YAŞI GEREĞİ SPORLA İLGİSİ OLMAYAN KESİM:
Karşıyaka halkı emeklidir.. Büyük bir çoğunluğu emeklidir.
Tuzu kuru değilse bile, yaş da değildir. Yani fazla geçim sıkıntısı, seçim derdi yoktur..
Demokrattır. Cumhuriyetçidir.
Mesela emekli teyze, memleketin analizini yaparken, "Aman evladım İzmir düşmesin de.." der.
Bu cümlenin devamı, "Memleket ne hali varsa görsün" dür.
Yeter ki teyzenin rahatı bozulmasındır.
Hani bırak doğuyu, güneydoğuyu, teyze Kemeraltı'na bile en son 5 yıl önce gitmiştir.
Emekli amca için de durum pek farklı değildir. Amca dürüsttür, demokrattır, bankamatikten hak ettiği maaşını aldığı gün duyduğu heyecan, ömre bedeldir. O'nun için de yılan dokunmadığı sürece nefes almaya devam edebilir. Sakınca yoktur.
Ve bu teyzelerle amcalar, en az yüzde yetmiştir.
Kurnaz Belediye Başkanının "Stat için referandum yapalım" dediği kesimdir bu.
Sporla uzaktan yakından ilgisi olmayan, memleketin siyasi gidişine de sadece televizyonlardan şahit olan kesim.
Kulübe faydası yoktur.
VARYEMEZLER :
Rakı balığı severler. Körfezin mavi sularına mehtap eşliğinde kadeh kaldırırlar. Memleketin gidişini de sofraya meze yaparlar.
Genellikle televizyonlarda İstanbul'u izlerler. Önemli derbilerde uçağa atlayıp soluğu İstanbul'da alırlar ve "seyircilik görevlerini" yerine getirirler.
Karşıyaka'nın can çekişen problemlerini bilseler bile, mazeretleri, bahaneleri vardır.
"Efenim Selçuk Yaşar bir müsaade etse, neler yaparım neler?" derler.
Sanki zannedersin, Selçuk Yaşar mafya babası. Kafalarına silah dayamış da, bunlar da kötü gidişata müdahil olamıyorlar.
Bu tür saçma salak bahanelerle, güya küskünler grubu oluştururlar.
Hâlbuki niyetleri de yoktur yaraya parmak basmaya, gönülleri de.
Onlar için varsa yoksa İstanbul'dur!
Tıpkı siyasi çapları İzmir olduğu kadar!
Bu yüzden de Karşıyaka'ya kılını bile kıpırdatmazlar.
Ben bu varyemezler arasında, "Karşıyaka süper lige çıkarsa onu tutarım" diyenini bile gördüm.
O derece vahimdir bakış açıları.
Kulüp'e faydası yoktur.
POLİTİKACILAR:
Karşıyaka'nın hangi ligde olduğunu dahi bilmezler. Seçim öncesi Karşıyaka sokaklarına yuvalanırlar. Hatta Kulübün atkılarını takıp, "Kaf Kaf" çekerler. Sonrasında ortadan kaybolur, Ankara'nın yolunu tutarlar. Aldıklarını almışlardır. Atkılarını takıp, bir oy için dökmedik dil bırakmayan teşkilatlarında, on tane kombine alan çıkmaz.
Seçim arifesinde, pencereden kapıdan, bacadan Kulübe girip destek isterler, sonra da sırra kadem basarlar.
Kulübe faydası yoktur.
VATANDAŞLAR:
"Ulan biz bunlara oy veriyoruz ama aralarında aktif organlarda Ankara'da görev alan bir tane bile İzmirli yok!" diye düşünmezler.
"Neden kullanılıyoruz?" demezler.
Oturdukları yerden, önce parti, sonra kulüp derler.
Kulübe faydası yoktur.
BELEDİYELER :
Türkiye'de, belki de yeryüzünde emsali olmayan tek belediyedir.
"Ben stat yapmadıysam, başkası da yapmasın" diyen.
Kulübe seçim arifesinde, "cansuyu" adı altında "bahşiş" veren.
Uyuşturucu bağımlısı gibi, boyunduruk altında kendisine bağımlı yapan.
Vatandaşını, bir stada oyunu satar korkusuyla, "salak" ve "satılık" yerine koyup üstü örtülü hakaret eden.
Yeryüzünün tek belediyesidir.
"Bahşişler" haricinde, Kulübe faydası yoktur.
YÖNETİM :
Sahipsiz... Çaresiz... Desteksiz... Yalnız... Dolayısıyla şaşkın...
Savruluyor...
Ve buna rağmen iki büyük kupası var..
TARAFTARLAR :
Tek kelime bile söylemeye gerek yok. Yaptıkları yapacaklarının teminatıdır!
İnternete gir, "Karşıyaka" yaz...
"Görselleri tıkla", Resimlere bak!
Fotoğraflar yalan söylemez!
YORUMLAR