Birbirlerini Nasıl Tanıyorlar

En son bir yıl önce gittim Diyarbakır'a.
İzmir Gazeteciler Cemiyeti'nin bir organizasyonuydu ve 20 kadar gazeteci oradaydık.
Katıldığımız toplantılarda,
Kenti tanımak için yaptğımız gezilerde (ki, Baro Başkanı Tahir Elçi'nin vurulduğu yer olan tarihi 4 Ayaklı Minare'yi de gezmiştik) güvenlik son derece sıkıydı.
Fakat dikkatimizi çeken şey tüm polislerin sivil olmasıydı.
Genç bir polisle sohbet ederken sormuştum.
“Bir olay çıksa, polis arkaşlarınızı nasıl tanıyıp ayırt edeceksiniz” diye.
“Biz birbirimizi çok iyi tanırız” yanıtı beni çok tatmin etmemişti.
Tahir Elçi'nin öldürüldüğü olayda haklı olduğumu maalesef gördüm.
Eli silahlı teröristler polisin üzerine doğru koşuyor,
Yanından geçiyor
Fakat polis memuru acaba sivil bir arkadaşı mı yoksa terörist mi bu elinde silah koşan adamlar.
Tanıyamıyor.
Bu bir anlık tereddüt sayesinde iki terörist yanlarından kaçıp gidiyor.
Son anda uyanıyorlar.
Anlıyorlar ama çok geç artık.
Arkalarından sıkmaya başlıyorlar..
Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi'nin ölümü ile sonuçlanan bu olaylarda bence en çok dikkat çekilmesi gereken şey bu.
O polisler, kaçanların terörist olduğunu zamanında anlasalar ve gerekeni yapsalardı belki bugün Tahir Elçi hala sağ olacaktı.
Polislerin o bölgede ne kadar zor şartlar altında çalıştığını biliyoruz.
Canlarını hiçe sayarak çalışan bu kardeşlerimizin böyle kargaşa anında birbirlerine bile zarar verebilecek bir konumda olmalarını asla istemeyiz.
Gerçekten çok merak ediyorum.
“Sivil polisler birbirlerini nasıl tanıyorlar?”
Eğer bilgi gizli değilse.
Emniyet görevlileri bu konuda beni aydınlatırlarsa sevinirim.