“Medeniyetimiz imar rantına yenik düşmekten kurtulamıyor”

Başbakan Yıldırım, "Geçmişimiz, medeniyetimiz imar rantına her geçen gün yenik düşmekten kurtulamıyor." dedi

“Medeniyetimiz imar rantına yenik düşmekten kurtulamıyor”

Başbakan Yıldırım, "Geçmişimiz, medeniyetimiz imar rantına her geçen gün yenik düşmekten kurtulamıyor." dedi

“Medeniyetimiz imar rantına yenik düşmekten kurtulamıyor”
12 Kasım 2016 - 21:44

Başbakan Binali Yıldırım,"Medeniyetimizin izlerini taşıyan büyük şehirlerimizebaktığımızda, İstanbul, Edirne, Bursa, Konya gibi şehirlerimizdemaalesef imar rantıyla geçmişin değerlerinin büyük bir savaşımiçinde olduğunu görüyoruz ama ne yazık ki geçmişimiz,medeniyetimiz imar rantına her geçen gün yenik düşmektenkurtulamıyor. Belediyelerimizin, üzülerek söylemek isterim ki,meclislerinin gündemindeki dosyaların yüzde 85'i imarrevizyonudur. İmar revizyonu konusunda da mecliste hiç kavga,gürültü olduğuna bugüne kadar şahit olmadım. Muhalefet-iktidarayrımı hiç olmaz ve şehri çirkinleştirmekte adeta yarışhaline girerler." dedi.


Yıldırım, Sepetçiler Kasrı'ndaŞehrin Mimarları Buluşması etkinliğindeki konuşmasında, şehrinköken itibarıyla medeniyet anlamına geldiğini, insanlarınşehirleri meydana getirdiğini, şehirlerin insanların karakteriniyansıttığı, duygu ve düşüncelerine tercüman olduğunu dilegetirerek, "Dolayısıyla kendi elimizle medeniyetler inşaedebildiğimiz gibi kendi elimizle inşa edilmiş medeniyetleri deyok edebiliyoruz." diye konuştu.


"MAZİMİZİN GEREĞİNİ ATİMİZETAŞIMAKTA YETERİNCE BAŞARILI OLAMADIK" 


"Biz, dünyaya medeniyet nedirgötürmüşüz, medeniyetleri buluşturmuşuz, maneviyatla geleceği,atiyle maziyi birleştirmişiz." diyen Yoldırım, "Asırlarcainsanlığa barış, kardeşlik öğütlemiş ve bu ortama hazırlamışecdadın torunları olarak maalesef mazimizin gereğini atimizetaşımakta yeterince başarılı olamadık." dedi.


Yıldırım, Fatih Sultan Mehmet'in"Asıl marifetin halkın kalbini, ruhunu, benliğini inşaedecek, insana huzur verecek şehirler imar etmektir" sözlerineatıf yaparak, "Şehirler de binalar da insanların karakterinive ruh halini yansıtıyor. Eğer sorunlarını aşmış, zihninizdemeseleleri çözmüş bir toplumsanız, ona göre şehirlerinizi dedaha estetik, daha ruhu, kimliği olan binalardan oluşturuyorsunuz.Maalesef elimizde imkan olsa da bu estetiği, zarafeti, ruhu binalaraveremiyoruz." diye konuştu.


"5 BİNİN ÜZERİNDE TARİHİESERİMİZİ İHYA ETTİK"


Yıldırım, 14 yılda ata yadigarıeserleri ihya etme konusunda çok titiz çalıştıklarını dilegetirerek, "Onun için de özel düzenleme yaptık. Alınanvergilerin bir kısmını o amaca yönelik kullanma mecburiyetigetirdik. Bu şekilde 5 binin üzerinde tarihi eserimizi yeniledik.Şimdi gittiğimiz yerlerde ziyaret edince şehrin bir alameti olarakbunları görebiliyoruz." diye konuştu. 


