Katılım oranının yüzde 84.6'yı bulduğu referandumda, sandıktan 2 milyon bin 926 'hayır' oyuna karşılık, 1 milyon 617 bin 989 'evet' oyu çıktı.

Bağımsızlık yanlıları, toplam 32 seçim bölgesinden sadece dördünde oyların yüzde 50'sinden fazlasını alabildi. 'Evet'çilerin İskoçya’nın en büyük şehri Glasgow’un yanı sıra Dundee, North Lanarkshire ve West Durbantonshire’da da zafer kazanması yetmedi. Glasgow’daki seçmenlerin yüzde 53,49’u referandumda bağımsızlığa 'evet' dedi.

HEM BAŞKENT HEM DE 'EVET'ÇİLERİN KALESİNDE AĞIR DARBE
Başkent Edinburgh’da bağımsızlık isteyenlerin yüzde 61,1’e karşı yüzde 38,9 oyla büyük bir hezimete uğradığı açıklandı.

İskoçya Başbakanı Alex Salmond’un son konuşmasını yaptığı ve İskoç milliyetçilerin kalesi olarak görülen Perth and Kinross bölgesinde de şaşırtıcı bir şekilde ülkenin Birleşik Krallık’ta kalmasını isteyen seçmenlerinin oranının yüzde 60 olduğu açıklandı.

Referanduma katılım oranı yüzde 84.6 olarak duyuruldu. Yetkililer, 1950 yılından bu yana Birleşik Krallık’ta hiçbir seçimin bu orana ulaşamadığını belirtti.

YENİLGİYİ KABUL ETTİ
İskoç Ulusal Partisi (SNP) lideri Salmond, Edinburgh’daki İskoçya Parlamentosu’nda yaptığı konuşmada bağımsızlık için oy veren 1.6 milyon kişiye teşekkür etti ancak referandumu ülkenin Birleşik Krallık’ta kalmasını isteyenlerin kazandığını kabul etti.

İskoç siyasetçi “İskoçya şu an için bağımsız bir ülke olmak istemiyor. Ben bunu kabul ediyorum ve İskoçya halkını da bunu kabul etmeye davet ediyorum” dedi.

Salmond ayrıca İskoçya halkının referanduma rekor oranda katılım gösterdiğini ve tüm dünyaya demokrasi dersi verdiğini de belirtti.

SNP lideri önümüzdeki saatlerde İngiltere Başbakanı David Cameron ile görüşeceğini açıkladı ve Cameron’dan “Referandum öncesinde verdiği sözleri tutmasını beklediğini” söyledi.

Sonuçların açıklanmasının ardından gözyaşlarını tutamayan bir "Radikal Bağımsızlık Kampanyası" üyesi

'EVET'ÇİLER NEDEN BAĞIMSIZLIK İSTİYOR?
'Evet' kampanyasına önderlik eden İskoçya Başbakanı Alex Salmond, İngiltere ile İskoçya arasında 307 yıldır devam eden ortaklığın artık “İskoçya’nın çıkarlarına hizmet etmediğini” söylüyor ve petrol zengini İskoçya’nın bağımsızlığını ilan etmesi durumunda “dünyanın en varlıklı ülkelerinden biri olacağını” iddia ediyor. Salmond, bağımsızlık halinde İngiltere’ye kıyasla çok daha verimli bir sosyal devlet kurulabileceğini, vatandaşlara daha kaliteli sağlık ve eğitim hizmeti verilebileceğini savunuyor.

EDINBURGH’DA BARLAR KAPANIYOR
Başkent Edinburgh’da referandumun ardından İskoçya Parlamentosu önünde toplanıp kutlamalara başlayan bağımsızlık yanlıları dağılmaya başladı. Bağımsızlık yanlılarının hezimete uğramasına rağmen şehirde herhangi bir taşkınlık ya da şiddet olayına rastlanmadı.

Referandum gerekçesi ile açık kalan ve çoğu bağımsızlık yanlısı olan barlar ise teker teker kapanmaya başladı.

CAMERON’DAN İNGİLTERE’NİN HAKLARINI KORUYACAK YENİ YASA TASARISI
Londra'daki başbakanlık binasının önünde gazetecilere konuşan Cameron’ın resmi sonuçların açıklanmasının ardından da bir ulusa sesleniş konuşması yapması ve yeni bazı yasa tasarılarını halka tanıtması bekleniyor.

Muhafazakar Parti sözcüsü Michael Gove resmi seçim sonuçlarının yayınlanmasından önce yaptığı basın açıklamasında “Görünüşe göre Birleşik Krallık güvende” dedi. Gove, hükümetin “İngiliz yasaları için İngiliz oylar” yasa tasarısını gündeme getirmeyi planladığı yönündeki dedikoduları da doğruladı.

Şu anda Birleşik Krallık’ta İngiltere’den seçilmiş milletvekilleri İskoçya ile ilgili yasa tasarıları ile ilgili oy kullanamıyor. Ancak İskoçya’dan seçilen milletvekilleri sadece İngiltere’yi ilgilendiren yasalarla ilgili oy kullanma hakkına sahip.

Başbakan Cameron’ın birçok İngiliz tarafından “haksızlık” olarak görülen bu sistemi reforme ederek İskoçya halkına verdiği yeni hak vaatleri ile kızdırdığı İngiliz Muhafazakar Parti seçmenlerini yumuşatmayı amaçladığı belirtiliyor.

Kraliçe 2'nci Elizabeth’in de öğleden sonra sonuçlarla ilgili bir açıklama yayınlayacağı düşünülüyor. (hürriyet)