Onlarca kez kaleme aldığım İzmir'in darboğazında bugün bir takım çalışmaların yapılması güzel.

Alsancak Garı'nın önünden geçen yolun, kilise önünde sıkışan kısmından bahsediyorum. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun seçim vaadlerinden biriydi. Başkan yolu alta alacak, son 10 yıldır İzmir'in en önemli ana arterlerinden biri olan yolda yaşanan trafik keşmekeşinden kurtulacaktık. Proje henüz hayata geçmedi ama TCDD harekete geçti. Sorun TCDD bahçesinin yola dahil edilmesi ile aşılacak. Umarım bu avanstan faydalanır, yolu yeraltına alıp, üst kısımda da İzmir'in vitrini olacak, turistik bir çalışmanın altına imza atarız.

Gelelim asıl konumuza...

Sektörel fuarcılık geliştikçe İzmir Enternasyonel Fuarı'nın geriye gidişine tanıklık eder olduk. Belki yöneticilerin çağa ayak uyduramaması belki de tıpkı insan ömrü gibi doğum-yaşam-ölüm üçgeninin bu gibi yapılarda da varolması... Adını ne koyarsanız koyun daha bir kaç yıl bu fuarı panayır şeklinde düzenler, bir takım önemli değişikliklerin altına imza atmazsak bu fuarı kaybederiz. Bu sene yapılacak fuar için henüz vakit varken, “fuarcılıktan anlayan birinin” bu işe el atması gerek.

Peki biz koca bir alanda neler yaptık?

Kültürpark alanı içerisinde neye el atsanız dökülüyor.

Havuzlar, aydınlatmalar, yollar, oturma grupları... Belki belediye kendince haklı. Kültürpark'ta ne yapacağına karar vermeden, gereksiz bir yatırımın içerisine girmek istemiyor. Fakat bu devasa alanın geleceği için karar vermekte de gecikiyoruz. Kadifekale'ye çıkacak teleferiğin başlangıç noktasını buraya yapacaktık, teleferikten vazgeçtik. Konferans salonları yapıp, çalıştaylara ev sahipliği yapacaktık, olmadı. Bazı şeylerden vazgeçerken veya o bazı şeyleri geciktirirken çevreye vereceğimiz zararı öngörmemek büyük hata. Kültürpark'ın etrafında bir dolu şehir oteli var. Sektörel fuarların Gaziemir'e taşınmasıyla birlikte bu oteller doluluk oranlarında sıkıntı yaşadı. Biz fuar alanında ne yapacağımıza karar vermediğimiz sürece bu sıkıntı sürecek.

Bizim Kültürpark'ı en iyi değerlendirebileceğimiz yöntemlerin başında kongre turizmi geliyor. İzmir'in en büyük eksiklerinden olan kongre merkezleri buradaki pavyonların yerine kurulabilir. Bu yolla hem iyi para kazanıp hem de kentimizin tanıtımına katkı sunabiliriz. Fakat her geçen gün biraz daha geç kalıyoruz. Umarım birgün birileri, Kültürpark'ı kaderine terk eden gecikmenin farkına varabilir. Ve Kültürpark eskisinden de önemli bir işlevle İzmir'e kazandırılır.

İyi haftalar...