FETÖ'cü hainlerin darbe planında İzmir ve Manisa Sıkıyönetim Komutanı olarak görevlendirilen ve 15 Temmuz gecesi Bergama ve Denizli'deki zırhlı birlikleri kentin kontrolünü ele geçirmek için İzmir'e çağıran Ege Ordusu eski Kurmay Başkanı Memduh Hakbilen ve 267 sanık bugün Şakran'da hakim karşısına çıkıyor. İzmir Cumhuriyet Savcısı Berkant Karakaya tarafından hazırlanan iddianamade yer alan ayrıntılar, FETÖ'cü general Hakbilen'in, darbe gecesi kentte büyük bir katliam hazırlığı içinde olduğunu ortaya koydu.

'Hepinizi astıracağım '

Bin 300 sayfalık iddianamedeki bilgilere göre, FETÖ'nün sözde İzmir ve Manisa Sıkıyönetim Komutanı olan Hakbilen, darbe gecesi geldiği Ege Ordu Komutanlığı'nda adeta terör estiriyor. "Ben bu silahlı kuvvetlerin generaliyim, sıkıyönetim komutanıyım" diyerek komutaya el koymaya çalışan Hakbilen, kendisine engel olan Ege Ordu Komutanı Orgeneral Abdullah Recep ve diğer subayları "İki saat sonra tank taburu İzmir'e geliyor.

Hepinizi astıracağım" sözleriyle tehdit ediyor. FETÖ elebaşı Gülen'in bir numaralı sanığı olduğu davada iki kez müebbet ve 15 yıl hapis cezası istemiyle yargılanan Hakbilen'in darbe gecesi son anda engellenen eylem planı hayata geçseydi, FETÖ'cülerin İstanbul ve Ankara'da olduğu gibi İzmir'de de sokaklara çıkan vatandaşları katledecekleri belirtiliyor. İşte 15 Temmuz gecesi büyük bir katiamın eşiğinden dönülen İzmir'de yaşananların çarpıcı ayrıntıları...

'Haberim yok' yalanı

FETÖ'nün darbe planında en kritik isimlerden biri olan Ege Ordu Komutanlığı Kurmay Başkanı Memduh Hakbilen, daha önceden kendisine bildirildiği gibi 16 Temmuz gecesi saat 02.00'de komutayı devralmak üzere Ege Ordu Komutanlığı'na gelir. Oysa birkaç saat önce Ege Ordu Komutanı Orgeneral Abdullah Recep kendisini aramış ve "Genelkurmay'dan gönderilen mesajlarda adın Sıkıyönetim Komutanı olarak geçiyor. Nedir bu işin aslı?" diye sormuştur. Darbenin öne çekildiğini anlayan Hakbilen, üzerine daha fazla şüphe çekmemek için "Böyle bir şeyden haberim yok. Emrinizdeyim" der. Gece yarısından sonra geldiği komutanlıkta verdiği ilk talimat "Bana Ankara'dan Kara Kuvvetleri Kurmay Başkanı Emir Subayını bağlayın" olur. Daha sonra bütün üst düzey subayları brifing salonunda toplantıya çağırır. Bu sürpriz gelişmeyi haber alan Ege Ordu Komutanı Abdullah Recep, hemen brifing salonunu gider. İçerdeki subaylara "Gece yarısı ne toplantısı yapıyorsunuz. Derhal görevinizin başına dönün" talimatı verir. Kendisi de makam odasına geçer.

Komuta bende

Bu sırada Ege Ordu Komutanının özel kalemi gece boyunca Ege Ordusuna bağlı Sakarya Tugay Komutanı'nı aramış ancak ulaşamamıştır.

Saat 04.45 sıralarında Sakarya Tugay Komutanı'nın isyana teşvik suçundan gözaltına alındığı haberi gelir. Komutan Recep, "Derhal Memduh Paşa'yı çağırın" talimatı verir. Bir süre sonra komutanın makam katının bulunduğu koridorda o ana kadar darbeci olduğunu saklayan Hakbilen görünür. Doğrudan komutanın odasına girer. Orgeneral Recep'in ilk sorusu "Sayın Başkan Adapazarı'nda ne oluyor, emirlerimi siz dinlemiyor musunuz, bağlı birliklerle irtibata geçmiyor musunuz?" olur. Hakbilen'in cevabı komutana büyük bir şok yaşatır. "Ben kuvvet komutanımla görüşmek istiyorum. Sizin emirlerinizi dinlemiyorum." Hakbilen'in darbeciler tarafında olduğunu gören komutan koltuğundan kalkar, "Seni görevden alıyorum. Odana geç" der. Bu sırada her ikisi de ayaktadır. Odanın kapısı açılır. Hakbilen, kapıdan çıkarken "Ben bu ordunun generaliyim, sıkıyönetim komutanıyım" diye bağırır. Komutan eliyle işaret ederek ve itekleyerek "Geç kardeşim odana" der. Korumalar Hakbilen'i kollarından tutarak zorla odasına götürmeye çalışır.

