ÇOCUKLAR VE ETİK DEĞERLE
Gülay Altınbaş

Gülay Altınbaş

ÇOCUKLAR VE ETİK DEĞERLE

06 Haziran 2017 - 13:14

Halkın kendi kendine oluşturduğu, hiçbir yazılı metine dayanmayan kanunlara Etik Kanunları denir. Yani halk bunu kendi kendine oluşturmuş, benimsemiş ve hayatına almıştır. Bir nevi kanundur ama yazılı değildir. Bu kanunda zorlama yoktur ki güzelliği ve uygulanabilirliği burdan gelir.

Gelenekten doğan en insani değerlerimizdir. Evrenseldir; yani her coğrafyada, her ırkta görülebilir. Örneğin hoşgörü, sabır, merhamet, alçakgönüllülük gibi değerler; sadece bir ülkede, bir coğrafyada, bir dinde yer almaz.

Çoğu zaman ahlakla aynı anlamda kullanılır ama aynı değildir. Ahlak, zamanla değişim gösterebilir ama etik zamansızdır ve kalıcıdır. İnsanları birleştirir, etrafındaki çelişkili tüm davranışlardan arınmıştır.

Bu kalıcı özellikler, onu uygulayanları da evrensel ve zamansız kılar.

Şimdi gelelim anlatmak istediğim meselenin özüne. Geçen hafta Dünya Etik Günü idi. Duydunuz mu? Haberiniz oldu mu? Ben bir iki haber dışında hiçbir yazı görmedim bununla ilgili olarak. Hepimiz dört dörtlük insani değerlere sahip olduğumuz ve toplumca hayatımızda uyguladığımız(!) için üzerinde durmaya gerek duymadık sanıyorum.

Bizler, büyükler olarak, sahip olduğumuz bu değerleri çocuklarımıza da o kadar mükemmel bir şekilde öğretiyoruz ki bu konuda da kimsenin şikayeti ve önerisi de olmadı sanıyorum .

Oysa toplumu yaşatan ve bir arada tutan bu değerler günümüzde o kadar azalmaya başladı ki yakında böyle değerler var mıydı acaba diye sorgulamamız yakındır. Nereden mi biliyorum? Bir bakın çevrenize, çocuklara, gençlere... Bahsettiğim değerlere ne kadar sahipler?

Biliyoruz ki biz, evde küçük yaşlardan itibaren çocuklarımıza ne kazandırırsak, ileriki yaşlarda çocuklarımızda da bu davranışları göreceğiz. Yine biliyoruz ki okul evde başlar, daha sonra eğitim hayatında devam eder. Yani bir yaşından itibaren çocuk evden kazandığını okula da taşır. Zannetmeyin ki bu değerler okulda öğretilir. Ailenin zamanında kazandırmadığı ahlaki değerler ne okulda ne toplumda hakkıyla öğretilebilir. Bu konuda çok sevdiğim bir söz vardır: “Gömleğin ilk düğmesini yanlış iliklerseniz, sonrakileri de yanlış iliklersiniz.” Evde başlanmayan eğitim, hep bir yönüyle eksik kalır; ne kadar uğraşırsanız uğraşın o eksiklik bir şekilde ortaya çıkar.

Hani yaşlanınca saygı bekliyoruz ya; hani bize yalan söylenmesinden hiç hoşlanmıyoruz ya; hani karşımızdan dürüstlük, hoşgörü, anlayış bekliyoruz ya; hani örf, adet ve geleneklerimize sahip çıkılmasını bekliyoruz ya; hani hırsızlık , adam öldürmek, sahtekarlık toplumda hiç bulunmasın istiyoruz ya; işte bunların hepsi ahlaki ve etik değerleri biz ne kadar önemsedik ve zamanında çocuklarımıza ne kadar öğrettiysek o kadar var olacaklar.

Gelecekte nasıl bir dünyada yaşamak istiyorsak, onu şimdiden hazırlamaya başlamamız gerekiyor. Yoksa ah, vah, tühlerle geçireceğimiz bir hayat bizi bekliyor.

YORUMLAR

  • 0 Yorum