TYT' DE SON DURUM
Gülay Altınbaş

Gülay Altınbaş

TYT' DE SON DURUM

04 Aralık 2017 - 22:36

Üniversite sınavı sisteminde, değişiklik üstüne değişiklikler devam ediyor.

YGS ve LYS’de yapılan değişiklikler bir türlü rayına oturmadı. Yapılan değişiklikler, yeniden ve yeniden düzenlemeler yapılarak son haline getirilmeye çalışılıyor.

Eğer yine değişikliğe gidilmezse; Yükseköğretim Kurumları Sınavının birinci oturumunda Temel Yeterlilik Testi yapılacak. Bu test, 23 Haziran 2018 Cumartesi gününün sabahı gerçekleştirilecek. İkinci oturum ise 24 Haziran 2018 Pazar gününün sabahı yapılacak. Dil sınavı ise 24 Haziran 2018 Pazar günü öğleden sonra olacak.

İkinci oturumda ve dil sınavında, sınav uygulaması ve soru şekli açısından herhangi bir değişikliğin olmayacağı bildirildi. Tabii bütün gidişatı takip eden biri olarak her türlü sürprize hazırlıklı olmalıyız diyebilirim.

İlk değişikliğin ardından; yapılan itirazlar neticesinde yanlışından dönen ÖSYM, sınav soru sayısını ve dolayısıyla sınav süresini de artırdı.

En son haliyle 120 soru ve 135 dakikalık süre kararlaştırıldı.

Fen bilimleri testi ve felsefe ile din kültürü ve ahlak bilgisi testleri yeniden sınava dahil edildi.

ÖRNEK SORULAR ACİL AÇIKLANMALI

Bunca kafa karışıklığı ve art arda yapılan değişikliklerin ardından, artık herkesin beklentisi bir an önce örnek TYT kitapçığının yayımlanması.

ÖSYM başkanı; açıklamasında sınavın ayırt edici özelliğinin yüksek olacağını, öğrencilerin muhakeme yeteneğini ölçen bir sistemin ilk defa uygulanacağını söyledi.

Her zamanki gibi, deneme-yanılma yöntemiyle bir sınav yapılacağı böylece bir kere daha teyit edilmiş oldu.

Nasıl olsa sınav sisteminin sürekli değiştirilmesi, böylece doğruya ulaşılmaya çalışılması alışkanlık haline getirildi.

Henüz bu sisteme uygun soru olmadığı da ortada. Dolayısıyla ÖSYM, türkçe ve matematik soru havuzunu da güncellemek zorunda.

Ortaya çıkan tablo şu: Bir yanda, hiçbir ön çalışması olmadan yeni bir sınav sistemine hazırlanan ve ne yaptığını tam olarak bilmeyen ÖSYM; diğer tarafta belirsizlik içinde kıvranan veli, öğrenci, öğretmen ve kurumlar…

Bir de işin ekonomik boyutu var ki o da buzdağının görünmeyen yüzü. Eski sistemle basılan kitapçıklar, seksen soruluk türkçe ve matematik testine göre yenilenmişti ki ilave sorularla tekrar yenilenmek zorunda kaldı. Çöpe atılan binlerce kitap… Çöpe atılan milyonlar…

EN İYİ SINAV SİSTEMİ

En iyi sınav sistemi diye bir şey olduğuna inanmıyorum. Sonuçta test edilmek kimsenin hoşuna gitmez. Eğer illa ki bir değişiklik gerekiyorsa; dünyadaki gidişata, gelişim ve değişime bakıp; akademik, pedagojik, sosyolojik gibi bir çok açıdan bunlar incelenmeli, neye ihtiyacımız var, neyi ölçeceğiz belirlenmeli ve böylece bir sınav sistemi getirilmelidir.

Bu şekilde akşamdan sabaha kararlar ve değişikliklerle hiçbir yere varılamaz.

Sonuçta; çok değer verdiğimiz çocuklarımız ve geleceğimiz, belirsizlik içinde oradan oraya savrulmaya devam eder. İstenen bu mudur?..

YORUMLAR

  • 0 Yorum