Türkiye Müteahhitler Federasyonu Başkanı Necip Nasır, İzmir’de belirsizliği süren kentsel dönüşümle ilgili kafalarda oluşan tüm soru işaretlerinin cevaplarını Yenigün Gazetesi'nin en 'Çatlak' muhabiri Belma Şahaner’e anlattı

Türkiye Müteahhitler Federasyonu (MÜFED) Başkanı Necip Nasır, seçimlerin bittiğini, Büyükşehir ve ilçe belediyelerinin bir an önce kentsel dönüşüm konusunda harekete geçmesi gerektiğini söyledi. Nasır, “İzmir’de kentsel dönüşüm çalışmalarına henüz başlanmadı. Ancak beklentilerimiz var. Bu yıl yüzde 4,6 büyüme hedefini tutturmak için çalışıyoruz '' dedi. Kentsel dönüşümde yanlış bir seyir izlendiğine dikkat çeken Nasır, ''İzmir'de kentsel dönüşüm değil, gecekondu dönüşümü var” görüşünü savunuyor. Nasır, İzmir'deki inşaat sektörünün kentsel dönüşüm çalışmalarına odaklandığını vurgulayarak, “Şuan inşaat sektörü beklemede, hareket yok. İzmir'de kentsel dönüşüm çalışmaları henüz başlamadı. İnşaat sektörü ile ilgili tüm aktörler bu hareketi bekliyor. Seçimlerin ardından az da olsa hareketlenme başladı. Bu yıl ki inşaat sektörü büyüme tahmini yüzde 4,6 seviyesinde bu rakamı yakalama gayretindeyiz'' dedi.

Dönüşüm devrim niteliğinde

İzmir'in kentsel dönüşüme kilitlendiğini belirten Nasır, ''Kentsel dönüşümün çalışmaları hareketlenirse sektör harekete geçer. Planlı Tip Alanlar Yönetmeliği'nde Mayıs ayında yapılan değişiklikten dolayı, müteahhitler parsel kaybedileceği düşüncesi ile projelerini hemen ruhsata dönüştürmek istedi. Bu nedenle ruhsat fiyatlarında bir artış söz konusu. Yakında fiyatlar daha da yükselecek. Ev almanın en uygun olduğu dönemdeyiz'' diye konuştu. Devrim niteliğindeki kentsel dönüşüm fırsatının kaçırılmaması gerektiğini vurgulayan Nasır, ''İzmir’in tamamı parça parça planlamalı, Yık -Yap modeli ile yeni beton yığınları oluşur. Çarpık yapılaşma devam eder. İzmir’in dünya kenti olması isteniyorsa hızlı ve doğru şekilde planlamak gerek. Ana amacımız insan odaklı kentler yaratmak. Bunun için sosyal alanlarıyla tarihi ve kültürel değerleriyle iç içe projeler hazırlanmalı'' dedi. Kentsel dönüşümde amacın ''gecekondu dönüşlümü ''olmadığını vurgulayan Nasır, ''Ancak İzmir'de yapılan kentsel dönüşüm planları 'gecekondu dönüşümü ' planlarıdır. Esas kentsel dönüşüm, deprem riskini ve insan yoğunluğunun olduğu şehir merkezidir. İzmir'in 50 yıllık projeksiyon ile planlanamazsınız, kentsel dönüşüm amacına ulaşılamaz. İzmir öz dinamikleriyle kendini yenileyebilecekleri altyapıya sahip bir ildir. Bu kent elmastır. Tozunu silkmesi gerekiyor ''dedi.

