Hem çalışkan, hem korkusuz: "Böyle başkan İzmir başına!"

Tunceli'ye bağlı Hozat ilçesinin çalışkan belediye başkanı Celaleddin Polat Gazetem İzmir ofisinde imtiyaz sahibimiz Salih Erkek'i ziyaret etti. Çalışkan başkan ilçesi için yaptıklarını ve başından geçen bazı olumsuz olayları bize anlattı

Hem çalışkan, hem korkusuz: "Böyle başkan İzmir başına!"

Tunceli'ye bağlı Hozat ilçesinin çalışkan belediye başkanı Celaleddin Polat Gazetem İzmir ofisinde imtiyaz sahibimiz Salih Erkek'i ziyaret etti. Çalışkan başkan ilçesi için yaptıklarını ve başından geçen bazı olumsuz olayları bize anlattı

Hem çalışkan, hem korkusuz: "Böyle başkan İzmir başına!"
14 Ocak 2017 - 11:03

Gazetem İzmir - Tunceli Hozat ilçesinin CHP'li belediye başkanı Celaleddin Polat gazetemizin imtiyaz sahibi Salih Erkek'i ofisinde ziyaret etti, ilçesiyle ilgili yaptığı çalışmalar hakkında bilgi veren Polat 15 Temmuz darbe girişiminden sonra FETÖ unsurları tarafından başına gelen olayı anlattı.

Salih Erkek: Sevgili başkanım, öncelikle gazetemize hoşgeldiniz. Yıllarca İzmir’de öğretmenlik yaptınız. Sizi uzun yıllardır yakından tanır çokta severim. Çok uzaklara göreve gittiniz. Memleketiniz için, vatandaşlarımız için elinizden geleni yaptığınızı iyi biliyoruz. Sizi izlediğim kadarı ile ilçenize güzel yatırımlar yapıyorsunuz. Vatandaşınız sizi seviyor. Sizi metedecek olsak sayfalar yetmez. İlçeniz için maddi imkanlarınız sınırlı ama ona da çareler bulmaya çalışıyorsunuz. Bir başka konu daha var, 15 Temmuz sonrası ismini salya sümük Feto koyduğum, ülkemizi yok etmeye çalışan unsurlar tarafından sizin de başınıza bir takım olaylar geldi. Bir kaymakam tarafından bazı üzücü durumlarla karşılaştınız. Yaşadıklarınızı kamuoyunu aydınlatmak açısından bir kez daha anlatır mısınız?

Celaleddin Polat: Salih Erkek ağabeyim, öncelikle yazılı basın hayatınız hayırlı uğurlu olsun. Her işte olduğu gibi bu konuda da ekibinizle birlikte başarılı olacağınıza inanıyorum. 3 yıldır görevdeyiz, yola çıkarken sizinle de bir abi kardeş misali helalleştik. Siz de o dönemde siyasette halka hizmet etme sevdasındaydınız. Halkın haber alma özgürlüğünü zor koşullarda yapıyorsunuz. Bağımsız ve doğru haberi ulaştırmak yürek ister, biliyorum ki sizde de o yürek var. 3 yıl önce başkanlığı devraldığımda belediyemizin sıkıntıları çok büyüktü. 3 yıl içinde geldiğimiz süreçte borcun neredeyse 3’te 2’sini ödedik. Araçlarımız oldu, bunları da kendi sermayemizden değil sizde biliyorsunuz ki dışarıdan kardeş belediyelerimizden getirdik .Siz de bu konuda bize destek oldunuz. En son Çiğli’den bir kamyon aldık diğer görüştüğümüz 2 belediyeden de inşallah bu konuda destek alacağız.

