Dijital Yerliler ve Dijital Yurttaşlık
Gülnur İpin Harbek

Gülnur İpin Harbek

Uzman Klinik Psikolog
  • Instagram

Dijital Yerliler ve Dijital Yurttaşlık

15 Ocak 2021 - 17:23

Sosyal medya gibi dijital ortak paylaşım platform kullanımlarına maddi bedel ödemiyorsak, ne tür bedeller ödüyoruz sizce? Cömertçe kullandığımız mahremiyetimizle ya da kaybettiğimiz karar verme yetimizle olabilir mi?

Dijital çağın en mühim sorunsalı bilgi güvenliği. Bilgi transferinin sık olduğu, teknolojik ortamlarda, kişisel verilerin korunması konusunu gündemde tutmamız gerektiğini unutmamak gerek.

Sanal dünya kullanıcısı olarak gerçekle ilgisi olmayan bir dünyada gezindiğimizi sanarken her yaptığımız hareketin; araştırma yaparken girdiğimiz siteler, kayıt ettiğimiz dökümanlar, paylaştığımız video, görseller vb. kayıtlandığını somut örnekleri ve bu işten zarar gören emsallerin gözler önüne sermesi ile farkediyoruz.

Doğru teknolojisi kullanıcısı olmak, ne için buradayım, ne kadar süre burada kalmalıyım vb. diyebilme; oyun, eğlence, araştırma yapmak, bir alanda uzmanlaşmak, sosyalleşmek, hobi alanlarını geliştirmek vb. yapacağı işlerin listesini çıkarabilme öz farkındalığını barındırır.

O zaman doğru soru gelsin, benim bir planım var mı, benim için planlananlar mı var...?!

Benim bir planım yoksa biliyor olmam gerekir ki akıntıya kapılan sandal gibi, bir oraya bir buraya, sürekli değişen ekran görüntüsü, sağdan, alttan üstten akan reklamlar, ilanlar, davetler, çeldiriciler denizindeyim. Dağılan dikkatim ve bozulan karar mekanizmam ile hangi çeldiriye kapılacağım kontrolüm dışında.

Hangi ürüne ne kadar çok baktığım benim davranışımı analiz etmeleri için bir fırsat teknoloji devleri için. Öngörülebilir kullanıcı davranışları ile tüketim alışkanlıklarının belirlenmesi ve şekillendirilmesi kaçınılmaz. Seçim yaptığımızı sanarken seçtirilen ürün tercihlerine ne diyeceğiz peki.

Ve hayat akışımıza eşlik eden, bir sosyal medya aracı gibi kullandığımız whatsapp tarafından ihanete uğramış gibi hissettiğimiz bu günlerde; sosyal medya hesaplarımızda özel yaşantımızda ait birçok bilgiyi paylaşırken, şimdi kendimizi çıplak kalmış gibi koruma altına almaya çalışmamız geç verilmiş bir reaksiyon gibi geliyor bana.

Dört yıldır KVKK'dan bahsediyoruz, teknoloji ile buluşmalar ve kişisel verilerin kullanım tarihi daha eski olmasına rağmen. Bizimle On yıldır birlikte olan Whatsapp'ın uçtan uca şifrelenmesi de dört yıldır gündem de. Bugün gizlilik sözleşmesi imzalamanın neye davetiye çıkaracağından ürkerken, daha önce çıkardığımız davetiyeleri unutmamak gerek.

Ya bu şekilde kervanı yolda dağıtıyoruz..
Ya da kervanı yolda diziyoruz..

Teknolojik ortamda yaptığımız işin sonuçlarını değerlendirmek dijital vatandaşlık sorumluluğunda olan bir iştir.

MEB 2018'de ortaokul, lise müfredatına konan Bilişim Teknolojileri ve Yazılım dersine, 2019 Dijital yurttaşlık eklendi. Okulöncesi çağdan itibaren teknolojik aletlere maruz kalan, dijital yerliler olan çocukların, ortaokulda dijital vatandaş kabul edilmesi, 21.yy neslinin 21 yıllık dijital süreçte telef edilmesi anlamına gelir bana kalırsa.

5.sınıfta, 'dijital kimliklerin gerçeği yansıtmadığını bilir' kazanımı açısından bakarsak, gerçek kimliğini dijital profilinin arkasına saklayıp sanal suçlara yönelen ya da 'dijital paylaşımların kalıcı olduğunu, kendisinden geride izler bıraktığını fark eder' kazanımı açısından bakmak gerekirse, Momo, Mavi Balina, Mavi Bebek gibi bireyin davranışlarını yöneten, uygunsuz video görsel paylaşımına manipülasyonla yönlendirilen ilkokul öğrencileri için geç kalmış olmuyor muyuz.?

Dijital ebeveynlik kavramına da yatırım yaptığımız şu günlerde, bilinçli teknoloji okur yazar olan rol modeller olarak, rollerin gerekliliğine sahip çıkılması dileğiyle..

Uzman Psikolog
Gülnur İpin Harbek
@uzm.psk.gulnuripinharbek

YORUMLAR

  • 0 Yorum