Hak ve Hakkaniyet, Gerçek Başarıyı Anlamak
Nuşin Kazak

Nuşin Kazak

Nuşin Kazak

Hak ve Hakkaniyet, Gerçek Başarıyı Anlamak

25 Ocak 2025 - 12:28

Merhaba sevgili okurlarım ,

Modern Dünya'nın en ironik sahnelerinden biri, süslenmiş sahnelerde dağıtılan ödüller ve bu ödüllerin arkasındaki çarpık gerçekliktir. Ödül geceleri, parıltılı kıyafetler, spot ışıkları altında yankılanan alkış sesleri... 

Her şey, dışarıdan bakıldığında başarıyı kutlama gibi görünür. Ancak iç yüzüne baktığınızda, çoğu zaman bu ödüller bir lobi çalışmasının, bir çıkar ilişkisinin ya da yalnızca “paketlenmiş” bir organizasyonun sonucu olarak karşımıza çıkar.


Peki ya hak eden? Ya sessiz sedasız, kendi işini yapan, "belki kimse görmez" diye düşünmeden üreten insanlar? İşte bu noktada, “ne kadar ekmek o kadar köfte” anlayışını sorgulamak gerekiyor. Ödül, yalnızca bir takdir değil, aynı zamanda bir değer biçme aracıdır. Fakat bu değer, gerçekten başarıyı mı yansıtıyor, yoksa sahte bir ölçüt mü?


Ödüllerin çoğu, aslında başarıyı değil, sistemi ödüllendiriyor. Kim daha iyi bağlantılara sahip, kim daha fazla dikkat çekebiliyor ya da kimin cebinden daha fazla sponsor desteği çıkabiliyor… Bu yarışta kazananlar, çoğu zaman gerçek başarının değil, yalnızca görünürlüğün temsilcileri oluyor.


Oysa gerçek başarı, çoğu zaman bir ödülle bile kutlanmaz. Bir öğretmenin yetiştirdiği öğrencilerin başarısı, bir annenin evladına verdiği emek, bir işçinin fabrikadaki uzun mesaisi… Bunlar ne ödül gecelerinde kutlanır ne de başlığa taşınır. Çünkü bu başarılar, sessiz ve habersizdir.


Gerçek başarı, hiçbir beklenti olmadan verilen emeğin karşılık bulduğu anlarda saklıdır. Bir plaketin, hak ederek alınmış olması, o kişiyi sonsuza dek bir anıya dönüştürür. Belki o plaketin alınışını gören birkaç kişi olur ama onun bıraktığı etki, o birkaç kişiden çok daha öteye gider.


Ve en nihayetinde, ölüm..

 İnsan ölümsüz bir varlık değil. 

Ancak ölümsüzleşmenin yolu, ardımızda bıraktıklarımızdan geçiyor. Bir sanatçının yıllar sonra bile hayranlıkla izlenen eserleri, bir yazarın kaleminden çıkan kelimeler, bir bilim insanının insanlığa kattığı yenilikler. Gerçek ödül, ne bir gece ne de bir plaket geride bırakılan izdir.


 Ödül Göstermelik mi, Gerçek mi?


Ödüllerin ve başarı algısının sorgulanması, bizi özümüze dönmeye davet ediyor. “Hakkıyla habersiz alınan plaket ve ölüler gerçek başarıdır” düşüncesi, yalnızca bir eleştiri değil, aynı zamanda bir yol göstericidir. Çünkü gerçek başarı, yalnızca spot ışıklarının altında değil, çoğu zaman gölgelerde filizlenir. Ve bu başarı, hiçbir gösterişe gerek duymadan kendi kendini ödüllendirir.


Bu Dünya'da herkesin aradığı şey, aslında bir iz bırakabilmektir. O izi bırakanlar, ödül törenlerinde adları okunmasa bile çoktan kazananlardır.

                                                                                                                                                                                                Nuşin Kazak

YORUMLAR

  • 0 Yorum