zmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, görevde geçirdiği 8 ayı anlatarak, "Sık bürokrat değiştiriyor' eleştirilerini yanıtladı. 

"BAMBAŞKA SORUNLARLA KARŞILAŞTIM"

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı makamına geldikten sonra, özellikle iç yapıda hiç bilinmeyen sorunlarla karşılaştığını aktaran Tugay, "Önceden dışarıdan gördüğüm pek çok sorun vardı, kafamda tasarladığım pek çok iş vardı. Geçen dönem Karşıyaka Belediye Başkanlığımda da aynı şey olmuştu; dışarıdan gördüğünüzle, başladığınızda karşınıza çıkan sorunlar farklı oluyor. Hiç hesaplamadığınız sorunlar çıkıyor. Körfezde bir kirlilik vardı ama alg patlaması denilen sorunun bu şekilde ortaya çıkacağı kimsenin aklından geçmiyordu. Belediyenin kendi iç yapısı içinde, dışarıdan bilinmeyen bilgilere eriştiğim zaman bambaşka sorunlarla karşılaştım. İster istemez içinde bulunduğunuz şartlara göre yeni kararlar alıyorsunuz" dedi. 

"5 YILLIK PLANIMI YAPTIM"

Sorunları yüzeysel değil kökten çözmek istediğini dile getiren Tugay, "Her soruna köküne inerek, kaynağına inerek çözüm üretelim istiyorum. Trafik için alt ve üst geçit, bağlantı yolları, alternatif yolları yapalım diye bakabiliriz ama doğru yol, geniş açılı bakışla master plan açıklamak. Ne zaman ne yapacağınızı hesaplayıp, öyle yapmaktır. Onu hazırlayınca 30-40 yıllık çözümler üreterek gideceğiz. Her konuda altyapıda, depremde, kentsel dönüşüm de de böyle. Sorunun ilk başlamamız gereken sırasına bakıyor, adım adım gidiyoruz. Bir anda her şey çözülmeyecek ama ben 5 yıllık planımı yaptım. Bu sürede İzmir’i rahatlatacak her türlü eylemi yapacağım" diye konuştu. 

"MALİ DİSİPLİNİ SAĞLADIK"

"Ben belediyeyi yeniden yapılandıracağım demiştim, yönetim organizasyonu, bütçe disiplini, stratejik planları yapacağımı söylemiştim" diyerek, seçim vaatlerini hatırlatan Tugay, "Ben 6 Nisan’da mazbatamı aldım, bayram tatiliydi ve 16 Nisan’da göreve başladım. Bütçe disipliniyle ilgili ciddi sorunlar vardı, onu hallettik, bizim anlayışımıza uygun yapısal organizasyon yaptık, meyvelerini de almaya başladık. 2025’te başlayıp bitecek ve sonraki yıllarda bitecek çok projemiz var. Yoğun kamulaştırma planımız var. Bir kısmını Yeşildere gibi bir alanda yapıyoruz. Bölgede yıkım yapılıyor ve molozlar temizleniyor" açıklamasında bulundu. 

 "SİYASETEN KARAR VERMİYORUM"

Bürokrat değişimlerine ilişkin eleştirileri de yanıtlayan Tugay şunları kaydetti:

Bir değişim ihtiyacı olduğuna kanaat getirdiğimizde, ulaşabildiğim tüm insanlar arasında en iyi seçeneği görevlendirmeye çalışıyorum. Çünkü bu işler yavaş yavaş, sallana sallana yapılabilecek işler değil. Kendini adamış profildeki yöneticilere ihtiyaç var. Keyfi davranışlar gördüğümde, bilerek ya da bilmeden yapılan hatalar, yanlışlar gördüğümde ‘Arkadaşlar hata yapsın önemli değil, olur bu insanlık halidir’ deme lüksüm olmadığını düşünüyorum. Çünkü kentteki sorunların çözülmesi lazım, çözmezsem ve bu değişimi yapmazsam iyi yönetemem belediyeyi. Kimseye karşı özel bir garezim yok, siyaset üzerinden asla karar vermiyorum, siyaseten ben şunu yapayım, şu şunun adamı diye asla bakmıyorum. Bir yerde bir aksama varsa da bunu da seyredemem, o değişiklikler oluyor ve bundan sonra da olacaktır. O yüzden toplantılarımızda dile getiriyorum: Böyle mii yapacağız, daha iyisini mi yapacağız! Daha iyisini yapmalıyız. 

"GÖREVDE OLMAMIN NEDENİ İZMİR"

Benim bu görevde bulunmamın en önemli nedeni ben değilim, İzmir. Ben İzmir’i bu kadar sevmeseydim bu göreve talip olmazdım. Ben İzmir’de  büyüdüm, bu binanın (Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi) olmadığı zamanlarda burada oynayan küçük bir çocuktum  ben. İzmir’de değişim yaşanırken ben çocukluğumu, gençliğimi, meslek hayatımı, evliliğimi bu şehirde yaşadım, çocuklarım bu şehirde doğdu, arkadaşlarım, dostlarım burada, o kadar çok insan var ki sorumlu hissettiğim.

"İZMİR LİDER KENT OLMALI"

İzmir’in de hak ettiği yerde olmadığını düşünüyorum. İzmir gerçek bir marka şehir. İzmir’in çok daha iyi noktada olması lazım. Herkesin İzmir’e karşı sevgisi, hayranlığı var, herkes İzmir’de yaşamak istiyor. Bizim görevimiz İzmir’i her anlamda yukarı taşımak. Geçenlerde sinema sektöründen biri ‘İstanbul sinema sektörünün yüzde 70’i İzmir’den yetişmiş insanlar’ dedi. İzmir’de yetişiyorsa neden İzmir’de değiller. Eğitim, spor, sağlık, turizm, tarım, sanayi, ticaret, bilişim, teknoloji alanlarında İzmir lider kent olmalı, biz bunun için çalışmalıyız. Bunu yapabileceğimizi biliyorum ama bunu yapmak için hepimiz çok çalışmalıyız.