Öncelikle AK Parti'nin İzmir listesini beğendiğimi söyleyemeceğim. Partinin en etkili siyasetçileri olan Binali Yıldırım ve Nükhet Hotar dışında seçmen tercihine direkt etki edecek bir isim göremedim.
MHP'de Senem Kılıç ve Neslihan Çelik partinin katı yüzünü yumuşatan isimler olarak gözükse bile Aslan Savaşan ve Murat Koç'un bir sıra geriye çekilmesi ciddi bir haksızlıktı. İzmir'den 4'ün üzerinde bir milletvekili çıkarması pek de olası gözükmeyen MHP'nin, bu iki milletvekiline 4 ay boyunca boşuna zaman harcattığını düşünüyorum.
Anketler de gösteriyor ki HDP'nin baraj altı olması söz konusu değil. Peki ya İzmir? HDP, İzmir'den alıp alabileceği en yüksek oyu 7 Haziran seçimlerinde aldı. Anlık reflekslerle değil uzun vadeli hareket eden İzmirli seçmen, Türkiye'yi meşgul eden terör gündeminin faturasını bu partiye kesecek olursa, partinin 1. bölgeden ancak 1, 2. bölgeden ise milletvekili çıkaramayacağını söylemek yanlış olmaz.
Gelelim CHP'ye.
Partinin İzmir'deki durumunu özetleyecek tek bir soru var aslında...
Kamil Okyay Sındır seçilecek mi?
Atilla Sertel'in dönüşünden sonra 7. sıraya düşen Sındır'ın 1 Kasım seçimleri için uygulayacağı taktik bu sorunun cevabını verecek.
Aslında gelinen noktada Sındır'ın seçilebilme olasılığının yüksek olduğunu söyleyebiliriz.
Asıl konuşulması gereken 2. bölgede AKP'nin mi yoksa HDP'nin mi milletvekili sayısının düşeceği!
Özetleyelim, 7 Haziran seçimleri sonrası “İstikşafi” gibi dandik bir söz ile yorumlanan CHP-AKP koalisyon görüşmeleri olumsuz sonuçlanmış iki parti yetkilileri çok ciddi “ayrılıklardan” bahsetmişti.
1 Kasım seçimlerinin ardından yine gündeme gelecek bu koalisyon seçeneği büyük bir ihtimalle olumlu sonuçlanacak.
Acaba o gün çıkıp bu geniş görüş ayrılıklarını nasıl aştıklarını, hangi partinin koalisyon için hangi iddialarını toprağa gömdüğünü açıklayabilecekler mi?
YORUMLAR