FETÖ’nün yeni merkez üssü Almanya

Türkiye’de deşifre olması ve üst üste başarısızlığa uğraması üzerine terör örgütü FETÖ’nün sahipleri, örgütün merkez üssünü Almanya’ya taşımaya karar verdi.

FETÖ’nün yeni merkez üssü Almanya

Türkiye’de deşifre olması ve üst üste başarısızlığa uğraması üzerine terör örgütü FETÖ’nün sahipleri, örgütün merkez üssünü Almanya’ya taşımaya karar verdi.

 FETÖ’nün yeni merkez üssü Almanya
22 Şubat 2017 - 03:43

Almanya'da çok sayıda Türk ve Müslüman bulunması, Alman devletinin yegâne rakip olarak Türkiye'yi görmesi ve FETÖ'nün bu amaç için kullanışlı olması, terör örgütlerinin güvenli limanı konumundaki Almanya'yı yurt edinmesini kolaylaştırıyor. PKK, PYD, DAEŞ, FETÖ, DHKP-C, MLKP gibi her türlü örgütü ve John Dündar gibi besleme teröristleri ile Almanya, şimdi de ülkedeki Türk imamları hedefe koydu. Almanya'nın politikalarının AB'nin dağılmasını da hızlandıracağı dile getiriliyor.

İMAMLARA ÜST ÜSTE SALDIRILAR

PKK, DHKP-C ve FETÖ'cülere kucak açan, askeri, lojistik, eğitim ve istihbarat desteği veren Almanya'da, Türk imamlara “FETÖ hakkında bilgi toplayıp Türk makamlarına ilettiği” iddiasıyla casusluk davaları açıyor. Almanya Başbakanı Angela Merkel'in Türkiye'yi son ziyaretinde uyarılmasına karşın, skandal operasyonlar sürüyor. Diyanet İşleri Başkanlığı, Almanların iftirasına uğrayan 6 DİTİB imamını görevden aldı ve merkeze çağırdı. İmamların yerine yeni atamalar yaptı, ancak Federal Kriminal Dairesi'ne bağlı Alman polisi 4 yeni imamın kaldığı evde bu kez de “casusluk iddialarına daha çok delil toplama” bahanesiyle aramalar yaptı.

FETÖ ALMANYA'DA OPERASYON ÇEKİYOR

FETÖ Almanya'nın da katkıları ile batının başının belası Scientology örgütü ile iş tutuyor. FETÖ'nün ikiz kardeşi durumundaki örgüt, L. Ron Hubbard tarafından kuruldu. Terör faaliyetleri ile tanınan sapkın yapı Scientology, para delisi bir örgüt olarak biliniyor. Hipnotize ederek kişilerin iradesine el koyan Scientology, aşırı derece gizli, gizemli ve intikamcı yapısıyla da FETÖ'nün kardeş kuruluşu olarak görülüyor. Vatanlarını sattıkları için şerrin her türüne hizmet edebilen FETÖ'cülerin şimdi Opus Dei, Siyon, Scientology, Neo Nazi türü örgütler ve Almanya'nın iç ve dış istihbarat servisleri ile kol kola faaliyetler yürüttüğü anlaşılıyor. Bu işbirliği neticesinde de başta DİTİB imamları olmak üzere Almanya'daki Müslümanlara skandal operasyonlar yapılıyor.

FETÖ'CÜNÜN YALANI, AVRUPAYI SARDI!

Türk imamları hedef alan Almanya, Hollanda ve Avusturya'da “casusluk” yalanı bahane ediliyor. Bu ülkelerin seçim hazırlığında oluşu ve ırkçı partilerin iktidarın en güçlü adayları olması dikkat çekiyor. Batının 15 Temmuz hezimetinden sonra Hollanda'da FETÖ'cü Ahmet Taşkan, “Hollanda'daki Diyanet cami imamları Erdoğan'ın ve Türkiye'nin ajanlarıdır” yalanını ortaya attı. Bu yalanı fırsat bilen Hollanda makamları, imamların Türkiye'den finanse edilmesinin engellenmesine dair kanun tasarısının parlamentoda (Tweede Kamer) kabul edip senatoya sundu. İftiralar büyük bir hızla Avrupa geneline yayıldı.