HOZAT HALKI İÇİN ÇALIŞIYORUZ
3 yıl boyunca projelerimizle Hozat’ı iyi bir noktaya getirdiğimize inanıyorum. Daha iyi yerlere gelmesi için de elimizden geleni yapıyoruz. Önümüzde 2 yıl daha var. Geçen 3 yılımızı iyi kullandık, geriye kalan zamanı da Hozat halkı için en iyi şekilde değerlendireceğiz. Mesela projelerimizde o bölgede olmayan elektrik kurumunun sokak lambalarının ücretini de belediyeden tahsis etme gibi bir söylenti vardı. 2017’de olacak bir durumdu, vazgeçilmediyse bu olacak. Benim bölgemde bir de HES’lerin, barajların yapılması durumu vardı. Yapılanlar oldu hala proje aşamasında olanlar var. Munzur Milli Park Vadisi'nin yok olması durumu vardı. HES’ler için şunu diyebilirim. Yeryüzü şekillerinin bu bölgedeki bitki örtüsünü, hayvan çeşitliliğini, insanların doğaya ait yaptıkları işlere mani olması açısından karşı çıkıldı. Elektrik tabi ki en önemli ihtiyaçlarımızdan; fakat geri dönüşümü olan daha doğrusu yenilenebilen enerjiyi kullanırsak bu ülkede, mesela çoğu yerde rüzgar panelleri, güneş panelleri var. Doğayı tahrip etmeden bunu gerçekleştirirsek bence bu ülkedeki yatırım ve hizmet yerini bulmuş olur. Benim bölgemde karasal iklim mevcut olduğu için ben güneş panelleri ile enerji üreteceğime dair araştırmalar yaptım. 3 yılın sonunda Fırat Kalkınma Ajansı'na müracaatımız oldu ve 530 milyonluk bu projemizi kabul ettiler. Bunun yüzde 75’ini Fırat Kalkınma Ajansı karşılayacak yüzde 25’ini de biz karşılayacağız belediye olarak. Sanırım Mart gibi ihaleye çıkaracağız ve inşaat başlayacak; Ağustos ayı gibi benim memleketim kendi enerjisini kendi üretecek. Kendisine maddi külfet getirecek elektrik borcundan kurtulmuş olacak. Kaynaklarımızı etkin kullanıyoruz. Bilinçli belediyecilik anlayışı ile yola çıktık .Bizim alt yapı sorunumuz var, artıma tesisimiz yok. İlçe içinden geçen deremiz çok kötü bir haldeydi. Çöpten, pislikten, kokudan geçilmiyordu. Valimiz ve DSİ destekleri ile bu deremizi çok iyi bir duruma getirdik. Şu anda orada çok temiz bir görüntü var, yürüyerek geçebiliyorsunuz ve o bölgedeki tüm kanalizasyonlar yenilenmiş oldu. Bir iki yerimiz kaldı, o bölgelerde ki bütün derelerimizin ıslah çalışmalarını bitireceğiz, 2017 yılında Hozat kokusuz ve temiz bir görüntüye kavuşmuş olacak. Bizim ilçemiz ve benim insanım bunu hakkediyor. 5 yılın sonunda inanılmaz bir ilçe bırakacağım.

Salih Erkek: Başkanım bırakacağım derken? Tekrar aday olmayı düşünmüyor musunuz?

Celaleddin Polat: Sevgili ağabeyim bunu konuşmak için daha erken. Seçimle göreve gelen başkanlar olarak 5 yıllık hizmet süremiz var. Bu süreci bir tamamlayalım, şu an için enerjimizi gelecekte ne yapacağız diye değil de ilçemize şu an ne yapabiliriz diye harcamamız gerektiğini düşünüyorum. Önemli olan bu 5 yıllık süre içinde ilçe halkına layık olabilmek, ilçemize sahip çıkmak. Tabii şöyle bir durumda var sadece bizim sahip çıkmamızla olabilecek şey değil bu. Aynı zamanda ilçe halkımızında ilçemize sahip çıkması gerekli. Nitekim de halkım duyarlı ve vicdanlı bir halk.
HER ZAMAN AHLAKLI OLDUK
Siyasette ayak oyunları çok olur ama biz başından beri ahlaklı yürüdük. Sonuna kadarda bu şekilde ilerleyeceğiz. Önümüzü çok kesen oldu. Çatışmalar arasında kaldık, araçlarımız kurşunlandı, roket atıldı. Bildiriler dağıtıldı, tehditler aldık. Biz her zaman doğruya doğrudur, yanlışa yanlıştır deriz; böyle bir yapımız var. Yanlışa doğru yapmış diyemeyiz ve haksızlığa tahammül edemeyiz. Bizi namuslu, vicdanlı, doğru insanlara sorun deriz hep, onlar bizim yaptıklarımızı bilirler. İyi yoldayız, iyi gidiyoruz. Bizi sevende, sevmeyende 5 yılın sonunda evet başkan ilçemize bunları bunları yaptı diyecek. Daha sosyal halk konutları projemiz var. Bölgemizde işsizlik yüksek oranda, kadın kooperatiflerini kurduk, bunları aktif hale getirmemiz gerekiyor. Ama bunu bir Tek belediye yapamaz, biz öncü olacağız, hükümetin o bölgedeki proje ve yatırım programı ile kooperatifler iş yapabilecek durumda yatırımlar olması lazım. Çünkü kadınlarımız hakikatten eziliyor. Üretimden yanalar. Bölgede işsizliğin vermiş olduğu bir kültür erozyonu var. Bu çok kötü bir olay.

