Hikayemiz Birlikte
Reklam
Erkan Sevinç

Erkan Sevinç

Hikayemiz Birlikte

16 Ekim 2024 - 09:05

Antalya’daydım. 61.Uluslararası Altın Portakal Festivali’nde. Açılışına katılamadım ama kapanışında vardım. Geçtiğimiz yıl “Kanun Hükmü” adını taşıyan belgeselle ilgili tartışmalar nedeniyle Altın Portakal Film Festivali’nin 60’ıncısını yapılamamıştı. Sunuculuğunu Şebnem Dönmez’in yaptığı gece Cam Piramit’te görkemli bir şekilde düzenlendi. Çok beğendiğim Barabar’ın müzikleri harikaydı.

Ayak üstü Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı ile konuştum. Böcek bu yıl olduğu gibi gelecek yıl da aynı heyecanla 7-16 Kasım 2025’te Altın Portakal Film Festivali’nin 62’ncisini düzenleyeceklerini vurguladı.

Ödül töreninde ödül alan ya da konuşma yapan hemen hemen herkes “kadınlara yönelik taciz tecavüz zulüm ve cinayetler son olsun” mesajları verdi. Daha önceki yıllarda kadınlara ait söylemlerde kadınların lehine yapılan mücadelelerde eğitim, kız çocuklarının küçük yaşlarda evlendirilmeleri, tacizler, tecavüzler, psikolojik ve fiziksel şiddet eylemleri söz konusundayken son yıllarda kadın cinayetlerinin artması üzerine “kadınlar yaşasın “cümlesi ödül törenlerinde zaten sıkça söylenir oldu.

Şöyle bir ödül alanları hatırlayalım..

“Cahide Sonku Ödülü”, “Gülizar” filminin kostüm tasarımcısı Yağmur Ergül’e, “En İyi Senaryo Ödülü” “Evcilik” filminin Yönetmeni Ümit Ünal’a, “En İyi Müzik Ödülü” “Balinanın Bilgisi” filminden Serkan Polat, Özgür Alper ve Pınar Bayrak’a, “En İyi Kurgu Ödülü”, “Fidan” filminin kurgusunu yapan Melike Kasaplar’a verildi.

“En İyi Sanat Yönetmeni Ödülü”, “Gülizar” filminin yönetmeni Meral Aktan, “En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu Ödülü”, “Fidan” filminin oyuncularından Ayça Bingöl, “En İyi Yardımcı Erek Oyuncu Ödülü”nün sahibi ise “Mukadderat” filmindeki rolüyle Osman Sonat kazandı.

“En İyi Kadın Oyuncu Ödülü”nün sahipleri “Ayşe” filmindeki rolüyle Binnur Kaya ile “Mukadderat” filmindeki rolüyle Nur Sürer oldu.

Binnur Kaya, hayatını sevdiklerine adayan tüm kadınlar adına ödülü almak istediğini belirterek, kadınların birlik kurup, bağırıp sesini çıkarmasına rağmen görülmesine imkan olmadığını dile getirdi. Nur Sürer, ödülünü Yılmaz Güney için aldığını ifade etti.

“En İyi Erkek Oyuncu Ödülü”nün sahibi Nejat İşler, “Evcilik” filmindeki rolüyle kazandı. “En İyi Görüntü Yönetmeni”, “Balinanın Bilgisi” filminin yönetmeni Murat Has’a gitti.

“Behlül Dal En İyi İlk Film Ödülü”, “Ayşe” Filminin Yönetmeni Necmi Sancak, “Dr. Avni Tolunay Jüri Özel Ödülü”nün sahibi ise “Gülizar” filminin yönetmeni Belkıs Bayrak oldu. Bayrak, ödülünü Türkiye’nin kadınlarına, topraklarına sahip çıkmaya çalışan Filistin’in kadınları adına aldığını belirtti.

“En İyi Yönetmen Ödülü”nü, “Ayşe” filminin yönetmeni Necmi Sancak aldı. “En İyi Film Ödülü” ise Nadim Güç’ün yönettiği “Mukadderat” oldu.

Gecede, “Ulusal Kısa Film Yarışması”nda, “En İyi Film Ödülü”nün sahibi “Neredeyse Kesinlikle Yanlış” filminin yönetmeni Cansu Baydar oldu.

“Mükemmel” filminin senaristi ve yönetmeni Ece Dizdar’a da “Jüri Özel Ödülü” verildi. Dizdar, yazıp yönettiği bir filmle “Altın Portakal” almanın heyecanını yaşadığını belirterek şahane bir hafta yaşadıklarını ifade etti.

“Ulusal Belgesel Film Yarışması”nın “Jüri Özel Ödülü” Ali Kemal Pasiner’in yönettiği “Bedri Rahmi Eyüboğlu: Toprağın Sırrına Erenler” belgeseline, “En İyi Film Ödülü” ise Yönetmenliğini Fatma Karakuş Kaçmaz’ın üstlendiği “Kadranı Olmayan Saat”e gitti.

