Gazetem İzmir / Yusuf ERKEK - Yapımcılığını ve sunuculuğunu Salih Erkek’in üstlendiği, Gazetem İzmir TV, Erkekçe TV ve Atürk TV ortak yayınıyla ekranlara gelen Erkekçe programının konuğu Özel Sağlık Hastanesi hekimlerinden Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç Dr. İsmail Safa Satoğlu oldu. Cerrahi konuların gündeme geldiği programda konuşan Satoğlu tedavi süreci öncesi teşhisin çok önemli olduğuna vurgu yaptı.
Salih ERKEK: Bugün aramızda Özel Sağlık Hastanesi’nin çok değerli hekimlerinden Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç Dr. İsmail Safa Satoğlu var. Sevgili hocam hoş geldiniz. Bize kendinizden bahseder misiniz?
İsmail Safa SATOĞLU: Öncelikle hoş bulduk. Ben Doç. Dr. İsmail Safa Satoğlu, 1999 yılından Hacettepe Üniversitesi İngilizce Tıp Fakültesi’nden mezun oldum. 2000 yılında Ege Üniversite’sinde asistanlık yaparak ortopediyle tanıştım. 2005 yılına kadar burada asistan olarak görevim devam etti. Askerlik sonrası İzmir’in ilk, Türkiye’nin ikinci özel hastanesi olan o zamanki adıyla Ege Sağlık Hastanesi’yle tanıştım. Bir sene orada uzman olarak görev yaptım ve sonra yurtdışında çeşitli hastalıklar üzerinde kendimi geliştirdim. Türkiye’ye döndükten sonra 1 yıl Kars Devlet Hastanesi’nde görev yaptım, ondan sonra Atatürk Eğitim Araştırma Hastanesi’nde yaklaşık 5 yıl görev yaptım ve 2013 yılında yuvama, 9 Eylül Üniversite Hastanesi’ne döndüm, yardımcı doçent ve doçent olarak orada görev yaptım. 2020 yılına kadar orada görevimi sürdürdüm. Bir gün beni Kenan Karlı Bey davet etti, kendi ideallerinden, hayallerinden, İzmir’e yüksek teknolojiyle donanımlı, yüksek kalitede sağlık hizmeti sunan bir hastane yapmak istediğinden bahsetti. Benim hiç aklımda yoktu, çalıştığım yerde de mutluydum ama hastaneyi, alet, edevat teknolojisini gördükten sonra karar verdim ve Özel Sağlık Hastanesi’nin açılışından bu yana hizmet veriyorum.
Salih ERKEK: Bir hastanın tedavisine başlanmadan önceki en önemli olgu nedir?
İsmail Safa SATOĞLU: Doktorun oluş sebebini bir türlü çözemediği, idiyopadik olarak adlandırdığımız durumlar var. Bu durumlarda hekimler hastalığın oluş sebebini bilmez ama çözüm yolu araştırıp bulmaya çalışır. Tedavilerde teşhis çok önemlidir, zor olan doğru teşhisi koymaktır, teşhis koyulduktan sonra tedaviye geçilir. Geçen hafta bir hastayı muayene ettim, diz ağrısı şikayetiyle gelmişti, konuşurken zaman zaman ayağında bir uyuşma olduğundan bahsetti. Hastayı soyup nabızlarına baktığımda hastanın sağ tarafında nabız alamadım, doplere gönderdim damar tıkanıklığı çıktı. Hastalıklar birbirini taklit eder, dolayısıyla doğru teşhis koymak çok önemli. Bu hastanın şikayeti dizinde değildi, dizine yansıyan bir ağrı vardı. Dopler sonrası hastanın anjiyosu yapıldı, stent takıldı, bacağındaki damar açılınca şikayeti geçti. Bu hastada doğru teşhisi koymayıp protez taksaydık belki hastanın ayağının dolaşımı bozulacaktı, korkunç sonuçlarla karşı karşıya kalabilirdik.
Salih ERKEK: İsmail Hocam Ortopedi ve Travmatoloji branşı hangi hastalıklarla ilgilenir?
