Tarihin başkentiydi...

Tarihin başkentiydi...

Tarihin başkentiydi...
23 Haziran 2014 - 18:47

İZMİR (İHA) - Katar'ın başkenti Doha'da düzenlenen UNESCO 38. Dünya Miras Komitesi toplantısında Kültürel Peyzaj kategorisinde UNESCO Dünya Miras Listesi’ne giren Bergama, kültürel dokusuyla göz dolduruyor.
Yaklaşık 2500 yıldan bu yana yaşamın kesintiye uğramadığı bir krallık başkenti olan İzmir’in Bergama ilçesi, Katar'ın başkenti Doha'da düzenlenen UNESCO 38. Dünya Miras Komitesi toplantısında kültürel peyzaj kategorisinde Dünya Miras Listesi’ne girdi. Helenistik dönemin en büyük kütüphanelerinden birine sahip olan Bergama, Bizans, Roma ve Osmanlı dönemlerinden günümüze kadar yaşayan tarihi ile dünyanın en önemli antik kentlerinden biri olarak kabul ediliyor. Büyük İskender’in ölümü sonrası İ.Ö 323 yılında Attalids Ailesi yönetimindeki Bergama Krallığı’nın başkenti olan Bergama’da, sanat, edebiyat, sağlık, bilim ve mimarlıkta en önemli eserler günümüze kadar korundu. Antik dönemin Hipokrat’tan sonra en önemli hekimi Galenos’un memleketi olan Bergama, Athena Kutsal Alanı, parşömen kağıdı, Zeus’a adanan sunak, Dionos Tapınağı, tiyatrolar, agolar, Traian Tapınağı, Kızıl Avlu, Selinos Köprüleri ve Asklepion ile yaklaşık 900 hektarlık bir alanda tarihe ışık tutuyor. Kale Tepesi olarak da bilinen Akropol ise çevresindeki yedi adet tümülüs ve Kybele Kutsal Alanı olmak üzere dokuz bileşenden oluşuyor. Artık evrensel bir değer olduğu UNESCO tarafından da kanıtlanan Bergama, artık hem krallığın başkenti hem de dünya mirası olarak anılıyor.

“HAKLI GURURUNU VE SEVİNCİNİ YAŞIYORUZ”
2010 yılında UNESCO’nun Dünya Mirası Listesi’ne girmek için belediye bünyesinde UNESCO’nun Dünya Mirası ve Alan Yönetimi Birimi oluşturduklarını, üç yıl gibi kısa bir süre içerisinde listeye girebildiklerini ifade eden Bergama Belediye Başkanı Mehmet Gönenç, “2011 yılının Nisan ayında ön listeye girdik. Kalıcı listeye girmek için 2013 yılının Ocak ayında dosyamızı Paris’teki merkeze gönderdik. Bu yıl Bergama Türkiye’nin 13. Dünyanın 999. Dünya Miras Alanı olarak tescil edildi. Dolayısıyla onun haklı gururunu ve sevincini yaşıyoruz.

“TÜRK TURİZMİ AÇISINDAN ÇOK ÖNEMLİ”
Üç yıl gibi bir süre içerisinde çalışmaları tamamlayabilmiş çok az yer olduğunu kaydeden Gönenç sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizim ya bir yıllık bir ertelenme ya da kalıcı listeye girme düşüncemiz vardı. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı yürüttüğü lobi çalışmaları ve bizim dosyamızın delegasyona iyi savunulması şansımızı artırdı. Bursa ve Bergama’nın bu listeye girmiş olması gerçekten Türk turizmi için çok önemli.”
Turizm istatistiklerinde önemli bir artış beklediklerini de belirten Gönenç,“Bergama’da turizm ekonomisi de gelişecek. Bergama’da yıllık 400-450 bini aşan ziyaretçi rakamları söz konusuydu. 900 hektarlık alanı tümüyle görmek isteyen daha farklı bir turist profili ile tanışacağız. Artık burası evrensel anlamda bir miras. Hepimiz, ilgili kurum ve kuruluşlar bu alanı iyi korumak zorunda. Uluslar arası çok önemli projelerin gerçekleşeceği, yerelde çok önemli turizm yatırımlarının yapılacağı bir süreç başlamış oldu. Bergama’nın fonlardan yararlanmasının önü biraz daha açıldı çünkü ciddi bir prestiji, altın madalyayı bu kent göğsünde taşıyor. ‘Turizmi geliştireceğiz’ derken, bu alanları koruyarak plan yapmalıyız. Doğru planlama ve kullanma ile Bergamalılar, eskiden beri sahip çıktıkları ve korudukları kentte ekonomik anlamda da elde etmenin yolunu bulmuş olacak” şeklinde konuştu.
Bergamalı olarak üç yıldır UNESCO Dünya Miras Listesi’ne girmeyi beklediklerini belirten Ahmet Berberoğlu isimli esnaf, “Yıllardır bekliyorduk. Bergama için çok güzel olacak. Kültürel miraslarımızı korumak ve destek gelecek. Ekonomik ve kültürel olarak desteği olacak. Çarşıda turist göremiyoruz. Yol güzergahlarımızın değişmesi lazım” dedi.
Öğrencileri ile Nevşehir’den Bergama’yı görmek için gelen Meltem Orhan ise “Kültürel miraslarımızın biraz da daha korunması lazım. Bergama’nın Dünya Miras Listesi’ne girmesiyle daha çok insan buraya gelecek. Bu Türkiye açısından çok iyi olur. Ülkemizle gurur duyuyoruz. İnşallah bundan sonra diğer tarihi eserlere sahip çıkarız ve koruruz” diye konuştu.

BERGAMA İÇİN AVUSTURALYA’DAN GELDİ
Avusturalya’dan Bergama’nın tarihi dokusunu görebilmek için Türkiye’ye gelen Hadia Baassiri isimli turist ise Türkiye ile ilgili düşüncelerini şu sözlerle dile getirdi: “Bu sadece güzel bir şehir değil. Muhteşem, etkileyici ve büyüleyici bir yer. Truvaya gittim. İstanbul’a gittim. Hepsi çok güzeldi. Avusturalya’dan neredeyse 24 saatte geldim ama buna değiyor. Türkiye tam bir tarih kaynağı.”

YORUMLAR

  • 0 Yorum