Bayramlaşma programında yaptığı konuşmada Başbakan Erdoğan’ı eleştiren Bahçeli, “Bu bayramda göz pınarlarında yaşlar süzülen, şeker yerine yaralarına merhem uman, çikolata yerine ekmek ve su gözleyen Türkmen yavrularını unutmayalım. Bu bayramda eziyet ve işkence çeken, başları önde hayatta kalmanın çaresini arayan soydaşlarımıza dua ve yardımlarımızı esirgemeyelim. Onların yalnız olmadığını gösterelim. Onların dert ortağı olalım, acılarını paylaşalım. Kerkük ağlarken bizler gülemeyiz. Elbette Gazze’nin çığlıklarını da duyacağız. Filistin sokaklarındaki yıkıma duyarsız kalmayacağız. Trablus’un iç çekişini, Halep’in ahını, Şam’ın feryadını, Kudüs’ün zeytin kokulu havasını, Erbil’in solgun bakışlarını derinlerimizde hissedeceğiz. Erdoğan gece boyunca tek endişesinin Filistin olduğunu söylemektedir. Bizim Erdoğan’dan en bariz farkımız biz de Filistin’e üzülür, sıkılır ve yanarız. Fakat geceler boyunca Türkiye’yi, Türkmenleri ve Türk milletini düşünür, bununla ilgili kaygı taşırız. Aday Erdoğan Gazze’yi milli mesele gördüğünü açıklamıştır. Sanki Türkiye’nin milli meselelerini savunmuş gibi sırayı Gazze almıştır” diye konuştu.

“İMDAT DİYORLAR”

Sistematik olarak Müslümanların ve Türklerin öldürüldüğünü söyleyen Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:

“İslam coğrafyasında karışıklık ve vahşet hüküm sürüyor. Sanki toplumlar diri diri gömülüyor. Osmanlı barışı altında sükunetle kardeşçe yaşayan halklar, şimdilerde ‘imdat’ diyor, düzen çağrısı yapıyor. Zalimler İslam’a kara çalmaktadır. Küresel hesaplar Müslüman varlığına kast etmektedir. Daha kötüsü içimizden devşirilen işbirlikçiler zalimlerle kol kola.”

Tüm komşularla ilişkilerin sıfırı tüketme noktasına geldiğini savunan Bahçeli, Türkiye’nin bölgesinde yalnızlaştığını belirtti. Başbakan Erdoğan’a eleştirilerini sürdüren Bahçeli, “Sen milli kalamazsın. Bir insanın milli olması için vatana, bayrağa ve millete şaşı bakmaması lazımdır” dedi.

“İHSANOĞLU 77 MİLYONUN ADAYIDIR”

10 Ağustos’ta Türkiye’yi tarihi bir sınavın beklediğini söyleyen Bahçeli, iyinin, doğrunun, temizin, güzelin, hidayetin ve hikmetin belini doğrultması için Türkiye’nin önünde önemli karar anı olduğunu vurguladı. Türkiye Cumhuriyeti’nin zirve noktasına yepyeni ve taptaze şuur geleceğini kaydeden Bahçeli şöyle konuştu:

“Dilerim, taşkınlık, kriz olmadan demokratik olgunlukla yapılır. Sayın İhsanoğlu büyük mutabakatın sonucudur. Türk milletinin, Türkiye’nin, 77 milyonun adayıdır. İhsanoğlu birlikte yaşamanın, yasaklara karşı özgür tavrın, baskıya karşı demokrasinin, yozlaşmaya karşı milli kültürün, yolsuzluğa karşı dürüstlüğün ortak vicdanıdır. Mustafa Kemal’in Çankaya’sı kurtuluş mücadelemizin aziz hatırasıdır. Türkiye Cumhuriyeti cumhurbaşkanı kardeşliğimizin simgesidir. Milli ve üniter devlet yapımızın teminatıdır. Dış dünyaya dönük yüzümüzdür. Bunları bilmeyen adamdan cumhurbaşkanı olmaz. Gafil ve cahile cumhurbaşkanı olmak düşmez. Suçüstü yakalanmış, devletin kasasını zimmetine geçirirken basılmış adamdan cumhurbaşkanı olur mu?”

Başbakan Erdoğan’ın sırtında 17-25 Aralık’ın kamburuyla 10 Ağustos’ta nefes yetmezliğinden kaybetmeye mahkum olacağını savunan Bahçeli, “17-25 Aralık’ı darbe olarak fişlemiştir. Tarihin en büyük rüşvet ve yolsuzluk operasyonunu Pensilvanya’nun Türkiye’yi susturma girişimi olarak takdim etmiştir. Sözde çözüm sürecine suikast olarak göstermiştir. Erdoğan’a göre yolsuzluk kılıfıyla çirkin tuzak tertip edilmiştir” dedi.

Bahçeli, “Erdoğan ister hakim ve savcıları kıyıma uğratsın, emniyetin altını üstüne getirsin, Erdoğan 17-25 Aralık’ın hesabını er ya da geç verecektir. Bugün değilse de çok yakında adalet huzuruna kuzu kuzu çıkacaktır. Erdoğan’a göre en rahat yer cezaevidir. Hatta yüce kitabımız Kuran’ın sakince okunacağı yer olarak cezaevini göstermiş, demir parmaklıkları övmüştür” diye konuştu.

Başbakan Erdoğan’ın yeni Türkiyesi’nin “PKK’ya teslim, Öcalan’a özgürlük, Kürdistan’a destek, özerkliğe adım” olduğunu savunan Bahçeli, “Yeni Türkiye teröristlerin affı, şehitlere hakarettir. Yeni Türkiye kayıp, hüzün, hazan, hezimettir. 21 Temmuz günü PKK’nın şehit ettiği 3 Mehmetçiğin ağızlara alınmamasıdır” dedi.

Erdoğan’ın eleştirilerine rağmen Ekmeleddin İhsanoğlu’nun sakinliğini, efendiliğini, olgunluğunu ve beyefendiliğini hiç bozmadığını söyleyen Bahçeli, “Çünkü kötü sözün sahibine ait olduğunu bilmektedir. Erdoğan, vazo, saksı, hain, nankör, omurgasız, ırkçı, monşer gibi aklın ve vicdanın kabul etmeyeceği çirkin sözlerle saldırmaktadır. Erdoğan 10 Ağustos’ta kaybedecek millet kazanacak. Millet silkinip doğrulacaktır. Sandığa sahip çıkalım, oyumuzu kullanalım” diye konuştu.

Bahçeli, konuşmasının ardından kendisini dinleyen partililerle tek tek bayramlaştı.