İsmail Safa SATOĞLU: 2 ihtisas sahibi olarak 2 ayrı branşa bakıyoruz, travmatoloji adından anlaşılacağı üzere kırılmalar, kazalar sebebiyle yaşanan olaylardır, ev kazaları da en çok karşılaştığımız yaralanmalardır. Diğer ana branşımız ortopedi ise çocukların kemik sağlığında sağlıklı bireyler yetiştirmek üzerine kuruludur. Ama gelinen noktada, kemik ve kas hastalıklarıyla ilgili tüm sorunlar mikro cerrahi alanları bunların içerisindedir. Spor aktivitelerinde oluşan yaralanmalarda ortopedik alana giren sağlık sorunlarıdır. Oldukça geniş bir hasta kitlesine hitap ediyoruz.
Salih ERKEK: Hocam eklem kireçlenmeleri neden olur, nasıl korunuruz? Tedavi yöntemi nedir?
İsmail Safa SATOĞLU: Bir insan genç bile olsa eklem kireçlenmesiyle karşılaşabilir. Bir travma, eklem yüzeyini ilgilendiren bir kırık meydana geldiyse, eklem yüzeyindeki pürüzsüz kıkırdak yüzey bozulduysa, mükemmel bir ameliyat olsa bile bazen uzun vadede kireçlenme oluşabilir. Genel anlamda baktığımız zaman yaşlanmayla birlikte vücuttaki su içeriğinin azalmasına bağlı olarak eklemdeki kıkırdak hücrelerindeki su içeriği azalır buda halk arasında kireçlenme olarak adlandırılan durumu ortaya çıkarır. Ameliyat olmak istemeyenler hastalara ağrı kesici ilaçlar ve egzersiz programlarıyla ya da bazı özel iğnelerle çözüm arıyoruz. Bunlarla sonuç alınamayan ileri kireçlenme durumlarındaysa gelişen teknolojiyle birlikte protez cerrahisi çok büyük avantaj sağlıyor.
Salih ERKEK: Hocam çok karşılaştığınızı düşündüğüm bir konuya değinmek istiyorum. Bel ağrıları ve omurga sorunları nasıl oluşur?
İsmail Safa SATOĞLU: Yapılan ters bir hareket, ağır kaldırma ya da aşırı bir ıkınma gibi durumlar sonrasında omurga zincir kemiklerimizin arasındaki diskler patlıyorlar ve bu disklerin özü sinirlere dokunuyor. Bu durum sonrasında hastanın ağrısı olabilir, ağrı kesici, istirahat ve fizik tedavi gibi yöntemle hasta iyileşebilir, bu durumda hiçbir şey yapmaya gerek kalmaz. Ancak bu tedavilere rağmen devam eden ağrılar, insan vücudunda kayıp edilen fonksiyonlar, örneğin ayak bileğini kendisine çekememe, başparmağı oynatamama, gaz pedalına basar gibi basamama durumu olduğunda hiç beklemeden ameliyat yapmamız gerekebilir. Çünkü fıtığın olduğu bölgede sinir üzerine bası meydana geldiği yerde sinirlerin dolaşımı etkilenirse kalıcı / kısmı felç durumları olabiliyor. Bunu ayırt etmekte hekim arkadaşlarımızın yaptığı kontroller sonrasında belirli oluyor.
Salih ERKEK: Bel fıtığı hastalığında alternatif tıp, çekme işlemleri gibi tedaviler tercih edilmeli midir?
İsmail Safa SATOĞLU: Bel çekmenin aslında fizik tedavi uygulamalarında, ehil ellerde yapıldığı zaman tedavide yeri vardır. Ama hangi hastada manipülasyon yapılabilir, dikkat edilmelidir ve bu işlemin tıp eğitimi almış kişiler tarafından yapılıyor olması çok önemlidir. Yanlış bir hastada yanlış bir uygulama pişman edici sonuçlar doğurabilir.
Salih ERKEK: Bel fıtığı, bel kayması gibi hastalıklar nasıl tedavi edilir?
İsmail Safa SATOĞLU: Ameliyatsız tedavi yöntemlerini denedikten sonra hastanın şikayetleri gerilemiyor ise o zaman ameliyatlı yöntemlere başvuruyoruz. Bu yöntemler açık ve kapalı yöntemlerdir. Basık bir fıtık ise endoskopik yöntemlerle tedavi edebildiğimiz gibi çok küçük kesilerden fıtık dokusundan sinir dokusunu ayırt etmek, kurtarmak şeklindeki ameliyattır. Çoğu zaman bir gün içerisinde hastanın şikâyetleri geçer, aynı gün taburcu olur. Bel kaymalarında iş biraz daha büyük. Hangi hastayı ameliyat etmeye karar vermek en önemli unsurlardan birisidir. Tomografilerini, MR’larını, filmlerini çok iyi inceledikten sonra ameliyat kararı aldığımızda omurgalara, insan vücuduyla uyumlu, bir daha çıkarmayı düşünmediğimiz, hastada uzun yıllar kalabilecek titanyum vidalar koyup yükseltiyoruz. Sonra sinirlerin serbest olup olmadığına bakıyoruz, sinirlerde yeterli gevşemeyi sağladığımızda, omurga anatomisi dizilimi sağlandığında işleme son veriyoruz. Özel Sağlık Hastanesi’nde yaptığımız bu tür operasyonlarda oldukça yüz güldüren sonuçlar alıyoruz.
