Öğretmen sınıf başkanı seçimi yapacaktı.
Derse girdi ve tam bir ders boyunca anlayabilecekleri şekilde çocuklara seçimin, oy kullanmanın ve demokrasinin ne anlama geldiğini anlattı
Teneffüs zili çaldığında koridora çıkarken çocuklara seslendi;
"Hadi bakalım teneffüs boyunca gönlünüzdeki arkadaşı aday olarak belirleyin, kulis yapın, geri geldiğimde seçim yapacağız" dedi
Teneffüste hararetli bir şekilde çocuklar birkaç aday belirlemişlerdi
İkinci derse girerken öğretmenin koltuğunun altında bir koli vardı.
Koliyi getirip kürsüye koydu ve "Çocuklar bu sizin seçim sandığınız olsun. Küçük birer kağıda başkan secmek istediğiniz arkadaşın ismini yazıp sandığa atacaksınız " dedi
Sonra "Evet.. Adaylar belli mi? Adaylar tahtaya çıksın bakayım " dedi...
Sıraların arasından dört çocuk çıktı ve yüzlerini sınıfa döndüler
Sınıftan uğultular geliyor, her çocuk adayının ismini söylüyor, neşe içinde oy kullanmaya hevesleniyorlardı
O anda öğretmen "eveeet bir arkadaşımız daha olsun" diyerek, sınıfın kapısından çıktı ve karşı sınıfa girerek oradaki bir öğrenciyi alıp getirdi
O çocuğu da adayların hemen yanına dikti ve "Benim gönlüm bu arkadaşınızdan yana" dedi
Sınıfta bir sessizlik oldu.
Çocuklar şaşkındı
Hiç bilmedikleri ve tanımadıkları, hatta kendilerini de tanımayan başka sınıftan bir öğrenciyi öğretmen sınıfa başkan adayı olarak dayatmıştı
Saçma geldi size değil mi?
Saçma değil, halka kulak vermeyen halkın partisinde durum bu!
Umarım başka sınıftan öğrenci getirilecek şeklindeki duyumlarımız boş çıkar
Sokaklar Ahmet Diker gibi tecrübeli siyasetçilerin afişleriyle dolu
Ve artık ne İzmir ne Karşıyaka "garanti bölge" değil
Doğru adamı bulmaz da halkın sesine kulak tıkarsanız, bedelini ödersiniz
Biz söyleyelim de, ister duyun ister uyun, isterseniz uyuyun
YORUMLAR