Geçtiğimiz haftalarda, üniversite sınavında artık LYS-YGS ayrımının kalkacağı ve sınavın yılda bir kez, hafta sonu yapılacağı açıklandı. Bu kapsamda, baraj puanı uygulamasının devam edeceği ve yeni sistemin bu yıl uygulanacağı belirtildi.
Diğer açıklanan ayrıntılar da şöyleydi:
Puan türü 18'den 4'e düşürülecek. Bunlar sayısal, sözel, eşit ağırlık ve dil olacak.
Türkçe ve matematik puanının, tüm puan türlerinde etkisi olacak. Milli Eğitim müfredatı, sınavlarda sorular için belirleyici olacak.
Herkes; buraya kadar YÖK Başkanı Yekta Saraç’ın, üniversiteye girişte yapılan düzenlemeler hakkındaki açıklamalarını hatırlamıştır.
Açıklamaların ardından bir çok soru soruldu, tartışmalar yapıldı.
Fakat asıl sorulması gereken soruyu çok az kişi sordu ya da hiç akla bile gelmedi…
Ne mi?
Yapılan düzenlemelerin hangi ihtiyaç kapsamında yapıldığı ve hangi soruna çözüm üreteceği…
Açıkçası, ben bu sorulara cevap aradım ve açıklamaların bu yönde doyurucu olmasını bekledim.
Bir takım düzenlemeler yapıp, “bundan sonra böyle uygulanacaklar” demek, işin kolay kısmı…
Zor olan ise ya da yapılması gereken ise, “eski sistem yerine getirilen yeni sistemin şu şu sorunlara neden olduğu ve bu nedenle şu şu sorunlara çözüm getirilmesi hedeflenmiştir” denilmesiydi.
Böylece herkes, sorunu ve getirilen çözümü daha net görecek ve sistemi daha rahat irdeleyebilecekti. Fakat, nedendir bilinmez, bizde bu işler böyle yürümüyor.
Bu nedenle; özellikle 2000 doğumlu gençleri yıllardır etkileyen, -aslında sadece onları değil, birkaç yıl daha önce doğanlar da dahil- onların ebeveynlerini ve konuya paydaş herkesi belirsizlikler içinde oradan oraya savuran, çözüm bulmak yerine çözülemeyen, yumak haline gelen sınav değişiklikleri devam ediyor.
Üstelik daha önce denenip, çöpe atılan sistemler tekrar uygulanmak isteniyor. E, zamanında bunlar başarısız göründüğü için kaldırılmamış mıydı? O zaman tek sınavın sakıncaları anlatılmamış mıydı?
Ne değişti şimdi?
Peki yeni deyip, yerine getirilenler ne kadar kalıcı olacak?
Bence uzun ömürlü olmayacak…
Şunu kabul etmek gerekiyor; sorun sınavlar değil, sorun eğitim sisteminin temelinde yatıyor..
Temeli sağlam atılmış, ayakları yere basan, iki üç yılda bir değiştirilmeyen, köklü bir eğitim sistemine ihtiyacımız var.
Yoksa, daha çok sınav düzenlemeleri gelir ve gider…
YORUMLAR