Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, ihaleyi alan şirketlerin bırakması, ihalelere itirazlar, mahkeme kararları, Kamu İhale Kurumu’nun yaptırımları, teknik zorluklar, Poligon bölgesinde yeraltı su kaynağının karşılarına çıkması gibi nedenlerle Metro’nun Hatay-Üçkuyular arasındaki son bölümünde 9.5 yıl boyunca adeta işkence yaşadı. Her gittiği yerde, her toplantıda, "Bu metro ne zaman bitecek?" sorularıyla karşılaştı. Siyasi rakipleri de Kocaoğlu’nu hep Metro üzerinden vurmaya çalıştı, hatta kendi partisi içinden bile sert eleştirilerle karşılaştı. Bölgede yaşayan on binlerce vatandaşın, esnafın tam 9.5 yıllık çilesi arefe günü biterken ilk trene binen Başkan Kocaoğlu da sonunda derin bir "oh" çekti.
YILDIRIM’IN SÖZLERİNE KIRILMIŞ
DHA Ege Temsilcisi İlyas Özgüven’in sorularını yanıtlayan Başkan Kocaoğlu, Metro’nun bitmesinden sonra ne hissettiği sorusuna, "Metro’nun bitmesiyle üzerimizden büyük büyük bir yük kalktı. İleriye bakacağız artık. Metro’da çok zor bir bölgeyi geçtik. Aslında İzmir’in raylı sistem kördüğümünü çözdük. Çok sıkıntılı oldu. Her gittiğim yerde, her basın toplantısında önce Metro soruldu. Onlar sordukça heyecana kapılmayıp, bir anlamda nefsimizi terbiye edip bir hata yapmamak, aceleye getirmemek için soğukkanlılıkla, sabırla ’nasılsa başladık bitecek’ diye kendimizi teselli ederek çalıştık. Çünkü burada can taşıyacağımızın bilinciyle hareket ettik. Metro konusundaki bombardımana hiç üzülmedim ama sayın Binali Yıldırım’ın ’Metro bitiyor’ diyenlere ’Bitse ne olur, bitmese ne olur?’ sözü çok üzücü ve yaralayıcı bir söz. Biz hiçbir zaman yapılan işin aleyhinde olmayız, destekleriz. Doğrusu da budur. Kendi gücümüzle Metro’yu bitirdik. Ankara, İstanbul belediyeleri gibi, ’Bizim işimiz değil, devlet yapsın’ demedik. Namusumuzla bitirdik. Elbette gerçekten rahatladım" dedi.
10 HEDEF
Metro’nun bitmesinin ardından kalan 4.5 yıllık görev süresinde hangi projelere öncelik vereceğini, bunları önemine göre sıralaması yönündeki soruya Kocaoğlu, "En az 10 proje var. Bunları önemine göre sıralamak çok zor. Hepsi evladım gibi" yanıtını verdi ancak en başa ’Kıyı tasarımı bitmiş, yüzülebilir Körfez’i koydu. Kocaoğlu bundan sonraki görev süresinde tamamlayacağı projeleri söyle sıraladı;
İZMİR DENİZ PROJESİ; Sahilin, Kordon’un yeniden düzenlenmesi, artı yüzülebilir Körfez. Kıyı Tasarım projemiz başladı ve devam ediyor. Çiğli’den Üçkuyular’a kadar Körfez bambaşka bir görünüme kavuşacak.
Körfezde yüzmek hedefinde son noktaya geldik. ÇED raporunun alınması, makina ekipmanlarının hızlı bir şekilde hazırlanması için son çalışmaları yapıyoruz. Yeni gemilerimizin ikisi geldi, gelmeye devam edecek. Üstünde Avrupa kentlerini aratmayan modern deniz ulaşımı, Kıyı Tasarımı sayesinde görsel şovların, konserlerin, gösterilerin yapılacağı 24 saat yaşayan sahiliyle İzmir Körfezi cıvıl cıvıl bir görünüm kazanacak.
TARİHİ BÖLGE; Kemeraltı, Agora ve Kadifekale bölgesinde çok ciddi kamulaştırmalar yaptık. Yurtdışında hangi kente giderseniz gidin mutlaka eski tarihi kent bölümü vardır. Bizim de Basmane-Kemeraltı-Agora bölgesinden oluşan tarihi kentimiz var. Bunu ayağa kaldırmayı nedefliyoruz. Agora’da 10 sene çalıştık. Kadifekale’de tiyatro ortaya çıktı. Müze ve kültür merkezinin yerinin kamulaştırması başlıyor. Yeşildere’de olduğu gibi ön tarafa da ticareti koyacağız, tarihi kenti ayağa kaldıracağız.
YARIMADA KALKINMA PROJESİ; Urla, Çeşme, Karaburun’u kapsayan Yarımada’nın kalkınması için hazırlattığımız ’Stratejik plan’ bitti. Burada 10 öncelikli projemiz var. Onlar başlıyor. Yarımada doğayla barışık, tarım ve turizmiyle kalkınan bölge olacak.
İNCİRALTI; İnciraltı’nın sağlık konseptinde planlanmasını mutlaka gerçekleştireceğiz. EXPO süreciyle başlayan planlama çalışmalarımız sürüyor.