Salih Erkek: Sevgili başkanım yaptıklarınız ve yapacaklarınız güzel. Ben biraz da yaşadığınız sıkıntılara değinmek istiyorum. Gözaltına alınma durumunuz söz konusu oldu. Bu durumdan bahsedelim isterseniz.

Celaleddin Polat: Tabi ki de yaşadığımız sıkıntılar da oluyor. 15 Temmuz olayını yaşadık. Darbeler bu ülkeye hiçbir şey kazandırmadı.15 Temmuz günü kaymakam bey beni çağırdı Tugay’a. Bende oraya gittim. Sonrasında olaylar koptu, benim şahit olduğum bazı olaylar ve gerçekler vardı. Ben gerçeklere gerçek dediğim için yanlışa doğru demediğim için kaymakam beyle ters düştük. Bölgemde mayın patlaması sonucu kaybedilen sivil halktan insanlar vardı. Cenaze aracı ve kepçe istediler. Ben bölgenin sıkıntılı olduğunu ve çatışmanın devam ettiğini söylemiştim. Bana olağanüstü var göndermek zorundasın dediler ben de yasaların gerektirdiği şekilde yazı istedim ve yazı sonrasında cenazeyi alması gerektiği için biz tamam dedik ve cenazenin alınması için aracı ve kepçeyi gönderdik. Kaymakam bizi Vali beye şikayet ediyor, bu sürede kepçe ve araç göndermediğimizi dile getiriyor. Vali bey aradı beni, ben göndermemezlik etmediğimi ve bunun bir prosedürü olduğunu söyledim. Bölge sıkıntılı bir bölgeydi. Kaymakam beyin o bölgede yol güvenliği alınmış demesine rağmen, karakollara yiyecek götürülüyor, havadan, karadan önlem alınmasına rağmen orada insanlar vuruluyor. Benden de hem adam hem araç göndermemi istiyor bende buna istinaden talebi yazılı istedim. Bunun yarın öbür gün sorumlusu kim olacak, ben mi kaymakam mı? Tabi ki de kaymakam olacak. Ben onun sorumluluğunu almak istemedim çünkü mesai saati dışı personel ben gitmem diyor, korkuyor. Bunu resmileştirmek gerekiyordu. Bana yazıyı gönderdiler ben de görevlendirme yaptım. İki tane personelimi, biri kepçe operatörü diğeri de cenaze aracını kullanan şoför bölgeye gitti. Yol güvenliği alındı demişlerdi ama benim iki personelim orada çatışmanın arasında kaldı. Oradaki personelimi sürekli telefonlarla yönlendiriyorum. Yanlış bir şey yapmayın, yere yatın, araçları bırakın bekleyin dedim, helikopter ve asker geleceğini söyledim. Bu arada da Valiyle ve bölgedeki askeri birlikle sürekli telefonlaştım. Personelimi oradan sağ salim getirdik, kepçemiz o bölgede kaldı. Ben aynı saatler içinde şoförüm ile çatışma bölgesine gittim. Üstümde helikopter güvenlik açısından sağı solu tarıyordu. Filmleri aratmayacak bir durumdu yaşadığımız. Ben bu zorluklar içinde kepçemi getirdim. Yolda dönerken de bizi gözaltına aldılar. Basın yanımızdaydı ve suçlu muamelesi gördük. Polisten ukalalık eden ve sıkıntılı cevap verenler oldu. Orada korkulan neydi ben anlamadım ama Sayın Valiyi konuda yanlış bilgilendirmişler. Kaymakam Vali beye ceset fotoğraflarının alındığını söylemiş. Vali beyi aradım, Sayın Valim bizi burada çektiler kenarı ve böyle bir durum var diyoruz. Böyle bir şey olmaması lazım diyor ama görüntülere bakmaları lazım dedi. Bizde öyle bir şey yok Sayın Valim, biz ceset bile görmedik dedik. Bir dakika dedi. Savcıda yine aynı şekilde davrandı. Fotoğraf makinalarına, kameralara ve telefonlara el konulmasını söyledi. Bu arada herkes destek oluyor dedim savcıya. Ama doldurulduğu belliydi. Ben tahmin edebiliyordum, bu Kaymakamın talimatıydı ve Kaymakam şunu söylüyor; gidin kelepçeleyin getirin. Benim personelimi ateşin içine gönderiyorlar ve yol güvenlik önlemi dahi aldırmıyorlar. Benim personelim suikasta uğruyor. Allah'tan roket yolun altına düşmüş, eğer düşmeseydi benim personelim şu anda hayatta değildi. Mermi izleri hala aracımda duruyor. Kim tamir edecek onu da bilmiyorum. Sonra Kaymakam geldi benim alakam yok dedi. Vali beye kim söylemiş ceset görüntülerinin çekildiğini dedim, ben söylemedim dedi. Hem inkarcı, hem yalancı, hem ortalığı birbirine katan biri kendisi. Aldığı kararlarla herkesi bir birine düşürüyor.

