İzmir'de bir türlü başlatılamayan kentsel dönüşüme inat sık sık hisseder olduk bu aralar depremleri. Kentsel dönüşüme “depremden” daha farklı bir görev biçmek yanlış olur. Hiçbir mantık, kentsel dönüşümde kentin vitrininin birinci öncelik olduğunu anlatamaz bana. Türkiye deprem kuşağında yer alıyor. İzmir sayıca Türkiye ortalamasının çok üzerinde depremlere şahit oldu bugüne kadar. Hemen hemen konut stoğunun yarısından fazlasının sağlıksız ve gecekondu yapılar ile bezendiği bu kentte dönüşümü vitrini göz önünde bulundurarak gerçekleştirirseniz sonuç alamazsınız. Sonuç alamadığınız gibi ciddi bir yıkım ile karşı karşıya kalır ve hesap veremez duruma gelirsiniz.
İzmir'in birkaç bölgesi için yıllardır kentsel dönüşümü konuşuyoruz. Kadifekale'de yakaladığımız başarı bizi gelecek için ümitlendirse de bir türlü harekete geçilmemesi yetkililerin ciddiyetini sorgulamamıza neden oluyor.
Bir çoğumuz biliyor, Bayraklı kentin en iyi manzarasına sahip ilçesi. Fakat umarsızca yapılaşma, gecekonduya kadar asfalt götüren efsanevi tipler sayesinde Bayraklı sağlıksız yapılarıyla anılır bir ilçe haline geldi.
12 Mayıs 2013'te Büyükşehir ve Bayraklı belediyeleri arasında kentsel dönüşümde işbirliği protokolünün imzalanmasının üzerinden tam bir buçuk yıl geçti. Ve bugün projeler içerisinde bir gelişme görenimiz yok. Ben Hasan Karabağ'ın canını dişine katarak Bayraklı halkı için çalıştığına defalarca kez şahit oldum. Ve “Büyükşehir Belediyesi işi yavaşlatıyor” diyemeyeceğimize göre yine İzmir'in projelerine set gerenler çıkıyor karşımıza.
Umarım en azından kentsel dönüşüm için Başkan Kocaoğlu, yavaş ilerleyişin nedenini açıklar İzmirlilere.
Gelelim Ege Mahallesi'ne...
Başkan'ın projeleri açıklamasının ardından bölgede ciddi bir hareketlilik başladı. Projeye karşı çıkanlar, projeden memnun olanlar, sevmeyenler, kiracılar, ev sahipleri...
Ev sahiplerinin dönüşüm ile ilgili bir sıkıntısı yoktu önce. Ardından bölgede verilecek evlerin kendi yaşam tarzlarını burada uygulayamayacakları şüphesi doğdu kiminde, bazısı karşı çıktı. Kiracılar ise projenin başından beri sıkıntılarını dile getirdi. Hatta dernek kurdular. Hepsinin inancı evsiz kalacakları yönünde.
Tüm bunların ışığında Büyükşehir Belediyesi'nin de burası için haklı gerekçeleri var. Bir defa yapıların neredeyse tamamı sağlıksız. Kentin en önemli bölgelerinin başında gelen Ege Mahallesi, gecekondu yapısı ile silüet için çok önemli eksikliklere sahip. Tüm bunları toplayınca burada kentsel dönüşümün gerekliliğine inanıyorsunuz.
Fakat bu yılın ortalarına doğru gündeme gelen projenin tüm detayları hazır olsa da Büyükşehir Belediyesi o uzun süren sessizliklerine bir yenisini daha ekledi burası ile. Yerinde dönüşümün en güzel örneklerini vereceğine inandığım İzmir'de bu sessizliğin, bekleyişin, duruşun bir an önce son bulmasını istiyorum. Kimse depremin tarihini tahmin edemez. Ee İzmir'in, EXPO gibi önemli organizasyonlarda kaybeden tarafının kötü görüntüsünden kaynaklandığını da biliyoruz.
Bence biraz daha acele etmeli Büyükşehir.
Ege Mahallesi bekliyor, Bayraklı bekliyor...
Uzundere, Örnekköy, Ballıkuyu, Aktepe-Emrez bekliyor.
Kentsel dönüşüm yapılması gereken bir çok ilçeyi ve mahalleyi saymadım bile.
Başlamak bitirmenin yarısı...
Ve biz daha şimdiden çok geç kaldık.
YORUMLAR