Torbalı'da ikisi çocuk 4 kişinin öldüğü olay gazetelere "trafik kazası" olarak yansıdı.
Kaza dedikleri olay sabah saat 09.30'da oluyor.
İçindeki dört kişinin öldüğü otomobile çarpan minibüsün şoförü yüzde 3.12 promil alkollü.
Yani, sabahın köründe, zil zurna sarhoş geçmiş direksiyona.
Sonra da karşıdan gelen arabayı biçmiş.
Sonuç:
İkisi çocuk 4 ölü.
Bunun adı kaza öyle mi?
Neresi kaza bunun?
Cinayet bu.
Hem de taammüden adam öldürmek.
Bilerek, isteyerek adam öldürmek.
Sabaha kadar kafayı çekeceksin.
Direksiyona geçip gaza basacaksın.
Kendi yolunda giden araça çarpıp 4 can alacaksın.
Bunun adı da kaza olacak öyle mi?
Savcı 4 kez müebbet hapsini istemeli bu magandanın.
Hakim, 4 kez müebbet hapis cezası verilme bu magandaya.
Giden canlar geri gelmez ama caydırıcı bir ders olur,
"Ben bir büyük içer arabamı canavar gibi kullanırım" diyerek delikanlılık gösterisi yapmaya bayılan magandalara.
ÇEŞMEALTI'NDA YÜRÜNMÜYOR
Önceki gün eşim ve arkadaşlarımla Çeşmealtı Gece Pazarı'na gidelim dedik.
Biz de trafik terörüne kurban gidiyorduk.
Yolun deniz tarafı restoranların masaları ile kapatılmış.
Restoranların önü müşterilerine otopark olarak tahsis edilmiş.
Ortada ancak bir aracın sığacağı yerden trafik akıyor.
Yayalar çaresiz.
Yürüyecek santim yerleri yok.
Biz de otomobiller arasından ezilmeden geçip yürümeye çalıştık.
Urla Belediye Başkanı Sibel Uyar ile bu konuyu görüştük ama bakıyorum hala değişen bir şey yok.
Sayın Başkan.
Sizin de her gün görüp yaşadığınız bu kaosa son verin.
Çeşmealtı sakinleri olarak biz ve Çeşmealtı'na gezmeye gelenler sahilde aileleriyle birlikte yürümek istiyorlar.
Ezilmeden, egzoz gazı solumadan.
YORUMLAR