURALIM DOĞRU KONUŞALIM

Salih Erkek Yazdı...
26 Nisan 2020 - 20:46

BEYLER BAYANLAR EĞRİ OTURALIM DOĞRU KONUŞALIM

Görüyor, izliyor ve de duyuyorum; herkes çıkarlarına bakıyor. Cumhurbaşkanımız her şey günlük güneşlik olacak diyor, Ekonomi Bakanımız Berat Albayrak milyarlarca lira dağıtıyor fakat Basın İlan Kurumu’na tabii olan gazetem, gazeteme bağlı internet haber portalım ve TV Kanalım’a bir kuruş destek yok. Eş emsallerimin tümü aynı durumdalar. Fakat, İzmir Gazeteciler Cemiyeti’nin gıkı çıkmıyor.
Üç gün önce TV35 Yönetim Kurulu Başkanı Sevgili Dostum Mithat Umutoğulları, TV kanalında ve internet haber portalında bas bas bağırdı. ‘Yerel medya batıyor’ dedi. Şahsım da aynı konuyu 1 yıl önce yazdım, çizdim. ‘Yerel medyamız batıyor’ dedim. Lakin tınlayan olmamıştı. Bazı kendini bilmezler şahsım eleştirmişlerdi. Şimdi hepsi söylemlerime geldiler. Bunun yanı sıra küçük esnaflarımız da çok kötü durumdalar ve çıkmaz sokaktalar.
Peki; bu olumsuzlukları kim veya kimler gündeme taşıyor. Tabii ki, yerel yazılı ve görsel basın. Ama ne yazık ki; yerel yazılı ve görsel basının kıymeti bilinmiyor. Haa bazı yerel basınımız AK Parti ve CHP’den yararlanıyorlar. Sayıları da bir elin parmaklarını geçmiyor. Halbuki; Gazeteciler Cemiyeti yazılı ve görsel medyanın İmtiyaz Sahiplerine toplantı yaptırmış olsalardı, birlik ve bütünlüğü sağlamış olsaydılar İzmir basını bu durumda olmazdı. Ama ne yazı ki herkes iyi yönetici olamaz. Tıpkı bazı oda başkanları gibi. Esnaf Odaları ve Esnaf Kefalet Başkanları da dahil (ilerideki yazımda bu oda başkanlarını ve esnaf kefalet başkanlarını da yazacağım) salkımı amudu nasıl gördüklerinin azını çoğunu yazacağız.
Sayın Cumhurbaşkanım Recep Tayyip Erdoğan; şayet bu yazımı okuduysanız ne demek istediğimi kesinlikle anlardınız. Okumadıysanız eğer, sorumluluk basından sorumlu görevli elemanlarınızdadır. Sayın Cumhurbaşkanım; elbet ve Allah’ımızın izniyle bu korona virüsü belasından kurtulacağız. Lakin bu düzen böyle gitmemeli, şayet bu düzen böyle giderse herkes çıkarına bakacak. Hiç kimse de sizi tınlamayacak. ‘Yahu Salih Erkek, sen nasıl böyle yazıyor çiziyorsun’ diye sessiz düşünebilirsiniz. Dost acı ve gerçekleri konuşmalı. Ayrıca, ne size ne de iktidarınıza hiç minnetim olmadı ki Sayın Binali Yıldırım ile çok yakın istişarem vardı. Kendilerine dahi hiç minnetim olmadı. Pardon bir konuda minnetim oldu. Oda yerel yazılı ve görsen basınımız adınaydı. Sayın Cumhurbaşkanım, sizi 15 Temmuz’dan sonra sevdim, saydım. Şahsınıza, şahsım Türkiye ve yurt dışındaki yakınlarım arkadaşlarım dostlarım ile destekledik. Bana inanın şahsımdan size en az 30 bin oy gelmiştir lakin bu olumsuzlukları gidermez iseniz size karşı çalışacağım. İktidarınızı yıkma adına da elimden ne gelirse onu yapacağım. Başkaları gibi yağcı, yağdanlık çıkarıma adına kulluk yapacak yapıda değilim ve de yapamam. Bakıyor izliyorum, ne kadar FETÖ’cü AVM ve rezidans sahipleri varsa bu süreçte daha da köşeyi döndüler. Kendilerini yazdık, çizdik, TV programlarımızda gündeme getirdik. Lakin kendileriyle ilgili en ufak bir işlem yapılmadı. Sihir bunun neresinde diye düşündüm ve buldum. Sihir bunların milyon dolarlarındaymış. İnanın bunların dolarına dokunursanız, sizi hiç tınlamazlar ki; 15 Temmuz akşamı tınlamadığı gibi… Sayın Cumhurbaşkanım; Sanayi Ticaret Odaları’nın üyelerinin tümü halleri vakitleri yerinde. 5 yıl çalışmazlarsa dahi çok rahat geçinirler. Lakin Esnaf Odaları Birliği’ne tabii olan üyeler çok zor durumdalar. Tıpkı biz yerel basın gibi.
İzmir’e bir an önce elinizi uzatın. Çok değerli İl Başkanınız Kerem Ali Sürekli, kendisi İzmirli olan Tarım ve Orman Bakanımız Bekir Pakdemirli, Milletvekilleriniz Mahmut Atilla Kaya, Hamza Dağ, Necip Nasır ve Ceyda Bölünmez Çankırı başta yerel yazılı ve görsel basının sahipleri ve temsilcileriyle, akabinde ise Esnaf Birliği Başkan ve yönetimiyle acilen bir toplantı gerçekleştirmeli. Şu an yerel yönetim yani İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Tunç Soyer görevini layıkıyla gerçekleştiriyor. Daha sonrasını bilemem, aksaklıkları varsa onu da gündemime alacağımdan. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Yazımın başlığında olduğu gibi, ‘Eğri oturalım lakin doğruları konuşalım’.
Herşey yurdum ve yurdumun insanları için…