Canlılar, yaşadıkları fiziksel koşullara, çevreye, iklime, kıtlığa, yokluğa uyum sağlayarak, hayatta kalma mücadelesi için yaşarlar. 2,5 milyon yıldır böyle oldu ve olmaya devam edecek.
*
"Tarih öncesi" olarak adlandırılan çağlar, yazının bulunmasından öncesini kapsıyor. Demek ki; bilim insanları "Yazısız tarih olmaz" demiş. Hatta tarih öncesi hiçbir yazılı bilgi olmayan başlangıç "Karanlık Çağ" olarak adlandırılmış. Neyse ki taş ve maden, bakır, tunç, demir kullamıyla karanlıklar dağılmaya başlamış.
*
İlk Çağ, yazının icadı ile başlar. Kavimler göçü ve kölelik sistemi ile anılır.
Orta Çağ, Batı Roma yıkılır. Din savaşları yayılır. Dönem sonu Rönesans ile biter.
Yeni Çağ, İstanbul'un fethi ile başlar. Rönesans ve reform, okuma düşünme, üretme ile çağın adı gibi yenilikler getirmiştir.
Coğrafi keşifler, güçlü devletler ve sömürgeleri... Dünya, artık sanayi ile tanışıyor, geriye dönüş şansı yok!
Yakın Çağ, Fransız ihtilali ile başlar. Milliyetçilik hareketleri ve demokrasi yayılırken kölelik biter. Sömürge hırsıyla dünya savaşları başlar. İşçi sınıfı ortaya çıkar.
İnsanlık için modern kölelik, kapitalizm, sosyalizm, kalabalık şehirler, tüketim, daha çok tüketim...
Artık ne "İşçi hakları" diye bağırarak sokağa çıkan devrimci Ayşe'yi durdurabilirsiniz. Ne de kent soylu yaşamı lüks mağazalar kapatarak aldıklarını sınıf atlamış edasıyla giyerek sokağa fırlayan Fatoş'u..
*
Artık değer, para, değişim, dönüşüm,
Serbes piyasada sınırsız çeşit mal ve hizmet sunumu,
Teknoloji dönemi; cep telefonlarında dünyanın her yerine ulaşım, globalleşme var.
Artık insanı köleleştiremez, itibarsızlaştıramaz, kapatamazsınız.
*
Karanlıkla başlayan insanlık, aydınlığa doğru 2,5 milyon yıllık uzun bir yolculuğa devam ediyor. Bilmem kaç milyar insan hem bu süreci, hem de kendini gerçekleştirmek için geldi ve gitti. Ancak bir avuç insan var ki; tüm insanlık boyunca tanındı ve saygı gördü: Sanatçılar, edebiyatçılar, bilim insanları, adalet ve devlet kuranlar...
İnsanlığa kalıcı artı değer yaratanlar!
*
Her dönem, pek çok kişi kalıcı olmak, bir iz bırakmak ister. Şimdilerde de bu uzun gelişim sürecinde kendi kısa ömrü ile bütün bu geçmişi silip, yeniden dizayn edip böylece en büyük olarak tarihe geçme hayalinde olanlar var.
Sadece gülümsüyorum...
*
Tarih silinemez, değiştirilemez!
Daha büyük olmak için geçmişte yapılanları geliştirip daha büyük artı değerler yaratmak, ilerletmek gerekir.
Zaman, hiç geriye gitmedi ve sadece ileri gidenler marka oldu.
*
Bugün 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı
Dünyada kaç lider var ki böyle bir gün yaratan?
Bilinen kayıtlı 3997 kitabını okuduktan sonra, Nutuk'u yazan Atatürk, aslında tarih yazmıştır; Türk Milletinin, dünyada milyon yıl süren gelişimi, kendini yoktan yaratma sürecinde, çok kısa bir zamanda imkansızı başararak nasıl en üst akılla gerçekleştirdiğini anlatıyor.
*
22. İzmir Kitap Fuarı, 22-30 Nisan 2017 tarihleri arasında yine her zamanki yerinde Kültürpark - Uluslararası İzmir Fuar Alanı'nda düzenlenecek.
*
Ben de sizleri Önce Nutuk almaya, okumaya, sonra da daha güçlü, sürdürülebilir büyüme ve kalkınma yapılanmasında tarihe bir iz bırakabilmek için tüm kitaplarla tanışmaya davet ediyorum.
*
Dünya devi olmak için;
Nereden geldiğini unutmadan, nereye gideceğini bilerek,
Yüksek teknoloji tabanlı, yüksek etik değerli, inovatif bir toplum olabilmek...
Önce okumalı, sonra tarihte yazılmaya, okunmaya değer işler ve başarılar yaratmalıyız.
*
Çırak ustayı geçmezse zanaat ölür değil mi usta?
YORUMLAR