Ağlayarak savunmasını yapan Melek İpek, şöyle konuştu: “Artık utanmadan, korkmadan tüm yaşadıklarımı anlatmak istiyorum. Tek hayalim matematik öğretmeni olmaktı. Arkadaşlarımın ısrarıyla eşimle görüştüm. Henüz arkadaşlık aşamasındayken kıskançlıkları ve şiddeti başladı. 3 aylık arkadaşlığımı bitirmek istedim. Son kez görüşme teklifini kabul ettim. Beni Ekşili Göleti’ne götürdü. Bana saldırdı, orada tecavüz etti. Ayrılmamam için bunu yaptığını söyledi. O saatten sonra kime ne diyebilirdim ki...
'KABLOYLA SALDIRDI'
Bana şiddeti daha nişanlıyken başlamıştı. İstemediğim ilişkiden dolayı evlenmeye mecbur hissediyordum. Doğum yaptıktan sonra 10 gün kadar annemlerde kaldım. Evime geldiğimde bir kız yatak odamda çıplaktı. Sesimi kıza karşı yükseltince kucağımda çocuk varken beni kabloyla dövmeye başladı. Çocuğumu ölümle tehdit etti. Çocuğumun kafası kanamıştı. Annemi, babamı ölümle tehdit etti. Özellikle kız kardeşime gözümün önünde tecavüz etmekle tehdit ediyordu. Komşular misafirliğe geldiğinde bir şey anlamıyordu. Vücudumun görünür yerlerine vurmuyordu. Beni dövmesi için bir sebep olmuyordu. Gece rüyasında benim onu terk ettiğimi görür, kalkar beni döverdi. Bir gün kardeşi Göksel ile eşimin kavgasını ayırdım. ‘Sen neden araya giriyorsun?´ diyerek ütüyle dövdü. Ütüyü de sırtımda kırdı.” Melek İpek, eşini ikna edip üniversiteyi kazandığını ancak kıskançlığı yüzünden bıraktığını söyledi. Mahkeme, İpek’in tutukluluğunun devamına karar vererek davayı erteledi.
‘12 YILIMIZ KAVGALI GEÇTİ’
Psikolojik ve fiziksel şiddete maruz kalan Melek İpek, “Her defasında olduğu gibi geri döndüm. Beni balkondan atmaya çalıştı. Yüzüme, gözüme vurdu. Utanmıyordu. Çocuklarım evin içinde ses çıkardıkları için oyun oynatmıyordu. Genelde 8 yaşındaki büyük kızımı dövüyordu. Ama ağlayamıyordu. Çünkü ağladığında daha çok dayak yiyordu. 12 yıllık evliliğimizde sürekli kavgalı yaşadık” ifadelerini kullandı.