Salih ERKEK: Safa Hocam omurga kırığı nasıl tedavi edilir?
İsmail Safa SATOĞLU: Biz yine tedaviye başlamadan önce özel bazı MR tetkikleri var, öncelikle onları yapıp teşhisi koyuyoruz daha sonra ise kemikte çökme kırığı saptar isek omurga içerisine ameliyathanemizde bulunan teknolojik enstrümanlar ile çimento diye tabir ettiğimiz unsuru dolduruyoruz. Operasyondan iki saat sonra hasta yürüyebiliyor, evine gidebiliyor. Omurganın bütünlüğünün bozulduğu, özellikle trafik kazası gibi durumlarda bu kadar şanslı olunmuyor. Bu gibi durumlarda omurgaya değişik yerlerden vidalar koyup çubuklarla bunları tutturarak stabilite oluşturuyor ve işlem sonrası hastanın normal hayatına dönüşünü sağlıyoruz. Bazı kırıklarda ise ameliyatsız korse tedavisi ya da alçı tedavisi yapmak mümkün. Kırığın tipine göre, travmanın mekanizmasına göre, oluş şekline göre, hastanın beklentisine ve ağrısına göre her türlü yöntem uygulanabilir.
Salih ERKEK: Boy uzatma işlemi yapıyor musunuz? Yapıyorsanız ne kadar uzatabiliyorsunuz? Tavsiye ediyor musunuz?
İsmail Safa SATOĞLU: Boyu kısa olan vatandaşlarımızın boyunu kemiklerinin boyunun yarısı kadar uzatabiliriz, kısa bacakları uzatabiliyoruz. Teorik olarak dediğim gibi bir kemiğin yarısı kadar boy uzatma işlemi yapılabilir ancak kemiği uzattığınız zaman beraberinde yumuşak dokularıda uzatmamız gerekiyor. Örnek olarak uyluk kemiğimiz 8 veya 10 santime kadar izin verir ancak tendonlarda ve sinirlerde gerilmeye sebep olur, sorunlar meydana gelir. Tıbbi sebeplerden dolayı ise bu talep kesinlikle tavsiye ederim. Yani bir bacağınız öbür bacağınızdan 8 santim kısadır işlem yapılması gerekiyordur yapılabilir ancak tıbbi bir sorun yoksa tavsiye etmiyorum.
Salih ERKEK: Safa Hocam dürüstlüğünüzden dolayı sizi tebrik ediyorum. Özel bir hastanede çalışıyorsunuz, evet gelsinler, yapalım, isteyen herkesin boylarını uzatalım diyebilme imkanınız varken sizin tavsiye etmiyorum demeniz dürüst hekim profilinizi göz önüne seriyor. Bizlere şeref verdiniz, iyi ki geldiniz, izleyicilerimiz sizden doğru bilgiler aldı. Umarım gelecek süreçte de canlı yayınlarımız devam ederiz. Son sözleriniz nelerdir?
İsmail Safa SATOĞLU: Ben de çok teşekkür ederim, burada sizlerle olmak keyif vericiydi. Bu vesile ile izleyicilerimize bilgi verebildiysem, bir kişiye bile faydalı olabildiysem ne mutlu bana. Önümüzdeki süreçte ihtiyaç dâhilinde, sohbet şeklinde yayında konuşabiliriz. Herkese sağlıklı günler diliyorum.
TEDAVİ ÖNCESİ TEŞHİS ÇOK ÖNEMLİ!
Yapımcılığını ve sunuculuğunu Salih Erkek’in üstlendiği Erkekçe programının konuğu Özel Sağlık Hastanesi hekimlerinden Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç Dr. İsmail Safa Satoğlu oldu.

24 Nisan 2022 - 15:55