İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde 1170 işçiyi ilgilendiren ihale krizi ile ilgili sendikadan gelen destek çağrısına ilk yanıt CHP İzmir Milletvekilleri Alaattin Yüksel ve Mustafa Moroğlu’ndan geldi. Taşerona karşı vekil desteği isteyen İZENERJİ A.Ş. çalışanlarının mücadelesine ortak olma sözü veren İzmirli vekiller, DİSK Genel-İş Sendikası’na gerçekleştirdikleri ziyarette, “Ankara’da genel başkanımız da dahil olmak üzere 133 vekil olarak her türlü yasal mücadeleyi vereceğiz. Gaz yemeye de, cop yemeye de hazırız” dedi.
Geçtiğimiz hafta taşerona karşı destek çağrısı yapan DİSK Genel-İş Sendikası’nı ziyaret eden CHP İzmir Milletvekilleri Alaattin Yüksel ve Mustafa Moroğlu, 1170 işçinin mağduriyetini gündeme getiren ihale krizi ile ilgili son durum hakkında bilgi aldı.
Taşerona karşı izlenecek yasal mücadeleyi masaya yatıran İzmirli vekiller, DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, Genel-İş 2 No’lu Şube Başkanı Taner Şanlı, Genel-İş Sendikası şube yöneticileri ve İZENERJİ işçilerinin de katılım gösterdiği toplantıda işçiye destek sözü vererek, “Sonuna kadar arkanızdayız. Taşerona karşı yürütülecek mücadelede Ankara’da işin takipçisi olacağız” dedi.
“AMAÇ CHP’Lİ BELEDİYELERİ ZAYIFLATMAK”
Belediye işçisinin sıkıntısına kulak veren ve ortak mücadele çağrısında bulunan CHP İzmir Milletvekili Mustafa Moroğlu, “İktidarın taşeronlaşmaya ve işçi sınıfına bakışı belli.
Yakın zamanda kamu ihale mevzuatında değişiklik yapılabilmesi için mecliste önergeler verdik. Hizmet alım ihalelerinin doğrudan belediye şirketlerine verilmesi gerekiyor. Torba yasa kapsamında bu değişikliğin yapılması için çok uğraş verdik ancak taşeronun kalkması iktidarın işine gelmiyor. Yasal değişiklik sağlanmadığı sürece bu sıkıntılar devam edecek. Yasa dışı genelgeler ve kamu ihale kanununda yapılan değişiklikler ile taşeronun önü açılıyor. Burada amaç CHP’li belediyeleri zayıflatmak. Biz Ankara’da gereken mücadeleyi vermeye ve emekçinin arkasında durmaya devam edeceğiz” dedi.
“TAŞERON, ORTA ÇAĞDAN KALMA KÖLELİK DÜZENİDİR”
Türkiye’de vahşi kapitalist bir düzen yaşandığını belirten CHP İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel ise “Soma’da 301 işçi yaşamını yitirirken, bu iktidar işvereni nasıl kurtarırım derdindeydi. Yaşanan iş cinayetlerinin sebebi de büyük ölçüde taşeron düzenidir. Bu sistem, Ortaçağ’dan kalma kölelik sistemidir. Örgütlü işçi sayısı gün geçtikçe azalıyor. Sorun sadece İzmir’in değil. Türkiye’de taşeronu kaldırmak için ciddi uğraş veren tek belediye de İzmir’dedir. Çıkartılan genelgeler ve kamu ihale mevzuatındaki düzenlemeler işçinin aleyhine işlemektedir ve taşeronun önünü de açmaktadır. Norm kadro yasası değişmedikçe bu işe kalıcı çözüm bulamayız” diye konuştu.
“KÂR HIRSI İÇİN İLK VURDUKLARI YER EMEK”
CHP’li Yüksel ayrıca CHP iktidara geldiği takdirde norm kadro sınırlamasını da ortadan kaldıracaklarının sözünü vererek, “Taşeronun kökünün kazınması lazım. Ancak AKP İktidarı, Suriye’den gelen insanları bir fırsat olarak gördüğünü söylüyor. Türkiye’de beş milyon işsiz var. Bu bitti de sıra Suriyelilere mi geldi? Sendikasız, sigortasız işçiyi fırsat olarak gören bir hükümetle karşı karşıyayız. Kar hırsı için ilk vurdukları yer emek oluyor” dedi.
“GEREKİRSE GAZ DA YERİZ, COP DA…”
Yüksel, “Taşeron konusu Türkiye’nin meselesidir. Mecliste işçiyle ilgili yasa çıkartırken işçiye hiçbir şey sormuyorlar. Gece yarısı yasalar çıkartıyorlar, torba yasada çıkan düzenlemeleri takip etmek dahi mümkün değil. Biz sosyal demokrat anlayışa sahip bir partide siyaset yapıyoruz. Bu mücadelede yanınızdayız. Genel başkanımız dahil olmak üzere, 133 milletvekilimizle birlikte gereken her türlü desteği vermeye hazırız.” Diye konuştu.
“TÜM VEKİLLERİN BİRLİKTE HAREKET ETMESİNİ İSTİYORUZ”
DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı TBMM’de taşeronun kaldırılması ve hizmet alım ihalelerinin belediye şirketlerine doğrudan verilebilmesi için yasa teklifi çalışmaları yapılması yönündeki taleplerini iletti.
Sarı şöyle konuştu: “İki vekilimize bizleri ziyaret ettikleri için teşekkür ediyoruz. Sadece sizlerin değil, tüm vekillerin birlikte hareket etmesini istiyoruz. 2004 yılında çıkan norm kadro düzenlemesinden sonra 9 Temmuz’da gelen genelge kamu hizmetlerini yürüten belediye şirketlerine büyük darbe vurdu. Bu sorun sadece İzmir’de değildir, Türkiye’de 2,5 milyon taşeron işçi var. AKP ne yazık ki Türkiye’de örgütsüz bir toplum yaratmak istiyor ve bu hamle de onun bir parçasıdır. İzmir’den yükselecek ışık işçi sınıfının Türkiye’de taşerona karşı yürüteceği mücadeleye de örnek olacak“ dedi .
“SADECE İŞÇİLER DEĞİL, İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ DE MAĞDUR”
DİSK Genel-İş 2 No’lu Şube Başkanı Taner Şanlı ise, “Büyük bir sıkıntıya doğru gidiyoruz. Bu sorun Türkiye’deki tüm işçi sınıfının sorunudur. Taşerondan kurtulmak zorundayız. Burada mağdur olan yalnızca işçi değil, İzmir Büyükşehir Belediyesi de mağdurdur.” Dedi.
YORUMLAR