‘İyi olmak’ ve ‘Başarılı olmak’ aynı kalemin yazacağı hikâyeler değildir. İyi olmak duygularla ilintilidir oysa uzun vadeli ve sürdürülebilir hedefler belirlerken, duygularımızla hareket etmek, bizi yanlış yola sürükleyebilir. Kısaca başarı, duygusal olmayı affetmez.
Her şey güzel hoşta, biz neden hem iyi hem başarılı olamıyoruz? Derseniz eğer, dilim döndüğünce anlatayım sizlere.
İyi olmak zayıflık göstergesidir. Başarılı olmak istediğiniz konuda, hedefe doğru ilerlerken düşmanlarınız tarafından çok tehlikeli bir silah olarak kullanılabilir. Hatta düşmanınızla bile kalmaz, dostunuzda fırsat bulduğunda, hani şu sırt bölgesine batırılan cinsteki silaha dönüştürebilir o iyilik denen mereti.
Başarılı olmak için kötü nasıl olunur derseniz… Aslında kel ve merhem olayı buda :( Ama bir gün iyi olmayı rafa kaldırırsam uygulayacağım bazı tavsiyelerim var. Başlayalım bakalım;
Öncelikle birini körü körüne korumaya kalkmayın. Hele ki koruduğunuz konu hedefinizle bağlantılıysa. Bir bakmışsınız koruduğunuz kişi sizi korunmaya muhtaç hale getirir. Ne olduğunu anlamazsınız… Geçmiş olsun…
Birine acıdığınız için yapmayı planladığınız işten vazgeçmeyin. Bir bakmışsınız acıdığınız için yapmadığınız işi acıdığınız kişi sizi acıtarak, yapıp sizden bir adım öne geçmiş durumdadır….Geçmiş olsun….
Biri için kendinizi sakın ateşe atmayın. Bir bakmışsınız uğruna kendinizi ateşe attığınız kişi yandığınız ateşin altını iyice harlamaktadır… Geçmiş olsun….
Haksızlığa uğradığınız bir konuda sakın şahidiniz var diye güvenmeyin. Yalancı şahitlik daha fazla kazandırıyor. Ya da bana dokunmayan yılan bin yaşasın felsefesiyle hareket ediliyor. Güvendiğiniz dağlara kar yağdıracağınıza, nasıl şahitsiz kanıtlarımın yollarını arayın. Yoksa… Yine Geçmiş olsun…
Nice örnekler sıralarım buraya iyi olmanın bana verdiği zararları göstermek adına ama ne ben kötü olmak için kendimi ikna edebilirim ne de kötü olduğunu düşünen insan ders çıkarır burdan. En güzeli aklı selim olmak, İyi olmayı da aklımızla ayarlamak. Belki başarı bizlere hep uzaktan el sallayacak, ya da belki iyi kötü dengesi değişecek bir gün ve ‘iyi olmak’ başarıya ulaşacak, bilemiyorum. Her şeye rağmen iyi olmayı seviyorum. İyi olmayı sevenlere de bu yazıma rağmen vazgeçmeyin diyorum. Henry David Thoreau’un “İyilik, hiçbir zaman boşa gitmeyen bir yatırımdır” cümlesini dikkate alırsak, belki de bir servet bekliyor bizi gelecekte ;) Ne dersiniz:)
YORUMLAR