Bugün güle oynaya dolaştığınız Pasaport'a çıkmıştı 15 Mayıs günü Yunan
Kordon işgal altındaydı.
Izmir'de yaşayan Rumlar Yunan bayraklarını sallaya sallaya Kordon'a koşup Yunan'ı sevinç nidalarıyla karşıladılar.
Çayımızı yudumlayarak vapur keyfi yaptığımız suları Yunan bandıralı korsan kılıklı destroyerler kirletiyordu o gün
Pasaport'tan Konak istikametine doğru yürümeye başlayan Yunan askerleri, yaşlı genç, kadın çocuk demeden önlerine çıkan herkesi tartakliyor, eziyet ediyor, sağa sola vurup herşeyi kırıp döküyorlardı
Izmir'de yaşayan Rum halkı zevkten dört köşe zafer sarhoşluğu yaşamaya başlamıştı
Nam-ı diğer Şehit Nevres...
31 yaşındaki genç gazeteci Hasan Tahsin esir yaşamaktansa ölmeyi tercih etmişti
Bugün çocuğunla ya da torununla birlikte mısır patlagi yiyip güvercinlere buğday verdigin meydanda, bir nesil önce yaşayan nam-ı diğer şehit Nevres çekti belinden silahı, Yunan'ın başındaki ölüm kumandanına doğru boşalttı mermileri
Her zaman olduğu gibi yakışanı yaptı Yunan..
Tek adama süngü mermi tekme tokat mavzer bomba ne varsa daldılar
Oracıkta şehit ettiler Gazeteci Hasan'ı..
Ölüme kurşun atan Nevres'i..
Çok uzun süre önce değil, en fazla bir kuşak önce oldu bunlar
Torununla mısır yediğin meydanda oldu
Kumru yiyerek önünden geçtiğin Kantar karakolunun orada oldu
Önünde selfi yaptığın Hükümet Konağı'nın dibinde oldu
Tıpkı bugünkü gibi...
Ingiliz'i, Fransız'ı, Italyan'ı bir olup Yunan'ı gazladilar..
Körfez 'de bekleyen donanma gemisi kimdi peki?
İyi bildin..
Tabi ki Amerikan donanmasıydı..
Ne olur ne olmaz diye bekliyordu körfez girişinde koca Amerika!
Bu Yunan yüzüne gözüne bulaştırır korkusuyla bekliyordu Coni diken üstünde
Dört gun sonra 19 Mayıs'ta Mustafa Kemal tabiri caizse aldı eline süpürgeyi, başladı pislikleri Samsun'dan bu yana supurmeye...
Kan gövdeyi götürdü
Binlerce şehit binlerce gazi verdik
Yurdumuzu işgal eden akbabalar Türk ordusunun nal seslerini duyunca topukları popolarina vura vura kaçtılar 1922'nin 9 Eylül finalinde
Yaktılar yıktılar kırdılar döktüler tecavüz ettiler, işkence yaptılar ve kaçtılar..
19 Mayıs'ı jimnastik bayramı zannedenler veya bu seviyeye indirerek itibar suikastı yapmaya çalışanlara aldanmayın
19 Mayıs'ı hissederek kutlamak için önce lanet olası 15 Mayıs'ın ne olduğunu bilmek gerekir..
15 Mayıs'ı sorun Mustafa Kemal'lere..
İsmet paşalara..
Fahrettin paşalara..
Fevzi paşalara..
Suphi albaylara..
Zühtü Işıl'lara..
Şehit Nevres'lere.. Hasan Tahsin'lere..
Geldikleri gibi gitmediler işte..
Yaktılar yıktılar ve gittiler kaçtılar
19 Mayıs'ı haketmek istiyorsan, önce 15 Mayıs'ı beyninin bir kenarına koymalisin.
Unutmamak üzere hem de !
YORUMLAR