Görülmemiş tesadüf!

FETÖ darbecilerinin Şakran Cezaevi’nde yargılandığı davada, dün Harp Akademileri Komutanlığı’nda Öğretim Görevlisi Kurmay Binbaşı Recep Kılıç ile Ege Ordusu eski Harekat Başkanı Kurmay Albay Oksal Çelik savunma yaptı. Her iki komutan da öne sürdükleri gerekçelerle mahkeme heyetini şaşkına çevirdi

Görülmemiş tesadüf!

FETÖ darbecilerinin Şakran Cezaevi’nde yargılandığı davada, dün Harp Akademileri Komutanlığı’nda Öğretim Görevlisi Kurmay Binbaşı Recep Kılıç ile Ege Ordusu eski Harekat Başkanı Kurmay Albay Oksal Çelik savunma yaptı. Her iki komutan da öne sürdükleri gerekçelerle mahkeme heyetini şaşkına çevirdi

Görülmemiş tesadüf!
07 Şubat 2017 - 13:33

İzmir'de 15 Temmuz darbe girişiminde yer alan subayların yargılaması Aliağa Şakran Cezaevi'nde sürerken sanıkların yaptığı komik savunmalar ön plana çıkmaya devam ediyor. Darbe girişiminin ardından Ege Ordu Komutanlığı'nda görevli Topçu Kurmay Yarbay Mustafa Toklu ile birlikte firar eden Harp Akademileri Komutanlığı'nda Öğretim Görevlisi Piyade Kurmay Binbaşı Recep Kılıç'ın yaptığı savunma da herkesi şaşkına çevirdi. Ege Ordu Komutanlığı'nda görevliyken İstanbul Harp Akademileri Komutanlığı'na tayinin çıktığını belirten Kılıç, 15 Temmuz günü İstanbul'dan Ege Ordu Komutanlığı'nda görevli Topçu Kurmay Yarbay Mustafa Toklu'nun telefonu üzerine uçakla İzmir'e geldiğini iddia etti. Geldiğinde lojmanda kalan eşyalarını da toplayabileceği düşüncesi ile İzmir'e apar topar geldiğini ifade eden Kılıç, "Yarbay Mustafa Toklu bana Albay Oksal Çelik'in çağırdığını söyledi. Ben de uzun süredir üzerinde çalıştığım savaş planı doğrultusunda, belki Ordu Komutanı'na bilgi vermek için çağırıldığımı düşündüm" diye konuştu. Kamera kayıtlarında 15 Temmuz'da karargahta Albay kamuflajı ile görüldüğü tespit edilen Binbaşı Kılıç, "O gece Kurmay Başkan Vekili Tuğgeneral Hakan Eser ile odasına girip görüşecektim. Yanımda kamuflajım yoktu. Saygısızlık yapıp karşısına da sivil kıyafetle çıkmamak için dolapta bulduğumuz bir kıyafeti giydim" dedi.

İşkenceden korkup kaçtık

İlerleyen saatlerde Bornova'da oturan Yarbay Mustafa Toklu'nun 'Hadi gidelim' demesi üzerine 15 Temmuz gecesi saat 00.26'da kamuflajını çıkarıp sivil kıyafetlerini giydiğini ve kışladan ayrıldıklarını anlatan Kılıç, kışladaki Kurmay Pilot Yüzbaşı Eser Birgül'ün aracını Kurmay Yarbay Mustafa Toklu ile alarak Bornova'ya doğru gittiklerini anlattı. Bir süre sonra telefonla kendilerini arayan Yüzbaşı Birgül'ün kışlaya geri dönmelerini söylediğini aktaran Kılıç, aracın radyosundan darbe olduğuna yönelik haberleri duyunca korkularının kaygıya dönüştüğünü ve geri dönmekten vazgeçtiklerini ileri sürdü.Toklu ile gece 03.00'e kadar arabada oturduklarını aktaran Kılıç, "Ertesi gün televizyonda rütbelilere yapılan işkenceleri görünce tedirgin olduk. Toklu Yarbay, 'Ben Tire'yi biliyorum oraya gidelim' dedi. Tire'de 9 gün saklandıkları evin FETÖ'den tutuklanan Yargıtay 23'üncü Dairesi Üyesi Çetin Şen ile öğretmen kardeşi Davut Şen'e ait olduğunu yakalandıktan sonra jandarmadan öğrendiklerini öne sürdü.

Bunun üzerine savcı, 'böyle bir tesadüf milyonda bir olmaz mı' diye şaşkınlığını dile getirdi.

Çelik de 'husumet kurbanıyım' dedi

Yine dün ifade veren Ege Ordusu eski Harekat Başkanı Kurmay Albay Oksal Çelik de komik bir savunma yaparak, "Kişisel husumetten dolayı içeri alındım" dedi. 16 Temmuz'da 20 günlük yaz iznini kullanmak için Bozcaada'daki bir otelden 10 günlük rezervasyon yaptırdığını, 15 Temmuz akşamı da biriken evraklarını halledip gitmek için karargaha saat 20.30 sıralarında kendi aracıyla geldiğini ifade eden Çelik, "Karargahtaki odamdan saat 22.00'de çıkıp aracımdaki kalem ve defterimi aldıktan sonra tekrar karargaha ilerlerken nöbetçi subaylar Ö.K. ve F.E. bana bir hareketlilikten ve gelen bir mesajdan bahsetti. Daha sonra Yarbay F.E'nin bana gösterdiği mesajı Ege Ordusu Kurmay Başkan Vekili Hakan Eser'e ilettik.

Bu sırada odaya saat 23.20 civarında Maltepe Askeri Lisesi'nden gelenler de girdi" dedi. Karargahtaki odasından saat 23.45'te helikopter sesleri duyduğunu, 'Ordu komutanı çağırmıştır' diye durumdan şüphelenmediğini öne süren Çelik, daha sonra Yarbay Ümit Topaloğlu'nun kendisini cep telefonundan arayarak, "FETÖ'cüler darbe yapıyor. TSK'ya sahip çıkmamız lazım. Ben de geliyorum dedi. Geldiğinde bana cep telefonundaki Whatsapp'tan bir mesaj göstererek şu general FETÖ'cü, bu kişi FETÖ'cü dedi" diye konuştu.

Darbe yanlısı tavrım olmadı

Daha sonra yanına 8-10 klasör dosya alıp yönetimindeki Ordu Harekat Merkezi'ne geçtiğini anlatan Çelik, bu süreçte darbe yanlısı bir tavır ve ifadesinin olmadığını iddia ederek, "Kişisel husumetten dolayı içeri aldırıldığımı düşünüyorum. Albay H.P'ye Efes Tatbikatı'nda dar zamanda epey iş yaptırdık. Bu yüzden bana karşı husumeti olduğunu düşünüyorum. Onun ifadesi ve birileri tarafından delillere dayanmayan iftiralarla tutuklandığımı düşünüyorum" dedi.

YORUMLAR

  • 0 Yorum