Tanklar yola çıktı

Bu esnada Ege Ordu Komutanı korumalarına "Memduh Paşayı tutuklayın" emri verir. FETÖ'cü general bu talimatı duyunca daha da sinirlenir. Kendisini odasına sokmaya çalışan emir subayı ve korumalara bağırarak, "Hepinizi asarım, mahvederim. İki saat sonra Tank taburu geliyor" der. Güçlükle odaya sokulur, elinden telefonu alınır. Kapısının önüne nöbetçiler yerleştirilir. Ancak Hakbilen'in pes etmeye niyeti yoktur. Odasındaki askeri hattan birilerini aramaya çalışır. Hemen odaya bağlı askeri hat kesilir. Bir süre sonra odanın kapısında bekleyen nöbetçiler Hakbilen'in yine telefonla konuştuğunu duyar. Bu kez görüştüğü kişiye "Komutanım emriniz nedir?" diye sormaktadır. Odanın kapısı açılır. Gerçekten de Hakbilen'in elinde ikinci bir cep telefonu daha vardır. O telefonu da elinden alınır. Hakbilen artık çıldırmıştır, bağırmaya başlar: "Denizli'den birlikler, tanklar harekete geçti, artık önüne geçemezsiniz, ben sıkıyönetim komutanıyım, hepinizi öldürtürüm."

Çifte talimat

FETÖ'cü Hakbilen'in hapsedildiği odadan Ege Ordu Komutanlığı'na bağlı 11. Motorize Piyade Tugayı (Denizli) ve 19. Motorize Piyade Tugayı'ndan (Edremit/ Balıkesir) Bergama Tankçı Alayı tanklarının İzmir'e gönderilmesi için talimat verdiği artık kesinlik kazanmıştır. Durum hemen Ege Ordu Komutanı'na iletilir. Komutan özel kalemine Denizli Tugay Komutanını aramasını emreder. Tugay Komutanı kendisine Hakbilen'den böyle bir talimat geldiğini doğrular. Komutan'ın Denizli'deki birliğe talimatı nettir: "Benim emrim olmadan kesinlikle tank ve askeri araç harekatı olmayacak." Denizli'den sonra Bergama'daki tanklara da İzmir'e hareket emri verilip verilmediğinin öğrenilmesi gerekmektedir. Hakbilen'in Bergama Garnizon Komutanı Albay Ahmet Ömercikli'yi telefonla arayarak, "Bir tank taburu ile derhal İzmir garnizonuna intikal ve Ege Ordusu Komutanlığı'na müdahale" talimatı verdiği söylenmektedir. Odasında gözaltına alınan Hakbilen'e sorulur. "Bergama'daki tankların İzmir'e gelmesi emrini verdiniz mi? Ordu Komutanımız soruyor." Hakbilen hiç tereddüt etmeden "Evet bu emri verdim" der. Hemen tutanak tutulur, Hakbilen görevden alınır. Tüm birliklere mesaj çekilip, Kurmay Başkanı'nın verdiği emirlerin geçersiz olduğu, bu emirlere uyanlar hakkında yasal işlem yapılacağı bildirilir. FETÖ'cü Hakbilen'in o gece yaptığı işlerden biri de birliklere EMASYA protokolüne geçilmesi talimatı vermesidir. FETÖ'cü generalin bu talimatı, darbe sonrası İzmir'de yaşanabilecek toplumsal olayların askeri güçle bastırılacağının bir işaretidir.

Katliam olurdu

FETÖ'nün sözde İzmir ve Manisa Sıkıyönetim Komutanı Memduh Hakbilen'in darbe gecesi İzmir'de katliam yapma niyeti 15 Temmuz sonrası tutuklanan Edremit 19'uncu Motorlu Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Nihayet Ünlü'nün verdiği ifadeye de yansır. Ünlü, "Ege Ordu Kurmay Başkanı Tümgeneral Memduh Hakbilen, beni askeri hattan arayıp emrimde bulunan Bergama'daki 27 tank ve 10'dan fazla zırhlı aracı İzmir'e göndermemi emretti. Bu çok büyük bir güçtü. Kentte büyük zayiata neden olurdu. Bu nedenle bana böyle bir emir gelmediğini söyledim.

Tümgeneral de bana göndermem konusunda baskı yaptı, hatta tehdit etti. Ben de bunun üzerine telefonu yüzüne kapattım" dedi. Hakbilen'in de tankları İzmir'de kentin çeşitli yerlerinde kamu kurumları önüne tehdit amaçlı bırakmayı ve olası toplumsal olayları bastırmak için kullanmayı planladığı belirtiliyor.