Türkiye'de yatırımcısını şehrinde tutma konusunda en şansız illerin başında sayarım İzmir'i. Kimine göre teşvik sistemindeki adaletsizlikten kaynaklıdır bu kaçış, kimine göre ise liman gibi çok önemli bir unsuru barındırsa da bürokrasi bu kent için çok acımasızdır ve bu yatırımcıyı boğar.
Neden mi söylüyorum bunları...
Çünkü daha fazla yatırımcı, daha fazla sanayi, daha fazla istihdam istiyorum dünyanın en güzel şehrine. İnsanlarımızın cebi daha çok dolsun istiyorum. Türkiye'nin en fazla işsizliğe sahip şehirlerinden biri olan İzmir'de herkes iş sahibi olsun istiyorum. Dahası yatırımcı da, çalışan da mutlu olsun istiyorum.
Fakat bu oldukça ütopik bir dilek. En azından İzmir'in koşullarını ve imkanlarını bildiğim için elimizdekinden daha fazlasını göremeyeceğimizi düşünüyorum.
Avrupa'da geleceğini arayan Suriyelilerin işgali ile altüst olmuş İzmir'de, sigortasız ve asgari ücretin altında bir maaşla çalışmaya razı bu insanların kentte önümüzdeki dönem içerisinde işsizliği daha körükleyeceğini düşünüyorum.
“Bu kadar felaket tellallığı yeter” diyeceksiniz.
Peki...
Gelelim kentin sorunlarına.
Bence son dönemlerde kent adına görebildiğimiz en kayda değer gelişme Teleferik'in yeniden hizmete açılmasıyla yaşandı. İzmirliler yıllar sonra yeniden tırmandı dağa ve yeniden İzmir'i kuşbakışı görme fırsatı yakaladı. Bu kentli için şehrin bunaltıcı havasından kaçabilme fırsatı.
Tabi ki çok daha önemli sorunlarımız var.
Mesela kentsel dönüşüm. Hala bir çivi dahi çakabilmiş değiliz. Ege Mahallesi'nde belediye ile vatandaş arasında yaşanan sorunlar bitmek bilmiyor. Dahası diğer mahallelerde henüz gereken adımlar atılabilmiş değil.
Mesela, Alsancak altgeçidi. Garın önündeki yolu alta alıp trafiği rahatlatmayı planlayan Büyükşehir'in bu projeyi acilen devreye almasını bekliyoruz. Bakın 1 ay sonra okullar açılıyor. O yolun halini hep birlikte izleyeceğiz.
Ben Büyükşehir'in Kemeraltı, Agora ve Kadifekale için verdiği mücadeleyi takdirle karşılıyorum. Roma tiyatrosunun ayağa kaldırılması muhteşem bir proje. Fakat o bölgede turizmi canlandırabilmek için hem sözü verilen teleferik projesini hayata geçirmeli hem de Basmane evlerini restore ettirmeliyiz.
Sorunlarımız ciddi. Erken kalkan yol alır. Umarım İzmir önümüzdeki dönem içerisinde Türkiye'nin 3. büyük şehri olma unvanını geri alır.
Bekir Pehlivanoğlu çok değerli bir isimdi
İzmir ve Ege iş dünyasının örnek isimlerinden Pehlivanoğlu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ali Pehlivanoğlu ile Başkan Vekili Hanif Pehlivanoğlu'nun babaları Bekir Pehlivanoğlu'nun ölümü bence İzmir iş dünyasının çok büyük bir kaybıdır.
1925 yılında Makedonya'da dünyaya gelen Bekir Pehlivanoğlu, ailesiyle birlikte göç ettiği Akhisar'da çeşitli işlerde çalıştıktan sonra bundan tam 35 yıl önce İzmir'de ilk Pehlivanoğlu mağazasını açarak 150 mağazalık dev bir zincirin sinyalini vermişti. Başarılı işadamı, bu süreç içerisinde sürekli çocuklarının arkasında durmuş ve her daim onlara destek olmayı sürdürmüştü. Öyle ki değerli büyüğüm Bekir Pehlivanoğlu, müşterileri ile ilişkilerini hiçbir zaman kaybetmemiş ve dev zincirin Üçkuyular ve Poligon mağazalarında müşterilerinin "tonton amcası" olmuştu.
Ölümünün ardından bence üniversitelere tez konusu olabilecek 1 mağazadan 150 mağazaya yükselmeyi başarabilmiş muhteşem bir öykü bırakmıştır.
Mekânın cennet olsun Bekir Pehlivanoğlu.
YORUMLAR