Üniversiteye hazırlanan gençler bugünlerde sınavın ikinci ayağına, yani LYS sınavına iyice odaklandılar. Varıştan önceki son dönemece girildi. Son günlere gelindiğinde sınavla ilgili kaygı, endişe ve huzursuzluk da tavan yaptı doğal olarak.
Sınavla ilgili belli düzeyde kaygı beklenen bir durumdur, kişinin dikkatini arttırır, motivasyonunu sağlar. Sorun, kişinin performansını düşürecek düzeyde aşırı kaygıdır. Gerçekçi olmayan düşünce biçimleri, kaygıyı artırmada en önemli etkendir. “Başaramayacağım, rezil olacağım, yeterli çalışmadım, herkes benden daha iyi" gibi olumsuz yorumlar kaygıyı artırır. Aile ve çevrenin beklentileri, kişinin kaygıya eğilimli yapıda olması, rekabetçi kişilik özellikleri; kişide sınav kaygısının gelişmesinde etkilidir. Kişiyi kaygılandıran aslında sınav değil, sınava ve sınavın sonuçlarına verilen anlamdır. Sınavdan sonra yaşanacaklar, aile ve çevrenin tepkileri, iş bulamama korkusu gibi diğer belirsizlikler kaygının boyutlarını artırır.
SEVGİLİ GENÇLER!
Sınavlarda başarılı olmak tabii ki her gencin en doğal arzusudur; ancak başarı odaklı olmak, başarıya çok fazla anlam yüklemek sizi hem daha kaygılı yapacak, hem de yapabileceğiniz soruları bile yapamayacak duruma gelmenize neden olacaktır. Dolayısıyla sınavı baştan kaybettirecektir. Sınavla ilgili gerçekçi olmayan düşünce alışkanlıklarını ve inançlarınızı belirleyip, bunları gerçekçi olanlarla değiştirin. Örneğin “bunları bilemiyorum, beceriksizim” yerine “herkesin bilemeyeceği sorular olabilir, ” ya da “başaramazsam rezil olurum” yerine “bu yalnızca bir sınav, başarısız olursam seneye daha iyi hazırlanırım” gibi düşünceler geliştirin. Unutmayın ki sizler bugüne önceki başarılarınızın neticesinde ulaştınız. Bu sınav da şimdiye kadar girdiğiniz sınavların bir benzeri. Bugüne kadarkileri başardıysanız bunu da başaracaksınız.
SEVGİLİ ANNE BABALAR!
Aile için sınavın ne anlam ifade ettiği, sınava yönelik tutum ve yaklaşımları; sanılandan çok daha önemlidir. Sıklıkla aileler, kendi kaygılarını çocuklarına yansıtırlar.
Çocuktan yüksek beklentilerinizin olması, sınavı bir araç değil amaç olarak görmeniz oldukça önemlidir. Sizin tutumunuzun çok önemli olduğunun farkında olun.
Çocuklarınıza güven ve sorumluluk verin, onları önemseyin, olumlu geri bildirimde bulunun. Destekleyici olun. Sınava ilişkin konuşmalarınızda dikkatli davranın, gerçekçi olun, akranlarıyla karşılaştırmaktan kaçının.
Duygu ve düşünce paylaşımı, empati önemlidir. Sınavı yüceltmeyin, ölüm kalım sorunu yapmayın, yüreklendirici davranın.
Ve unutmayın ki çocuklarınız, sizin hayallerinizi gerçekleştirmek için dünyaya gelmediler. Sizin yapamadıklarınızı onlardan beklemeniz hiç adilane bir davranış değildir.
Son olarak unutulmamalıdır ki hiçbir şey çocuklarımızın ruhsal ve bedensel sağlığından daha önemli değildir. Sınavlar sadece bilgi düzeyini ölçer, zekâ veya kişilikleri ölçmez. Ve sınav sonucu ne olursa olsun, farklı kariyer seçenekleri mutlaka vardır.
YORUMLAR