İzmir'deki "askeri casusluk soruşturması"ndaki usulsüzlükler ile bazı bilgilerin sızdırılmasına ilişkin Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) TSK içerisindeki örgüt mensuplarına ilişkin hazırlanan iddianame kabul edildi.
İzmir Cumhuriyet Savcısı Berkant Karakaya'nın "İzmir'deki askeri casusluk soruşturmasında çeşitli usulsüzlükler ve bazı bilgilerin sızdırılması" iddialarıyla ilgili FETÖ/PDY'ye yönelik hazırladığı iddianame, İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.
697 sayfalık iddianamede, aralarında örgüt elebaşı Fetullah Gülen, gazeteci Tarık Toros, eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın yaveri emekli Albay Gürsel Yüce, eski Tümgeneral Hamza Koçyiğit, eski Roma Büyükelçiliği Askeri Ataşesi Kurmay Albay Mehmet Demirağ, FETÖ/PDY'nin üst düzey yöneticileri Mehmet Ali Büyükçelebi, Mehmet Ali Şengül, Mehmet Hanefi Sözen, Naci Tosun ve İsmail Büyükçelebi'nin bulunduğu 48'i tutuklu 23'ü firari 102 sanık hakkında Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) ilgili maddeleri kapsamında, "Silahlı terör örgütü kuruculuğu, yöneticiliği, üyeliği" suçlamaları yer aldı.
İddianamede, aralarında muvazzaf askerlerin de bulunduğu 357 kişi hakkında "askeri gizli bilgi ve belge bulundurma" suçlamasıyla açılan davada yargılanmalarının ardından beraat eden sanıkların bir kısmı ile emekli askeri Hakim Albay Ahmet Zeki Üçok, emekli Jandarma Kurmay Albay Mustafa Önsel ve gazeteci Ahmet Şık'ın da bulunduğu 98 müşteki yer aldı.
"FETÖ'nün hedefi Türkiye'yi parçalayarak daha kontrol edilebilir birimlere indirgemek"
FETÖ'nün küçük yaşta ağına düşürdüğü çocukları örgütün amaçları doğrultusunda eğittiği, soruları çalarak askeri okulların sınavlarına hazırladığı, bu kişilerin kurmay olmalarını sağladığı, kurumlarından bilgi ve belge çalan bir örgüt mensubu haline getirildiğine vurgu yapılan iddianamede, örgütün dış istihbarat örgütlerinin kontrolünde yeni bir İslam anlayışı oluşturmak, istihbarat örgütlerinin bağlı olduğu devletlerin menfaatleri doğrultusunda Müslüman ülkelerde etkin olmak, başta Türkiye olmak üzere diğer devletlerin yönetimini ele geçirmek, Türkiye Cumhuriyeti'ni parçalayarak daha kontrol edilebilir birimlere indirgemek hedefiyle kurulduğuna değinildi.
"Örgüt vahşi, tehlikeli ve kanlı yüzünü göstermiştir"
İddianamede, FETÖ/PDY'ye ilişkin, "Her türlü gayri ahlaki, İslam ahlakı ve inancı ile bağdaşmayan onursuzca yöntemi meşru gören yüzü yanında, sivillere karşı silah kullanmaktan bile çekinmeyen vahşi, tehlikeli, eli kanlı yüzünü de göstermiştir." denildi.
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'nın TSK'da yapılanan ve öncelikli olarak Deniz Kuvvetleri Komutanlığındaki bazı örgüt üyelerine yönelik yapılan operasyon sonrası, operasyonun diğer kuvvet komutanlıklarında veya diğer devlet kurumlarında yapılanan örgüt mensuplarına kayabileceği öngörüsünde bulunan FETÖ'nün, ordu içerisinde uyuyan hücrelerini harekete geçirerek 15 Temmuz 2016'da devlet yönetimine el koyma girişiminde bulunulduğu anımsatılan iddianamede, FETÖ/PDY'den kurtulmak için milli ruh bilinciyle hareket edilmesine dikkati çekildi.
"Gizli bilgi ve belge bulundurma davası"
"Gizli bilgi ve belge bulundurma" iddialarına ilişkin İzmir Emniyet Müdürlüğüne 10 Ağustos 2010'da gelen ihbar maili üzerine başlatılan ve aralarında muvazzaf askerlerin de bulunduğu 357 sanık ve üst düzey askeri yetkililer, devletin gizli bilgi ve belgelerini yabancı istihbarat servislerine vermekle suçlanmıştı.
İzmir 12. Ağır Ceza Mahkemesinde 16 Nisan 2013'te görülmeye başlanan dava, 5. Ağır Ceza Mahkemesinde devam etti. 26 Şubat'taki karar duruşmasında, tüm sanıklar hakkında "yüklenen suçun sanıklar tarafından işlenmediğinin sabit olması" sebebiyle esastan beraatine karar verilirken, soruşturma aşamasında görev yapan kamu çalışanları hakkında fezleke hazırlanarak suç duyurusunda bulunulmuştu.
İzmir'deki "askeri casusluk" soruşturmasında, FETÖ/PDY üyelerinin sahte delil ürettiği iddialarına ilişkin 68 sanığın yargılanmasına İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesinde başlanılmıştı.
Operasyonlar
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü soruşturma kapsamında, "İzmir'deki askeri casusluk soruşturması"ndaki usulsüzlükler ile bazı bilgilerin sızdırılmasına ilişkin inceleme ve elde edilen belgeler doğrultusunda, İl Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, FETÖ/PDY'ye yönelik farklı zamanlarda düzenlediği operasyonlarda, aralarında Tümgeneral Hamza Koçyiğit, eski Roma Büyükelçiliği Askeri Ataşesi Kurmay Albay Mehmet Demirağ, eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın yaveri emekli Albay Gürsel Yüce ve bazı rütbeli askerlerin de bulunduğu çok sayıda şüpheli gözaltına alınmıştı.
Hakkında yakalama kararı bulunan örgüt elebaşı Fetullah Gülen, örgütün üst düzey yöneticileri Mehmet Ali Şengül, Mehmet Ali Büyükçelebi, Mehmet Hanefi Sözen, Naci Tosun ve İsmail Büyükçelebi ile gazeteci Tarık Toros'un firari olduğu belirtilmişti.
YORUMLAR