ERİTİN KALP'LER ARASINDAKİ BUZ DAĞLARINI

Merhaba kıymetli okurlarım bu makalemde aslında çokta zor olmayan olması gereken insani ilişkiler üzerine düşüncelerimi kaleme alamacağım.
Öyle bir bakış açısına bürünmüşüzki hayat felsefemiz, tanımadıklarımıza ön yarı, peşin hüküm, hatır güdeceklerimize ise tahammülsüz ve açık arayışında olmayı kendimize ilke edinmişiz.
Herşey sahte olur böyle olursa verilen selamda oturulup edilen sohbette. Birbinden üstün olma çabası son bulmalı artık moda insanın insanca insanla olması olmalı.
En küçük bir konuda geriye dönük yaşanmışlıklar unutuluyor yerini düşmansı tahammülsüz tavırlar alıyorsa yalnızca adımız İnsandır bizim. İletişim çok önemli evet buna sonuna kadar katılıyorum ama nasıl bir iletişim olmalı insanlar arasında? Karşımızdaki insanların her an bir hata yapabileceğine açık ama bu konuda onları suçlayıcı olmadan güzel bir dille izah ederek uyarıcı olmak lazım. Hata yapana kızmak içinmi biliyoruz doğruyu? önceliğimiz biz birisinin bize karşı yanlışı veya hatasına maruz kaldıysak o noktaya nasıl gelindiğini düşünerek kendimizi tartmamız gerekir. Bazı zamanlar karşı tarafı suçlayıcı olmak yalnızca anlık olarak kendi hatalarımızı görmememizi sağlar.
Kimse mükemmel değil bu hayatta bir şey ne yazıkki herkes için iyi birşeyler yapmak isteyen insanların yükü ağır ve yolları zorludur. Kimse farkına varmaz o insanların
Önümüzde hep bir arada yaşayacağımız tertemiz çok güzel bir hayat var gerek yok kine nefrete kavgaya kırgınlığa, eritin kalp'ler arasındaki buz dağlarını tüm kırgınlıklarınız en uzun akşamdan sabaha kadar sürsün, hayat avuçlarımızın arasından kayıp gidiyorken bazı insanlarla ikili iyi ilişkiler içinde olamıyorsak bile kötü ilşkiler içinde olmayalım yeterki.
Emin olunki zenginliğin parasal karşığı yok bu hayatta.
Sevgi ve saygılarımla sağlıcakla kalın.