Yerel yönetimlere çağrı

Necip Nasır, seçimlerin bittiğini, Büyükşehir ve ilçe belediyelerinin bir an önce kentsel dönüşüm konusunda harekete geçmesi gerektiğini söyledi. İzmir'in yüzde 85'inin kentsel dönüşüme uğrayacağını hatırlatan Nasır, kentte oluşacak pazarda katma değerin İzmir'e kalması için İzmirli müteahhitlerin aktif olmasını sağlamak amacıyla güç birliği oluşturduklarını dile getirdi. Seçimlerin ardından hızla çalışmalara başladıkları bilgisini veren Nasır, “Şehir merkezinde Alsancak, Konak, Tepecik, Yeşildere, Karabağlar, Karşıyaka ve Bayraklı belirlediğimiz lokasyonlarımız. Kentsel dönüşüme en çok ihtiyacı olan yer İzmir'in şehir merkezidir. Allah korusun bir deprem olsa, en çok hasar merkezde olacak. Şimdi yerel yöneticilerin harekete geçmesini bekliyoruz. 6306 sayılı yasa yetkiyi herkese veriyor. Ama biz burada doğrunun, Büyükşehir Belediye Başkanı ve ilçe belediye başkanlarının, kısacası yerel yönetimlerin aktif olmasının önemli olduğuna inanıyoruz” diye konuştu. İzmir'in bu konuda kamudan bir beklentisi olmadığına dikkat çeken Nasır, “Kentin elmasının üzerindeki tozların silkelenmesi gerekiyor. Bu tozların sirkelenmesi de İzmir'in planlarının yapılmasıyla mümkün” dedi. İzmir'de kentsel dönüşüm konusunda tek sorunun, plan eksikliği olduğunu savunan Nasır, şöyle devam etti: “Eğer ilçeler, büyükşehir ile birlikte planlarlarsa 10 yıl içinde İzmir dünya kenti haline gelir. Ama planlama yapılmazsa biz sektörün dinamikleri olarak harekete geçeriz. Bu durumda da İzmir belki sağlıklı ve depreme dayanıklı konutlara sahip olur ancak; beton yığınına ve çarpık bir kente dönüşebilir.”

İzmir'de 1985 yılında çıkan yasa ile merkezde 5 bin ölçekli planlar olmadan, bin ölçekli planlarla yapılaşmalar olduğunu ifade eden Nasır, “Mevcut ruhsatlı yapılar esasında bugün kaçak yapı durumunda. Kanunun bugünkü şekliyle, üst ölçekli planlar olmadan binlik planlarla yapılaşma olamaz. Binalar üstünkörü yapılmış, gün kurtarılmış. 6306 sayılı yasa, olmazsa olmaz” görüşünü savundu. “6306 Sayılı Kanunu'nun devrim ve reform niteliği taşımasının en büyük nedeni, yaptırım gücü olmasıdır” diyen Müteahhitler Federasyonu Başkanı Necip Nasır sözlerini şöyle sürdürdü: “İzmir'de Altyapı Kentsel Dönüşüm İl Müdürlüğü var. İzmir İl Müdürü de, Ankaradakiler de, herhangi bir problem olduğunda çözüm üretebiliyorlar. 6306 sayılı yasa olmazsa olmaz; çünkü sağladığı kriterler var. Vatandaş ve yatırımcı için kolaylaştırıcı unsurlar içeriyor. Örneğin; kredi fonları, 2 yıl vade 10 yıla kadar düşük faiz imkânı, yüzde 4 faiz oranında devlet desteği, 18 ay kira yardımı gibi kolaylıklar sağlıyor. Bunun yanında ruhsat harçları ve çoğu harçlarda muafiyetler söz konusu. KDV oranı da yüzde 1. Bugün siz üçte iki çoğunluğu sağladığınızda, eski kat mülkiyeti kanununa göre, bir kişi yok dediğinde yapamıyordunuz. Keyfe keder bir durum söz konusuydu. Düşünün siz bir bombanın üzerinde, eski bir binada oturuyorsunuz ve bir kişi hayır diyor diye çözümsüzlük oluşuyor. Bu kanun, bu duruma son veriyor. İşte bu nedenlerle bu şekilde hareket edilmesi zorunludur. Belediye Kanunu'nun 73'üncü maddesi ile hayata geçirilen hiçbir proje yok. 73'üncü madde gecekondu dönüşümü için uygun olabilir, ama kentsel dönüşüm için uygun değil. Bu anlamda biz belediye başkanlarının 6306'ya göre çok hızlı bir şekilde planlama yapmasını istiyoruz.”