“Uluslararası Uzun Metraj Film Yarışması”nda “Jüri Özel Ödülü”nü “The Witness”in yönetmeni Nader Saeivar aldı.

Yönetmen Saeivar, İran’da aylar önce sokağa çıkan kızlar adına ödülünü aldığını belirterek tüm ülkelerdeki savaşların bitmesini, kadın cinayetlerinin sona ermesini temenni etti.

“En İyi Kadın Oyuncu” ödülü “The Girl with the Needle” filmindeki rolüyle Victoria Carmen Sonne’ye, “En İyi Erkek Oyuncu” ödülünü “The Dog Thief filminden Franklin Aro Huasco kazandı. “En İyi Yönetmen”, “Köpek Hırsızı” filmiyle Vinko Tomicic, “En İyi Yabancı Film” Ana Guevara ve Leticia Jorge’nin “Don’t You Let Me Go “oldu.

“Sinema Okulları Öğrenci Filmleri Yarışması”nda “En İyi Öğrenci Filmi”, “Sistem”in Yönetmeni Maltepe Üniversitesi öğrencisi Abdülhalim Erez’e, “Jüri Özel Ödülü” ise “Döngü” filminin yönetmeni Kastamonu Üniversitesi öğrencisi Ramazan Yakut’a verildi.

Fırsat buldukça festival filmlerini izlediğim, söyleşilere katıldığım etkinlikte en iyi film seçilen “Mukadderat”a gelince. Sıcacık bir hikâye. Ruhu yaşlanmayan ve kendi hayatına sahip çıkan, yaşamak isteyen kadınların filmi ‘Mukadderat’ ama aynı zamanda aile olabilmeyi ve kalabilmeyi anlatan yanıyla da çok özel bir hikâye. . ‘Mukadderat’ biz erkeklerin eşlik ettiği gerçek bir kadın filmi. Yönetmen Nadim Güç anlatıyor..

“Bu ülkede kadınlarla ilgili derdi bakıp da görmemek mümkün değil. Her şey çok erkek. Anlatılan, yazılan, çizilen şeyler erkek. Şirketler erkek. Bütün sektörümüz erkek. Bu beni biraz rahatsız ediyor. Hala çok erkek var. Bu kadar şeyin içinde bir kadını anlatmak daha incelikli geliyor bana. Çünkü kadının ruhunu, onun içinde ne hissettiğini bilmek daha doğrusu bilmeyi tahmin etmek. Bizim ülkemizde anneler, kadınlar çok değerli. Onu biz çocukluğumuzdan beri hissediyoruz ama bir yerden sonra o bağ kopuyor, o bağın kopmaması gerektiğini düşünüyorum. O roller kalıplaşmış ve o roller yapışıyor herhalde ve kadına karşı bakış açısı bunun üzerinden geliştiriliyor”

Ve İzmir’den bir ödüllü film. Gecede “En iyi yönetmen” ödülünü alan Necmi Sancak’ın senaryosunu Ahmet Sancak ve Binnur Kaya’yla birlikte kaleme aldığı Ayşe filmi.  Down sendromlu Rıdvan’ın ablası Ayşe’nin hayatından izlediğimiz film, gerçeğin insanın içini titreten soğuğuyla yüzleştiriyor izleyenleri. Annesi ölmüş, babası komada olan Ayşe’nin gönüllü olarak kendi hayatından vazgeçişine şahit oluyorsunuz filmde. Üstelik film gerçek hikaye. Yönetmen Necmi Sancak kuzeni Rıdvan Sancak’ın hikayesini perdeye taşıyor. Ayşe’ye hayat veren Binnur Kaya karaktere ruhunu, kalbini ve tecrübesini koymuş, “En İyi Kadın Oyuncu “ödülünü bin kere haketmiş. Kaya “Seyretmesi zor bir film, çünkü müzik yok. Filmi satacak hiçbir şey yok. Ayrıca yönetmenimiz Necmi Sancak, Rıdvan üzerinden çok ahlaklı davrandı. Rıdvan’ı daha çok gösterip ajitasyon yapmadı. Ve insanlar gerçek hayatta nasıl konuşuyorlarsa, ne yapıyorlarsa hiçbir süs olmadan çekti filmi. Karanlıksa karanlık” diyor.

Soyadları size yabancı gelmemiştir. Filmi hayata geçirenler Folkart’ın yönetim kurulu başkanı Mesut Sancak’ın akrabaları. Filmin senaryosunu yazan Ahmet Çakmak Mesut Sancak’ın kardeşi. Yönetmen Necmi Sancak ve başrol oyuncusu Down sendromlu Rıdvan Sancak Mesut Sancak’ın yeğenleri. Teşekkürler Folkart ailesi..

Daha yazacak o kadar çok şey var ki..,

İyi ki ben de vardım bu filmlerin içinde..

Erkan Sevinç


YORUMLAR

  • 0 Yorum