12.Boa Yılanı (Ağaç)

Yılanlar hem suda hem de ağaçta bulunuyor (aman dikkat). Bu konuda size hem iyi hem de kötü bir haberimiz var; iyi haber boa yılanı zehirsiz, kötü haber ise sizi sarıp boğup sonrasında yutabilecek kadar güçlü ve büyük.

En büyük avcı kuşlardan birisi: Harpia Kartalı. Tırnakları 13 santimetreye kadar uzayabilen bu cici kuşlar maymun ve yavru geyikleri kavrayıp uçabilecek kadar güçlü. Sonrasın zaten malum.

9 metre uzunluğa (insan boyunun 4-5 katı oluyor ) ve 230 kilogram ağırlığa kadar çıkabilen bir yılan. Bu hayvan arkadaş, yaşantısının büyük bir kısmını Amazon nehirlerinde avlarını bekleyerek geçiriyor. Hayat bu ne olacağı belli olmaz; gün olur bir şekilde kendinizi Amazon Ormanı’nda bulursanız nehirlere dikkat ediyorsunuz.

Bu balık sürüsü “korkusuz” olmalarıyla tanınıyor. Saniyeler içerisinde kemiklere kadar tüm etleri kemirip bitiren bıçak dişli bu cengaverler de Amazon Nehri’ni mesken tutan canavarlardan. Özellikle suyun çekilmeye başladığı ve avlarının azaldığı dönemlerde ne bulsalar saldırıyorlar (birbirlerini bile yiyorlar).

Gezegen üzerindeki en tehlikeli timsaha merhaba deyin. Aşırı avlanma sebebiyle bir dönem Amazon bölgesinde soyları tükenme ile karşı karşıya kalan bu siyah canavarlar, av yasakları konulmasıyla Amazon’un kontrolünü tekrar ellerine geçirmiş gibi görünüyorlar. Siyah renkleriyle kendilerine epey bir kamuflaj edebilen bu canavarlar da yiyecekleri konusunda pek seçici değiller

Evlerimizdeki elektrik prizlerinden tam 5 kat daha fazla elektrik üreten bir balık düşünün. Bu balık elektrik enerjisini, kurbanlarını ilk etapta şok edip sonrasında rahat rahat yiyebilmek için kullanıyor. Bastığınız yere dikkat etmemeniz halinde bu balıklar yüksek miktarda elektriği serbest bırakıp insanların ölümüne sebep verebiliyor.

3 metre uzunluğunda ve 100 kilo ağırlığındaki nehir canavarı da burdaymış. Görmemiz halinde muhtemelen korkudan bayılacağımız Arapaymalar da Amazon’un en eski sakinlerinden. Genellikle kendinden küçük balıklar (ki çoğu küçük) ve kuşlar ise besleniyorlar.

Başından kuyruğuna 2 metreye ulaşabilen bir samur ile içeriğimize devam ediyoruz. Beslenmek için ilk tercihleri balıklar olan bu hayvanlar 8 kişilik çeteler halinde avlanıyor ve tehdit hissettiklerinde insanlara saldırabiliyor. 1,5 metrelik bir timsahı 45 dakikada bitirebilen bu havyanlara da çok fazla dikkat edilmesi gerekiyor.

Amazon’da tehlikeli olmak için devasa büyüklüklerde olmak gerekmiyor. Şu avuç içine sığan arkadaşlar, Amazon Nehri’ne çişini yapacak kadar cesaretli olan kişilerin vücudunun içine girip orada üremeye başlıyorlar (evet tahmin ettiğiniz yerden giriyorlar). Bu nedenle havuzlara yapmadığımız gibi Amazon Nehri’ne de çişimizi yapmıyoruz.

Köpek balıkları sadece okyanuslarda bulunmuyor arkadaşlar. Bunu öncelikle bir belirtelim. Okyanustan 4000 km uzaklıkta amazonda bu yırtıcı arkadaşlara rastlamak da gayet mümkün. He ben 3,5 metrelik, 400 kilogramlık ve jilet gibi keskin dişlere sahip bu balıktan korkmam diyorsanız Amazon Nehri’ne balıklama atlayabilirsiniz (listedeki diğer hayvanlardan da korkmuyorsunuz herhalde).

Dişçiye gitse epey bir masraf çıkaracak Kırmızı Pacu sizi saygıyla selamlıyor (belki de ısırır). Nedendir bilinmez ama Kırmızı Pacu’ların genellikle erkek yüzücülerin testis bölgelerini ısırdığı rapor edilmiş.

“Balık mı insanı yer insan mı balığı?”diye sorduran dostumuz da buradaymış. Acımasız katiller diye adlandırılan Kont Drakula kılıklı Payara Balıkları 1,2 metreye kadar büyüyebiliyor. Şahsen biz karşımızda bu dişlere sahip 1,2 metre boyunda bir “balık” görmek istemiyoruz.