Gençlerimiz ölüyor! Şiddete “Dur” deyin
Ömer Dinçer

Ömer Dinçer

Gençlerimiz ölüyor! Şiddete “Dur” deyin

23 Şubat 2015 - 12:15

Tarihi boyunca vicdanı ile anılmış, misafirperver, saygılı, sevgi dolu bir toplum ne oldu da vicdanını taşa bağlayıp denize attı?

Gençlerimize ne oluyor?

Nasıl oluyor da “tecavüz” haberleri bu denli fazlalaşabiliyor?

70'li yılların başında Doğu'dan Batı'ya göç ile başlayan “namus cinayetleri” 30 yıl boyunca Türkiye'nin kanını emdi. 70'li yılların öncesinde “kan davalarıyla” yanıp kavrulan ülke tam tamına 30 yıl boyunca namus cinayetlerini konuşur oldu.

Nihayet ondan da kurtuldu Türkiye. Fakat bugün gelinen nokta çok daha vahim.

İnsanların birbirine saygısı yok öncelikle. Karşı görüş kabul görmüyor. Tahammül sınırları çok aşağılara çekilmiş. Anında parlayabiliyoruz. Düşünerek hareket etmek yerine duygularımızı ön plana çıkarmayı uygun gördük. Nefretimizi cebimizde taşıyoruz. Asla dinlemiyoruz. Ve tüm bunların aksine, en iyi siyasetin, en iyi münasebetin, en sağlam dostluğun, en doğru kararın, en olumlu sonucun yumruklarımızdan geçtiğine inanır olduk.

Türkiye'de vatandaşın içine girdiği bu olumsuz tablonun ilk iğrençliğini tattık geçtiğimiz hafta. Güzel kızımız Özgecan'ı bir hiç uğruna, ahlaksız birinin ölümcül darbelerine kurban verdik. Tecavüzdü asıl amacı. Vurmaya başladığında Özgecan'ın duyduğu acı, ağzından süzülen bir damla kan kinini daha da artırdı. Belki de hoşuna gitmişti. Tekrar tekrar vurdu. Boğazını kesti. Ardından da yaktı. Türkiye gencecik bir tohumunu geçtiğimiz hafta bir vicdansızın kollarına emanet etmenin acı bedelini ödedi.

Ardından cuma günü Ege Üniversitesi'nde yaşanan olay… 80 darbesi öncesi çok gördük benzerini. Acısını tüm ülke yaşadı. Bugün yine benzer olaylarla karşı karşıyayız. Üniversitelerde şiddet tavan yapmış durumda. Yine gencecik bir can bu uğurda soldu. Fırat Yılmaz Çakıroğlu. O gün orada öleceğinden habersiz, düşüncesini savunmak için bağırdı belki de. Anlayışsız, kendinden başkasının görüşüne saygı duymayan biri tarafından katledildi.

Ve dün...

Acı haber bu defa Manisa'dan. Türkiye'de kendini erkek sanan, erkekliğin şiddetten geçtiğine inanmış mahlûkların katlettiği kadınlara bir yenisi daha eklendi. 18 yaşında olduğu iddia edilen kızın cesedi yakılmış halde bir barakada bulundu.

Bundan daha iğrenç, daha vahim, daha ürkütücü bir tablo ile karşılaşmadım şimdiye dek. Umarım altyapısı günden güne bozulan bir toplum olmak yerine, birlikte yaşama anlayışını iliklerine kadar hissetmiş bir toplum haline geri döneriz.

Türkiye böylesine acı haberlerden kinini cebinden çıkarmış insanlar sayesinde kurtulabilir ancak. Camına kartopu atan adamı öldürenlerin yarattığı girdabı bir an önce reddetmeliyiz.

YORUMLAR

  • 0 Yorum