Salih Erkek: Peki bu kaymakam kimin adamı?

Celaleddin Polat: FETÖ’cü olduğu gerekçesiyle açığa alındı şimdi kendisi. Hedef şaşırtma yapmak istedi. Giderken de tehditler savurup gitmiş bana haberleri geldi. Asıl sinema şimdi başlıyor demiş biz de görelim dedik. Ben zaten bir oyuncu olduğunu anlamıştım ve bunu sürekli gereken yerlerde dillendirdim. Fazlasıyla yanlış şeyler yaptı, onun yüzünden bana göre suçsuz yatan insanlar var şu anda. Perde arkasını bilmem ama görevli olup boşuna yatan insanlar var. Bunun ailesinden de açığa alınanlar oldu. Bir kardeşi de görevden uzaklaştırıldı. Aslında daha detaylı araştırılırsa çok şey çıkacağını biliyorum. Bu adam çok şeyler yaptı, halkımı bana kışkırtmaya çalıştı ve çok tehlikeli bir insan. Devlet isterse eğer bu kişi hakkında iddia edip ispatlayacağım şeyler var.

Salih Erkek: Peki sizden ne istiyordu?

Celaleddin Polat: Benden onun istediklerini söylememi istedi. Ben de kendisine ben gördüğüm şeyleri söylerim senin maşan olmam, ben belediye başkanıyım, ben halkıma gereken sorumluluğumu yerine getiririm dedim. Kendisi sürekli bir şeyler saklıyordu. Yalan söylüyordu ve hedef saptırıyordu. Beni önce örgüt üyesi diye yansıttı. Biz asla terörden yana değiliz ve bizim tavrımız bu konularda hep net oldu. Teröre bulaşan herkesin karşısındayız. Ben Türkiye’de bir belediyenin cenaze aracına saldırı olduğunu duymadım. Çok ilginç olaydı bu, ve ben aracımı, personelimi kurtarmaya giderken göz altına alındım. Orada Vali bey ile irtibatta olmasam daha kötü şeyler olurdu.

Salih Erkek: Sevgili başkanım çok büyük bir felaketten kurtulmuşsunuz. Büyük geçmiş olsun. Ben sizin yapınızı, karakterinizi çok iyi biliyorum. Ülkenizi ne kadar sevdiğinizi biliyorum . İkimizin de felsefesi vatan, millet, bayrak. Bu tarz oyunlara gelmeyiz. Hem çalışkansın hem de korkusuz. Böyle bir başkan İzmir başına. İzmir'e geldin, bir ağabeyin olduğunu unutmadım. Sana teşekkür ediyor ve başarılar diliyorum.

Celalettin Polat: Ben de size çok teşekkür ediyorum. Ekibinizle yolunuz açık olsun.

YORUMLAR

  • 0 Yorum