DİYANET'İN HİZMETLERİNİ HAZMEDEMEDİLER

Türkiye'de ve tüm dünyada etkinliği artan Diyanet İşleri'ne tahammül edemeyen Avrupa, imamlara saldırarak kurumun kimyasını bozmaya çalışıyor. DİTİB imamlarına yönelik iftiralar Almanya'da kasıtlı olarak gündemde tutuluyor. 2015 tarihli ‘İslam Yasası' ile Diyanet-ATİB'e bağlı imamların gelmesini yasaklayan Avusturya'da Yeşiller Partisi Güvenlik Sözcüsü Peter Pilz, “Türkiye'nin Avusturya'da 200 casusu var” hezeyanına ortaya atmıştı. Hollanda Din İşleri Müşaviri, Düsseldorf Din Hizmetleri Ataşesi ve nihayet Almanya'da evleri aranan imamlar geri çağrıldı. Avrupa'da 40 yıldır aşırılıklardan uzak İslami yapısı nedeniyle övülen Diyanet'in imamlarına yönelik yaklaşımın tersine dönmesi dikkat çekiyor. 

TÜRKİYE VE ERDOĞAN DÜŞMANLARI

15 Mart'ta seçime hazırlanan Hollanda'da, parti programında İslam'ı yasaklamayı vadeden G. Wilders'in partisi PVV birinci sırada. Avusturya'da da ilk genel seçimlerde Irkçı-İslam karşıtı partinin iktidara gelmesine kesin gözüyle bakılıyor. Almanya'da ise ırkçı Frauke Petry'nin Almanya İçin Alternatif Partisi'nin (AfD) gittikçe güçlendiği görülüyor. Üç ülkedeki bu geri kafalı, faşist ve satanist partinin ortak yönü İslam karşıtı ve ırkçı olmaları. Ayrıca hepsinde “Türkiye ve Erdoğan karşıtlığı” öne çıkıyor. Dolayısıyla Diyanet camilerine, imamlara ve İslam adına faaliyette bulunan herkese düşmanlar. Bu tür partiler AB üyesi tüm ülkelerde günden güne gelişirken, Soros türü iblisler ise AB fonları ile bu tür şer yapıları finanse ederek büyütüyor.

‘AVRUPA'NIN GÜLEN'İ SOROS'

Macar gazetesi Magyar Idök'e bir makale yazan avukat Janos Somogy, ülkesini tehdit eden Yahudi Soros'u terörist Yahudi Gülen'e benzetti. Soros'un yönettiği ağın ürkütücü şekilde Gülen'in ağına benzediğini yazan Somogy, “Avrupa'nın Gülen'i, George Soros” başlıklı makalesinde Soros'un para ile yetinmediğini, siyasi etki elde ederek ülkelerin ve halkların geleceği hakkında karar vermek istediğine dikkat çekti. Soros ve Gülen'in kurdukları medya imparatorluğu üzerinden çalıştıklarını belirten Somogy, “Gülen de, Soros da eğitime ideolojiye büyük önem veriyor ve hedeflerini gerçekleştirmek için kendi ağlarını kurmuşlar” diye yazdı.

MACAR HÜKÜMETİ DE RAHATSIZ

Soros'un sivil toplum kuruluşlarını kendi çıkarlarını yerel hükümetlere dikte ettirmek için kullandığını anlayan Macaristan'da merkez sağ Fidesz Hükümeti Grup Başkan Vekili Szilard Nemeth, Soros'un destek verdiği kuruluşların temizlenmesi gerektiğini düşünüyor. Hükümet ortağı Macaristan Hristiyan Demokrat Partisi (KDNP) milletvekili Istvan Hollik ise, “Bazı sivil toplum kuruluşlarının Macaristan'ın ekonomik ve sosyal gelişimine hiç faydası yok, sadece siyasi hedefler güdüyorlar ve yurt dışından finanse ediliyorlar. Bu yüzden varlıklarının çok bir anlamı yok. Onların daha sert kontrol altına alınması da normal bir tepki” demişti.

YORUMLAR

  • 0 Yorum