Yeni yıl geldi geliyor derken eskitmeye bile başladık. Geçen yılda neler yaşadık, neler deneyimledik?...
Bu deneyimlerden ne dersler aldık ya da hiç ders alabildik mi?
Yaşamın tüm alanında meydana gelen değişimler, gelişmeler bir yana; biz uzmanı olduğumuz alana, eğitime dair neler yaşandı kısaca ona bakalım...
2017 yılı; eğitimde bir çok kararın alındığı, bir çok değişikliklere imza atıldığı bir yıl oldu.
Hem liselere geçişte hem de üniversite sınavlarında köklü değişiklikler yaşandı.
TEOG ve YGS, LYS sınavları kaldırıldı.
TEOG'un yerine adrese dayalı sistem getirildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “TEOG’u yanlış buluyorum, kaldırılması lazım” açıklamasından sonra, eylül ayında Milli Eğitim Bakanlığı, yeni sistem netleşmeden TEOG’un kaldırıldığını duyurdu.
En son yapılan düzenlemelere göre öğrenciler, adrese dayalı yaptıkları beş tercihten birine yerleşecek.
Milli Eğitim Bakanı, "nitelikli" okulların seçme sınavı ile öğrenci alacağını duyurdu. Milli Eğitim Bakanının, okulları “nitelikli” ve dolayısıyla “niteliksiz” olarak sınıflandırması çok tartışıldı.
Geriye kalan öğrencilerin, adreslerine en yakın okullar arasından tercih yapacağı bildirildi.
Bu arada bir çok "birincimiz" oldu. 2016’da TEOG sınavında 987 öğrenci birinci olurken, 2017 yılında ikinci dönem on yedi bin öğrenci birinci çıktı.
Bu da beraberinde, sınavın seçiciliğini uzun tartışmalara açtı.
Gelelim üniversite sınavlarına...
Üniversite maratonu "sadeleştirilmeye" çalışıldı ve sınav iki güne indi.
Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) ve Lisans Yerleştirme Sınavlarında (LYS) değişiklik yapıldı.
Yeni getirilen ve Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) adı verilen sistemde, ilk türkçe ve temel matematik ağırlıklı Temel Yeterlilik Testi ve ardından alan bilgisini ölçen ikinci oturumun yapılacağı açıklandı.
Yoğun eleştiriler üzerine kasımda, sistem tekrar değiştirildi. TYT’ye sosyal ve fen testi eklendi.
Oturum gün ve saatinde düzeltmeler yapıldı. TYT ile aynı gün yapılması planlanan YKS pazar gününe ertelendi.
ÖSYM, son dakika kuralıyla; mart ayında gerçekleştirilen YGS’de, 10.00’da başlayan sınavı bir dakikayla kaçıranları sınava almadı. Eleştirilere rağmen uygulama LYS’de de sürdürüldü. Bu yıl bu kuraldan vazgeçildi.
ÖSYM, 8 Ağustos’ta açıkladığı ÖSYS yerleştirme sonuçlarından dört gün sonra bin dört yüz doksan dokuz adayın aslında üniversiteyi kazanmadığını duyurdu. Bin altı yüz yirmi sekiz kişinin de yapılan düzeltmeden sonra yerleştirildiğini açıkladı.
MEB müfredatı yenilendi.
İlkokul, ortaokul ve lise düzeyinde toplam yüz yetmiş altı düzenleme yapıldı.
ÖSYM Başkanlığını yürüten Prof. Dr. Ömer Demir, iki buçuk yıl süren görevinin ardından ağustosta istifa etti.
Öğretmen Strateji Belgesi yayınlandı.
Öğretmene performans sistemi getirildi. Sistem; ilk günden, okullarda öğrenciler tarafından suistimale neden oldu.
Öğretmenlerin 4 yıl çalıştıktan sonra kadroya alınması ve iki yıl daha görev yaptıktan sonra tayin isteyebilmesi çok tartışıldı.
Bir yandan; öğrenciler sınavlarda yarışırken, üniversitelerde 279 binin üzerinde boş kontenjan kalması da eğitim sisteminin tekrar sorgulanmasına neden oldu.
Sözün özü 2017 yılı eğitim karnesi başarılı olamadı…
Ve...
2018 yılında ilerlerken, alınan kararların nasıl sonuçlar doğuracağını hep beraber izleyeceğiz…
Eğitim dünyasında; adımlarımızın daha tutarlı atılmasını, kararların ölçülüp biçilip alınmasını, eğitimin son dakika kararlarına bırakılmamasını diliyorum.
Sağlık ve esenlik dileklerimle 2018 yılı herkese mutluluk, başarı ve huzur getirsin…
YORUMLAR