Ne partinin yüzünü sağa çevirişi,
Ne onlarca kayıp seçim,
Ne referandum mağlubiyeti,
Ne de cumhurbaşkanlığı yarışı bozgunu...
Şunu net bir biçimde anladık ki, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun o koltuk üzerinden kalkabilme ihtimali yok.
Üstelik pazarlık olarak öne sürdüğü Alevi oyları da yavaş yavaş partinin üzerinden elini çekerken...
Bakmayın Mustafa Balbay'ın, Umut Oran'ın yaptığı çıkışa...
Parti içi muhalefetin karşılığının ne olduğunu görmek istiyorsanız CHP'de, önce Birgül Ayman Güler'in, Emine Ülker Tarhan'ın veya Süheyl Batum'un küçücük bir yayın organında dahi aylardır adının neden zikredilmediğini soracaksınız kendinize...
Dedim ya gelinen noktada Kılıçdaroğlu'nun istifasını gerektirecek bir durum yok! Kılıçdaroğlu'nun istifa edip olağanüstü kurultayda yeniden aday olması sadece Kılıçdaroğlu'nun elini güçlendirir. Bizim siyasi anlayışımızda alınan başarısızlık sonrası istifa erdemlidir. Fakat maalesef, istifa edip olağanüstü kurultayda yeniden seçilmek daha erdemlidir...
Görürsünüz, parti gerçekten gemileri yakmamışsa Kılıçdaroğlu aday olacağı kurultayda yeniden Genel Başkan seçilecek ve Türkiye'de AKP'ye oy vermeyen kesimin önderliğine 4 yıl boyunca yeniden soyunacaktır.
Siz, her türlü delege gücünü elinde bulundurmasına rağmen Kılıçdaroğlu'nun 1 Kasım seçimlerini mağlubiyet sayarak ve partinin karanlık geleceğine güneş doğsun düşüncesi ile istifa edip, tekrar aday olmayacağını uma durun;
Siyaset, şayet aday olur da seçilirse partinin içinden bir parti daha çıkacağını öngörmek durumunda.
MHP'yi konuşmaya dahi gerek duymuyorum. Liderini efsaneleştiren bir partide Bahçeli'nin ölünceye dek o koltuktan kalkmayacağını söylemek yanlış olmaz.
Dünyadan Türkiye'yi çıkarın, siyasette tek geçerli bir kural vardır; Siyaseten tek başarı iktidar olmaktır. İktidar vaadederek başa gelenler, vaatlerini yerine getiremediklerinde giderler!..
YORUMLAR