VELHASIL-I KELAM

Özümüzü, değerlerimizi, kültürümüzü koruyarak,
Güzeli, doğruyu, medeniyeti, aydınlığı, ileriyi bulma adına...
Akıl, fikir, eğitim, deneyim, ruh, din, ahlak, etik, terbiye...
Ve daha sayamadığım ne varsa;
Herkes önüne koysun düşünsün!
*
Akıl yoksa zor;
Bilmediğini bilmezmiş insan!
Ağzı olan da konuşurmuş...
*
Boşa koyup dolmayan,
Doluya koyup almayan emeği düşünmek...
Emeğin hakkını düşünmek...
*
Emek, insanlığın en yüce değerlerinden belki de birincisi.
Kendi emeğimizin karşılığını alıyor muyuz?
Bize emek vermiş ölmüşlerimizin emanetleri için,
Bir de hâlâ yaşayanlarımızdan aldığımız emeğin hakkını verebiliyor muyuz?
Şu anki varlığımızda
Ve kendimizi gerçekleştirme yolculuğumuzda kimlerin emeği var?
*
Nefes almamıza sebep olan ailemiz ve geçmişimiz,
Tüm dinleri, ahlak ve edebi emreden peygamberlerimiz,
Gerçek dini öğreten büyüklerimiz,
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulması için emek vermiş
Atatürk ve silah arkadaşları,
Eğitim, sağlık, güvenlik gibi kurumların çalışanları...
Eşimiz, dostumuz, çevremiz...
Ne çok emek iç içe geçmiş!
*
Şimdilerde mezarlıklardan rantiyeli araziler,
Ölmüşlerden maaş bordroları, oy pusulaları...
Cumhuriyete hakaretler...
Vatandaş savaşa, mülteci plaja,
Bilim insanlarına, gazetecilere hapis,
TV şaklabanlarına YOK(!) üyeliği, FON(!) yöneticiliği,
Gencecik Mehmetçiklerden yarım kalmış hayatlar ordusu yarattık.
*
Bize emanet edilen vergiler, canlar, mallar, oylar...
*
Velhasıl-ı kelam tuz da koktu!
*
Şimdilerde hayatı kitlediğimiz referandum süreci var.
Bizde takvim durdu; herkes 16 Nisan'ı bekliyor da...
Avrupalı bizi beklemiyor.
Dün, vizesiz Avrupa konuşurken;
Bugün, dört milyon mülteci gibi;
Bakanlarımızın da kanatları, kolları kırıldı Avrupa yollarında...
Kapı duvar.
*
Herkes şapkasını koysun önüne...
Yüksek teknoloji tabanlı, inovatif dünya insanı yetiştirerek mi açılır kapılar?
Yoksa bir grubun çalışmadan lüks yaşadığı,
Gerçek emeğin fakirlikle boğuştuğu, vasıfsız insanlar ülkesi midir istenen?
*
Başarının ölçüsü emek vermek midir hayata insanlığa?
Yoksa sebepsiz zenginleşme midir başarı?
*
Sayıştay denetimi neden korkutur ki adaletli sistemi?
*
Adalet her şeyin yerli yerinde olması değil mi?

İKTİSATÇI NOTU:
Ekonomide her şeyin yerli yerinde olmasına "Etkin istihdam" diyoruz;
Bu durum en ideal, en istenen durumdur. Yani ülkenin en verimli hali!
İktisat okuyanlar bilir...
Bilenler bilmeyenlere anlatsın.
Bilmeyenler de sussun dinlesin, öğrensin gari!