"GEÇMİŞİMİZİ GELECEĞE TAŞIYAN GÜZEL BİR BİNA YAPALIM"


Başbakan Binali Yıldırım, birçoktarihi binanın etkin olarak değerlendirilemediğinin altınıçizerek, şunları kaydetti: 

"Böyle bir toplumsal baskı var;‘Vay efendim sen Haydarpaşa Garı'nı filanca işe kullanacaklar.'Ya Haydarpaşa Garı her işine kullanılır. Ne var bunda? Dışarıdaduruyor güzel, biblo gibi. İçeriye de kütüphane, kültürmerkezi, galeri, her türlü sosyal kültürel faaliyetinyapılabileceği şeyler yap. Orayı 24 saat yaşam alanı halinegetir. İnsanların gece gündüz gelip gideceği yer olsun. Şimdiin cin top oynuyor. Kim bahsetse, ‘vay tarihi Haydarpaşa Garınael sürdürtmeyiz.’ El sürdürtmeye sürdürtmeye bir gün eldençıkacak haberleri yok. Taksim Atatürk Kültür Merkezi. Ya onun neözelliği var o binanın. Tamam Atatürk’ün ismini taşıyor.Eyvallah. Ama çok daha güzel bir mimari yapı olabilir. 'Onukaldıralım. O alanı genişletelim.' diyoruz. Kimliği olan 4 köşecam giydirme bir bina yerine bizim kültürümüz tarihimizi,geçmişimizi geleceğe taşıyan güzel bir bina yapalım. Bunda nevar? Bunun gibi çok şeyler var." 


"ÜLKEYİ BÖLMEK İSTEYENLERLE NEYİ KONUŞACAĞIZ?"


Başbakan Yıldırım, hedef veamaçlarının, terörü gündemin en alt sıralarına indirmekolduğunu belirterek, "Bunun için gayret gösteriyoruz.Bazıları, 'Efendim, oturun konuşun, niye böyle konuşuyorsunuz'gibi laflar ediyor. Neyi konuşacağız arkadaşlar? Adamlar bölmekistiyor memleketi, neyi konuşacağız? Bölücülerle neyikonuşacağız? Türkiye Cumhuriyeti'nin ülkesiyle, milletiylebölünmez bütünlüğü dışında konuşacak hiçbir şey yok."dedi. 


"ÇEVRE KONUSUNDA TUZAK VAR"


Çevre konusuna da değinen Yıldırım,sözlerine şöyle devam etti:


"Çevre konusunda bir tuzak var.Ona dikkatinizi çekmek istiyorum. Her yapılan iş çevrehassasiyeti olarak görülmemelidir. Gelişmiş ülkeler bazen buçevre konusunu gelişmekte olan ülkelerin önünü kesmek, hızınıkesmek için de kullanıyorlar."


"EN AZ 6 BİN MEGAVATLIK NÜKLEER GÜCÜMÜZ OLMASI LAZIM"


Bazen çevre konusunun da ülkelerinrekabet kabiliyetini, rekabet gücünü olumsuz yönde etkilemek içinbir araç olarak kullanıldığına dikkati çeken Yıldırım,sözlerini şöyle tamamladı:


"Buna karşı da dikkatli olmamızlazım. Tabii kendi elimizle doğamızı, tarihimizi, kültürümüzüyok etmek buna asla ve asla müsamaha gösteremeyiz, bu doğru birşey değil. Bu konuda gerekli bilinçlendirmeyi yapmamız lazım amaülkemiz nükleer santral yapmalı mıdır? Evet, yapmalıdır. Çünküenerjide bizim arz güvenliği için çeşitliliğe ihtiyacımızvar. Bir tane değil, iki tane değil, üç tane yapmamız lazım. Enaz 6 bin megavatlık nükleer gücümüz olması lazım."


YORUMLAR

  • 0 Yorum