Urla Belediyesi, Atatürkçü Düşünce Derneği Urla Şubesi, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Urla Şubesi, Eğitim-İş Sendikası Urla Şubesi ve Urla Kent Konseyi işbirliğiyle Lozan Barış Antlaşması'nın 101.yıldönümü kapsamında Urla Cumhuriyet Meydanında basın açıklaması gerçekleştirildi. Açıklamaya Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan’ın yanı sıra siyasi partilerin temsilcileri, oda ve STK başkanları, muhtarlar ve vatandaşlar katıldı.

AZİM VE KARARLILIKLA YOLUMUZA DEVAM EDECEĞİZ

Günün anlam ve önemi adına bir konuşma gerçekleştiren Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan, bugünün tam bir asır önce, tam bağımsız Türkiye Cumhuriyetinin tüm dünyaya ilan edildiği o büyük gün olduğuna dikkat çekerek, “Bu antlaşma kelimenin tam anlamıyla diplomatik bir zaferdir. Lozan, cephede uğruna nice canlar feda edilen bu vatan toprağının şanlı tapusudur. Bu zaferin sadece bir antlaşma değil, aynı zamanda bir direnişin ve yeniden doğuşun simgesi olduğunu hatırlamak önemlidir. Bugün burada geçmişin bu büyük başarısını kutlarken aynı zamanda geleceğimizi Lozan’dan aldığımız ilhamla şekillendiriyor, ülkemizi daha ileriye taşımak için çalışmaya devam ediyoruz. Gelecek nesillere bağımsız ve güçlü bir Türkiye Cumhuriyeti bırakmak için azimle ve kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz. Tarih gerçek kahramanlar tarafından yazılır. Başta Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, Lozan’ın mimarı İsmet İnönü’yü, Milli mücadelenin ve antlaşmanın tüm kahramanlarını, Şehit ve Gazilerimizi minnet ve rahmetle anıyorum” ifadelerini kullandı.

MADDELERİ ŞEHİT KANIYLA YAZILDI

Başkan Balkan’ın ardından Atatürkçü Düşünce Derneği Urla Şubesi, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Urla Şubesi, Eğitim-İş Urla Şubesi ve Urla Kent Konseyi adına basın açıklamasında okunan ortak bildiriyi Levent Kayahan okudu. Kayahan açıklamada şunları söyledi: “Lozan Antlaşması; vatanın bağımsızlığını ve milletin özgürlüğünü dünyaya kabul ettirdiği gibi, 224 yılın ardından masadan başımız dik kalktığımız tek uluslararası antlaşmadır. Hükmünü 101 yıldır sürdüren ve sonsuza dek sürdürecek olan ender antlaşmalardan biri olması yanında, Türk Ulusal Bağımsızlık Savaşı’nın gerçekte Batı Emperyalizminin 1. Dünya Savaşı galibi mağrur devletlerine karşı kazanıldığını, Yunanistan’ın da emperyalizmin piyonu olarak Anadolu’ya sürüldüğünü belgelemiş olması nedeniyle de çok anlamlı ve değerlidir. Anadolu Türklüğünün 400 yıl pençesinde inim inim inleyerek yoksullaştığı kapitülasyonlara son veren bağımsızlığın ancak ekonomik bağımsızlıkla tam olarak sağlanabileceğini ortaya koyan ve mazlum milletlere umut ışığı yakan tarihin en önemli belgelerindendir Lozan Antlaşması. Lozan Antlaşması Türkiye Cumhuriyeti’nin tapu senedidir. Maddeleri şehit kanıyla yazılmıştır. Lozan’ı tartışmaya açmak, güncellenmesi gerektiğini söylemek Sevr paçavrasına ve benzeri emperyal projelere hizmet etmektir. Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Ulusu var oldukça Lozan Antlaşması da var olacaktır! Kuvayı Milliye kahramanları kurdukları Türkiye Cumhuriyeti Devletini akılla, bilimle namusla, liyakatla yönettiler. Hem Osmanlı’nın Düyun-u Umumiye borçlarını ödemeyi, hem 15 yılda uçak üretip ihraç eden bir sanayi ülkesi yaratmayı, hem de Türkiye’yi dünyanın kendini doyuran 7 ülkesinden biri yapmayı başardılar. Türkiye Cumhuriyeti’ni olduğu gibi, Tapu Senedini de sonsuza dek korumayı, bu zaferi Ulusumuza kazandıranlara saygısızlık edenlerle bütün gücümüzle mücadele etmeyi görev saydığımızı kamuoyuna duyururken değişmez önderimiz Atatürk’ü, Lozan’ın bilge diplomatı İsmet İnönü’yü, Kuvayı Milliye Kahramanlarımızı ve aziz Şehit ve Gazilerimizi minnetle, şükranla, saygıyla anıyoruz.”