Bayramı Hediye Etmişiz Ama Yaşatamamışız
A. Hamit Erden

A. Hamit Erden

Bayramı Hediye Etmişiz Ama Yaşatamamışız

22 Nisan 2016 - 19:24

Cumhuriyetimizin kurucusu M. Kemal Atatürk T.B.M.M’nin kapılarını ilk kez açtığı gün olan 23 Nisan’ı çocuklara armağan etti. Dolayısı ile 23 Nisan TBMM’nin ilk toplandığı gündür. Ulusun kendini yönetme yetkisini kullanmaya başladığı gün olarak ta tarihte yerini almıştır. Bu bayram aynı zamanda Milli Egemenlik bayramımızdır.23 Nisan Ulusal Egemenlik ve çocuk bayramı TBMM’nin 23 Nisan 1920 günü kurulmasının onuruna TBMM tarafından sadece TÜRK çocuklarına değil, bütün Dünya çocuklarına da armağan edilmiştir.

Dünyada bir başka örneği olmayan, Ulu önderimiz M.Kemal Atatürk’ün 96 sene öncesine dayanan bu engin görüşü ile geleceğimiz olan çocuklara verdiği önem kendiliğinden ortaya çıkmıştır. Geçen hafta bildik manzaraları hepimiz tekrar yaşadık... Devlet erkânının koltuklarını bir günlüğüne çocuklara terk etmesi olayı. Bana kalırsa koltuklarını çocuklara terk edeceklerine kendileri çocukların bulunduğu konuma ve yaşantıya bir günlüğüne (dahi olsa) geçmelerini arzulardım. O rolü üstlensinler ki çocuklarımızın sorunlarını ve nedenli zor şartlarda hayatlarını idame ettiklerini az olsun görmüş olup, anlarlardı.

Neden diye soranlara hemen bir dip not ile bilgilendirme yapalım.2014 yılında yapılan araştırmalarda/çalışmalarda Türkiye’de 660.000 çocuğun cinsel istismara, tacize ve şiddete maruz kaldığı/uğradığı, 893.000 çocuğun illegal çalıştığı/çalıştırıldığı, 2.206 çocuğun hala ceza evlerinde mahkûmiyet çektiğini, 191.000 çocuğun gelin edildiği, 255 “İŞÇİ “çocuğumuzun ise hayatını yitirdiğini öğrenmekteyiz. Halen sayısı 103 olan (SHÇEK) Sosyal Hizmetler ve Çocuk esirgeme kurumunda 9.843 çocuğun kayıtlı olup, fiilen bakılmaktadır. Ayrı bir ıstırap ise, 3.570 kız çocuğun, 6.836 erkek çocuğun olmak üzere toplam 10.406 çocuğumuzun da koruma altında tutulduğu ise tam bir ironi. Anne ve baları ayrı olan çocukların durumuna ise sıra bile gelmedi.

23 Nisan’da devlet erkanının bir günlüğüne bile olsa görevlerini çocuklara terk etmesine skeç gözü ile bakıyorum. Böylesi anlamlı ve önemli günlere dair yazdığım tüm yazılarda kutlamaların bir gün ile sınırlandırılmaması gerektiğini, yılın her gününe yayılmasını hep arzu ettiğim durumlar olmuştur. Bir gül ile bahar olmayacağı gibi ya da bir günlüğüne saltanat misali…

Ülkemizde çocukların yaşantısı ne denli içler acısı olduğunu görmüş olduk. Ülke olarak Dünyada bu bayramı ilk ilan eden bizler olmamıza rağmen, en fazla eziyet, şiddet ve muamele gören çocuklarında bizim ülkemizde mevcut olması ne denli acı bir manzara…

Bir Ulusun egemenliği çocukların egemen olması ile ölçülür. Sorarım sizlere; Bizim çocuklarımız ne denli egemen! Çocuklarımıza bayramı hediye etmişiz ama (böylesi bayramları kendilerine) yaşatamamışız. Geleceğimiz olan ve her biri bir çiçek olan çocuklarımızın bu anlamlı ve önemli bayramını kutlar, bu günümüzden daha güzel günler görmelerini ümit ediyorum.”BİR ÇOCUK KURTAR, DÜNYA KURTULSUN” felsefesini kalben destekleyenlerdenim.

YORUMLAR

  • 0 Yorum