KENT DÖNÜŞÜMÜ; Kensel dönüşüm için altı koldan birden çalışıyoruz. Ege Mahallesi’nde, Uzundere’de sona geldik. Uzlaşmaları bu sene içinde tamamlayıp en geç 2015 başında inşaat ihalelerine çıkarız. Kent dönüşümünü örnek olarak yapacağız ve hızla devam edeceğiz. İzmir’deki en büyük sorun gecekondularımız çok katlı. O nedenle problem çıkıyor. Ama vatandaşlarımızın da şunu görmesi lazım. Bugün dört katlı gecekonduya kimse 150 bin TL vermiyor. Yarın kent dönüşümü olduğunda bir dairesi 300 bin lira olacak. Vatandaşın bunu görmesi lazım.
METRO’NUN GELİŞTİRİLMESİ VE TRAMVAY; Metro’yu Narlıdere’yu uzatacağız. Burada 4 kilometrelik bölümün projesi hazır, hemen ihaleye çıkacağız. Çiğli’ye de 4. faz raylı sistem ihalesi yapılacak. Bir taraftan da Buca tramvayı yapılacak. Torbalı’yı Ağustos’ta açacağız. Üçkuyular’dan Halkapınar’a kadar uzanacak tramvay projemiz de kısa sürede başlayacak. Aynı şekilde Karşıyaka tramvayı başlıyor.
OPERA VE KONGRE MERKEZİ; İzmir’i tüm kentler içinde öne çıkaracak Karşıyaka’daki Opera binasını bu dönem bitireceğim.
TARIMSAL KALKINMA; Tarımsal kalkınma konusunda bugün Türkiye’ye örnek olacak adımlar attık. Süt alımı, çiçek alımıyla tarım kesimini destekledik. Ova yollarını asfaltlayıp ürünlerini kurtardık. Küçük Menderes’in tarım stratejik planını hazırlatıyorum, hemen ardından Bakırçay’ın da tarımda kalkınması için stratejik planlarını hazırlayacağız.
YENİ FUAR; Gaziemir’deki yeni fuar alanımız bitiyor. Burasının hizmete alınmasının ardından yepyeni bir fuarcılık anlayışıyla İzmir’in gerçek anlamda fuarlar kenti olmasının önünü açacağız.
LİMANIN GENİŞLETİLMESİ; İzmir Limanı kent ekonomisi için çok önemli. İşlevini daha iyi yerine getirmesi, üçüncü nesil büyük gemilerin girebilmesi için yapılması gerekenler var. Bunları da ilgili devlet kurumlarıyla birlikte işbirliği içinde yapacağız."
ÖNÜMÜZÜ AÇSINLAR YETER
"5 sene içinde bunların hepsini bitirdiğimizde bambaşka bir İzmir ortaya çıkacak. Felsefemizin özünde ’projelerde öyle bir sıralama yapalım ki hem kentte hayat kolaylaşsın, hem kent kalkınsın’ düşüncesi yatıyor. Önümüzde iş çok. Çalışmalar devam ediyor. Tarımından, sanayisine, ticaretinden kültür sanatına, lojistiğine, hizmet sektörüne, turizmine ’kenti nasıl kalkındırırız’ bunun peşindeyiz. Merkezi hükümetten para istemiyoruz. Sadece yetki konusunda önümüzü açarlarsa bu saydıklarımın bir bir gerçek olduğunu, İzmir’in nereye geldiğini herkes görür. İzmir beş sene sonra çok farklı boyuta gelir, bambaşka bir İzmir olur. Biz de bu işin onurunu İzmirlilerle paylaşırız. Seçimden sonra kadroyu takviye ettik. Şimdi kimse farkında değil ama olumlu sonuçlarını önümüzdeki günlerde çok daha iyi göreceksiniz. Bunun hizmetlere yansımasını da göreceksiniz. Tabii birinci dönemde ikinci dönemden çok daha fazla iş yaptık. Ama operasyon bizi son derece yıprattı. Oradan da elimizin, yüzümüzün akıyla çıktık. İkinci dönem ister istemez bizim için zor yıllar oldu. Onun da üstesinden geldik. Kalan süremizde çok daha başarılı olacağız, ilk dönemden de ikinci dönemden de çok daha fazla iş yapacağız. Şöyle bir geriye dönüp baktığımızda ben bile yaptığımız işleri saymakta zorlanıyorum, bazılarını unutuyorum. Çok iş yaptık. Vatandaşımız bunu biliyor ve yanımızda. Ama bir de karalama kampanyası var. Kara propaganda var. Olsun, biz hep önümüze bakacağız."
SU SIKINTISI VAR MI?
"Sarıkız kuyuları dışındaki yeraltı kuyularımız şu anda devrede. Sarıkız kaynaklarını dinlendiriyoruz. Şu anda en büyük kaynağımız olan Tahtalı Barajı’nın suyunu her yere veremiyoruz. Tahtalı barajında buharlaşma olduğundan yaz sezonunda burasını daha cömert kullanıp kuyuları dinlendirmemiz gerekiyor. Belkahve’de şebeke suyu arıtma tesisini bitirdiğimizde Tahtalı Barajını daha rahat kullanacağız. Görünen o ki bu yıl ve gelecek yıl su sıkıntımız kesinlikle yok. İzmir’in su kaynaklarının yüzde 60 civarı yeraltı suyuna dayandığı için kuraklıktan bir anda etkilenmiyor. Ancak tabiki suyumuzu akıllıca ve tasarruflu bir şekilde kullanacağız, İzmirliyi susuz bırakmayacağız."
YORUMLAR