Malumuz üzere CHP Genel Başkanı, namı diğer Başeğen Kemal Bey 2014 yerel seçimlerinde sosyal demokrat çizgisini bozarak yurdumuz üzerinde oyun oynadıkları apaçık gözler önüne serili kişilerle ikili ilişkiler kurmuş; partinin tabanından gelen insanları kızağa çekerek okyanus ötesinin desteğini alabilmek üzere kendisine dayatılan adaylarla seçime girmişti. Partide çok net görünen bir şey vardı, o da sağ eksene doğru kaymaydı. Kemal Bey, gazete ve televizyonlara verdiği demeçlerin hiçbirini yerine getirmemiş; halkın onayladıklarıyla değil birilerinin istedikleriyle yola çıkmıştı. O zamandan beri parti içinde huzursuzluk yaşansa da seslerini yükselten kişiler gelecek süreçteki Cumhurbaşkanlığı seçimlerini düşünerek sessiz kalmayı seçtiler.
Zaman ilerliyor ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri yaklaşıyordu. Tüm Türkiye halkları Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanacağına kesin gözüyle baksa da CHP ve MHP’nin çıkaracağı adaylar da önemliydi. İlerleyen günlerde MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin yaptığı çizimle birlikte Türkiye’de çatı aday polemikleri başladı. Herkes, CHP ve MHP’nin uzlaşı yapacağı ismi merak ediyordu. CHP içindeki dinamikler Cumhurbaşkanı adaylığı için kendileriyle istişare yapılacağını düşünüyor; ancak zaman geçtikçe hala fikirlerinin alınmamasını da hazmedemiyordu. Eee gün geldi çattı ve CHP-MHP çatısı Ekmeleddin İhsanoğlu ismi üzerinde hemfikir oldu. Bazı dış güçler ve okyanus ötesinin desteğiyle Ekmel Bey'e gazete ve televizyonlardan aşırı destek sağlandı; gelin görün ki halktan onay almak onların harcı değildi. Çünkü hiçbirinin inandırıcılığı kalmamıştı. Yılların CHP’lisi, eski genel başkan yardımcısı sayın Savcı Sayan dahi oyunu Recep Tayyip Erdoğan’a atacağını açık açık beyan ediyor ve “Kemal Kılıçdaroğlu’nun Ekmeleddin İhsanoğlu ismini kendisine verilen zarfı açtıktan sonra öğrendiğini” iddia ediyordu. Milletvekilleriyse duydukları isimle birlikte adeta şoke olmuştu.
Velhasıl, seçim bitti ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarihi başarıya imza atarak %52’lik oy oranıyla Türkiye Cumhuriyeti’nin seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı olmuştu. Yeni Türkiye yolunda hızlı adımlar atılacağı garantiydi; ancak herkes çatısı başına yıkılan CHP, MHP ve onlara destek açıklaması yapan irili ufaklı 12 siyasi parti ittifakının ne yapacağını düşünüyordu. Yaşanan tabloyu içlerine sindiremeyen, ilke ve ideoloji sahibi aklıselim CHP’liler ayaklanarak CHP’nin onurunu iade etmek adına harekete geçtiler. Bu meyanda da Başeğen Kemal ve yanındaki koltuk sevdalıları boş durmayarak kendilerine yakın, onlar gibi makam sevdalılarıyla kurultay tarihini belirledi. İlkeli olmayan hareket hazırlığı Türkiye’de kimse tarafından onay görmedi, onurlu kişilerin onay vermesi de mümkün değildir.
Bakın, geçtiğimiz günlerde Türkiye’nin bir numaralı siyasi partisi olan AK Parti’de Başbakanlık koltuğunun dahi devredilecek olmasına rağmen güle oynaya kurultay gerçekleştirildi. Ancak CHP Genel Başkanı Kemal Bey, kendi partililerinin dahi kurultaya gelmesine engel oluyor. Ve genel başkanlık makamına aday olan Muharrem İnce de bu duruma haklı olarak isyan ediyor.
Şimdi CHP’nin aklıselim kurultay delegelerine soruyorum: Sizler; “sözünün eri olmayan, belediye başkanlarına dahi boyun eğen, partinin ilke ve ideolojilerini hiçe sayan, yurdumuz üzerinde tezgah kurarak mikser gibi karıştırma çabası gösteren bazı kişilerle yola çıkan, kendi çıkarlarını ve makamını her şeyden değerli gören bir kişiye oyunuzu vererek partinizin başında tutacak mısınız?”
Bazıları hiç çekinmeden Kemal Bey'e oyunu atacak. Çünkü yapılan pazarlıklar var. PM’ye girmeye çalışan kişiler var. Bazı il başkanları yıllardır girdiği seçimleri kaybeden Kemal Bey'e destek açıklaması neden yapıyorlar sanıyorsunuz? Başarısız olanın gitmesi gerekmez mi?
Bana inanın, 2015 seçimlerinde Kemal Bey genel başkanlık makamında olursa CHP’nin baraj altında kalma riski çok yüksek. Hasedinden, Türkiye tarihinde halkoyuyla seçilen Cumhurbaşkanı’nın elini dahi sıkmıyor ve halk tarafından ayıplanıyor.
Siz delegelerden istirhamım iyi niyetli sorularımı düşünerek kendi kendinize cevap vermenizdir.
Her şey yurdum ve yurdumun insanları için…
Not: Anadolu Birliği Derneği Eski Genel Başkanı, işadamı, Diyarbakır eşrafından, tarihi bilgileriyle bizlere yol gösteren değerli şahsiyet Vedat Güldoğan’ı işadamları, siyasi parti temsilcileri, sevenleri ve geniş halk topluluğuyla hakkın rahmetine uğurladık. Toprağın bol, mekânın cennet olsun Vedat ağabey…
YORUMLAR